İlk başta ifadesiz olan yüzü şimdi yavaşça Şaşkınlık kelimesinin tanımına dönüşmeye başlamıştı, yaptığım şey işe yaramış mıydı?
Kendimden emin durmaya çalışarak daha inandırıcı olmasını istiyordum yaptıklarımın , inanmassa ne olucağı ise tamamen bir soru işaretiydi benim için, ben düşüncelerimde savrulurken nihayet konuşmaya karar vermiş olmalıki arada kalmış bir ifadeyle bakan gözlerini bana çevirdi,
Kunikida: ney yapmaya çalışıyorsun nakahara?
Chuuya : eğer anlamadıysan daha açık bir şekilde konuşayım , sevgilimi geri almaya çalışıyorum!
Yüksek bir tonda çıkan sesimin şokuyla gözlerini kaçırdı hızlıca
Kunikida: emin olamıyorum nakahara anlayış göstermek zorundasın bana şimdi bir teklif sunucam sana ama daha fazlasını da yapamam üzgünüm chuuya
Soran gözlerle ona baktığımda konuşmaya başladı bir süre tereddüt ettikten sonra
Kunikida: gideceğim yere sende gel ama bir süre orda kalmak zorunda ve gittiğimiz yeri onun iyiliği için kimse bilmemeli nakahara
Bu kadarını yapması bile bir mucizeydi aslında minnetle bakan gözlerimi gördüğünde yüzü yumuşamıştı biraz daha, arabaya doğru yürümeye başladığında takip etmeye başladım onu usulca ve bana doğru döndüğünde soru sorar gibi baktım ona
Kunikida: sevgilinse taşıya
bilirsin değilmi onu nakaharaSadece kollarımı uzattım ve bir ceset gibi duran dazaiyi kucağıma aldım üzgün olduğumu belli eden bakışlarım la onunla arka koltuğa bindim dikkatli ama bir o kadarda hızlıca
Dazainin geçmişinden ufak bir kısım 2( djskjsjw)
Adam bir ceset taşıyor gibi küçük çocuğu taşıyordu , adamın her attığı adım boş koridorda yankı yapıyor ve küçük çocuğun kağbuslarının başladığı yere yaklaşmasını sağlıyordu , yüzü ifadesiz olsada her seferinde kalbinin bu çırpınışını dizginleyemiyordu ,hayır kalbi atmak yerine artık çırpınıyordu boğulmadan daha ne kadar dura bilirdi bunu küçük çocukta bilmiyordu . Adam onu odaya getirdiğinde önce sertçe yerle buluştu bedeni ama bir mimiği dahi hareket etmemişti adamın kıvrılan dudaklarını es geçti ve yanda duran adama kaydı gözleri