A- XII

146 16 18
                                    





Keyifli okumalar dilerim...

Ahsen, Ayla ve nişanlısı Mehmet, Kerem, Baran'ın üniversiteden arkadaşı Aslı, kuzeni Ceylin, liseden arkadaşı İbrahim ve eski komşusu ama aynı zamanda da liseden arkadaşı olan Gürkan. Sabahın kör bir vakti ellerinde kocaman ve üzerinde "Hem avukat, hem vukuat!" yazan bir pastayla odaya akın ve konfeti patlatıp her yeri darmadağın etmişlerdi.

"Konuşturma lan beni şimdi!" dedi İbrahim, hop oturup hop kalkarken. Gürkan, lisede rezil olduğu bir anısını anlatırken İbrahim'in de başını yakmıştı. Zira İbrahim, sır gibi sakladığı gerçeklerin bir bir ortaya dökülmesinden çok muzdaripti. "Senin de ne boklar çevirdiğini biliyoruz!"

"Ne boklar çeviriyormuşum ben abi?" diye atıldı hemen Gürkan.

"Ulan babanın araba almak için kenara koyduğu parayı karıyla kızla yedin be!" diyerek sitem etti İbrahim. Kaşlarım havalandığında, pürdikkat olacakları izlemeye koyuldum.

"Karıyla kızla yedin derken? Karı kız Baran oluyor herhalde?" dedi, alayla. Meraklı bir ifadeyle Baran'a döndüm.

"Gay değilim amına koyayım, niye öyle bakıyorsunuz?" dedi. Gözlerim kısıldığında, teessüf edercesine baktı. "Hem öyle mi anlatılır o gerizekalı? Sanki parayı çar çur ettik!"

"Etmedik mi?" dedi, Gürkan.

"Ettik." dedi Baran. Herkes hep bir ağızdan gülmeye başladığında, ayıp olmasın diye gülümsemiştim ama paranın neye harcandığını da merak etmiştim. "Ama güzel ettik. Hakkını verdik."

"Ne yaptınız lan parayı?" diye sordu Ceylin, kollarını masanın üzerinde birleştirdikten sonra. O kadar güzel, canlı ve sapsarı saçları vardı ki, neredeyse iç çekecektim. İnsanların sıradan olmayışını gördükçe, kendi sıradanlığıma küfredesim geliyordu.

"Borsaya yatırdık." dedi Gürkan, utana sıkıla. Sonra aniden Baran'a döndü, "Ama ben buna uydum da yatırdım!"

"Ulan para ortalıkta bitmesin, değerlensin, yatırım yap istedik! Kötü mü ettik?!" dedi Baran, muhteşem savunmasını yaparken.

"Kötü ettik tabii. Dolandırıldık." dedi, Gürkan. Kerem kahkaha attığında, herkes ona bakıp gülmeye başlamıştı. Bir tek ben gülmemiştim.

"Güzel dolandırıldık." dedi, Baran, gülerek. "Ama yani 17 yaşımıza göre büyük cesaretti."

"Tabii tabii, babamdan hortumla dayak yemem de buna dahil herhalde?" dedi Gürkan, sanki kanayan en büyük yarasını Baran açmış gibi.

"E o zaman niye sakladınız lisede bunu? Ben karıyla kızla yediniz de beni çağırmadınız diye üzülmüştüm." dedi İbrahim.

Gürkan kaşlarını çattı. "Ulan az önce beni ahlaksızlıka suçlayan sen değil miydin?" Baran ve Ahsen'e baktı. "Avukatlarım, savunsanıza lan beni!"

"Yiyin birbirinizi." dedi Baran. "Aman diyeyim beni karıştırmadan tartışın."

"Burada bir cumhuriyet savcısı var, lütfen." dedi Mehmet, Ayla'yı göstererek. Ayla geriye doğru yaslandığında, bacak bacak üstüne atıp, bir kolunu da Mehmet'in omzuna attı.

"Aynen öyle. Zaten başımda bir sürü dava var, bi' de sizin saçma sapan düellolarınızla uğraşamayız, değil mi?" diye sordu, sıkılmış gibi.

"Saçma sapan derken?" dedi İbrahim, alınmış gibi. "Burada lise hayatıma ihanet ediliyor! Bu çok canice bir suç!"

Gürkan işaret parmağını İbrahim'e salladı. "Laflarına dikkat et İbrahim! Hiçkimse beni böyle iftiralarla karalayamaz. Hele ki sen, asla!"

avukat beyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin