Just One Drop | Minsung

saldirmaz o annesi saldirmaz

Optum o yanaklarinizi kipss 😘
[ilk defa sarili emoji kullaniyorum 3 yil aradan sonra cok gariiiiiipp]

★★☆★★

Üçümüz yürürken arkadan bağırarak ve eşzamanlı olarak da koşarak üstümüze gelen Hyunjinle irkildik.

"Minhoooo, Seungmiiiiin! Beklesenizee!!"

Yanımıza gelip ellerini ikimizin omzuna koydu. Kıtlıktan çıkmış gibi koştuğu için nefes nefese kalmıştı. Hayvanca soluyordu.

Seungmin anlamaz bir tavırda konuştu "Noldu lan arkandan faytonla mı kovalıyorlar?"

Soluklanırken Chan'a dikti gözlerini. Birden duraksadı "Anaaaaa Chan?" dedi gözlerini büyüterek.

Gülümsedi "Hyunjin!"

Öne atılıp kollarını birbirlerine sardılar "Görüşmeyeli çoook olmuş ya özlemişim seni!"

"Bende özlemişim ya!"

Uzun süren sarılmalarından sonra Hyunjin fısıldayarak "Seungmin'in hormonlar tavan yapar arada haberin olsun." dedi sağ gözünü kırparak. Ardından ensesine bütün okulu inletecek kadar yüksek olan bir tokat yemesiyle olduğu yere çöktü. Elleriyle ensesini tutarken bir yandan da saydırıyordu Seungmin'e. "Ananın am yolunu, babanın sik ucunu sikeyim tipine soktuğumun!"

Dişlerini sıkarak konuştu "Hormonları birazdan sana sokacağım ben!"

Kıkırdadım, "O tokatın hakkını veremezsin Hyunjin! Sağlam oturttu."

Kendini yerden yere atarak "Hayır eli de ağır. Felç kalmasam iyi!" diye söylendi canı gibi tuttuğu ensesini bırakmadan.

Seungmin göz devirerek konuyu değiştirmek istercesine "Eee sizin çıkışa gel olayı noldu lan?" diye soru yöneltti.

Chan gözlerini büyütüp, "Çıkışa mı çağırdınız, kimi?" dedi merakla.

Hyunjin kafa salladı, "Ya, ya. Sorma. 10 yıllık dayak ihtiyacım karşılandı. Ama bir güzel dayak yemiş Jeong! Var ya ufff mükemmel! En son eliyle vurduğunda kolundan kırılma sesi gelmişti."

Duyduğumuz şeyle üçümüz birden gülmemizi tutamazken "Gülmeyin ya! Ta benim canım acıdı!" diye bağırıyordu bir yandan. Yavaş yavaş kendimize gelirken bakışlarımı arkama çevirdim. Gördüğüm şeyle bu sefer az öncekine kıyasla daha yüksek bir kahkaha patlattım.

Jeongin'in bir elinde destek aldığı değneği vardı. Diğer alçılı olan koluna da Changbin'in girmiş, topallayarak geliyordu.

Elimle onları işaret ettim "Lan çanağı kırmış amına koyayim!"

Bakışlarını oraya çevirirlerken Changbin yanındaki Jeongin'e bir şeyler söylenmeye başlamıştı. İkisi yanımıza gelirken Chan hızla adımlayıp Jeongin'in alçılı koluna nazikçe girdi.

"Anasını melettiğimin yarrak kemiklisi! Toplamış bütün arka mahalle kekolarını! Saldı üstüme şerefsiz orrrrrrospu."

Changbin çıkıştı "Ben mi dedim sana gel çocuğa çıkışa gel de diye?

Jeongin göz devirdi "Ne bileyim tek gelir sandım." Kırık olan kolunu aniden Hyunjin'e doğrultup acıyla geri indirdi. "Babanı sikim! Ah!"

Yüzündeki acı çektiği belli olan ifadesiyle Hyunjin'e side eye atıp "Bu gerizekalı da kedicik gibi kenardan izliyor!" dedi bağırarak.

Hyunjin gözlerini kıstı "Hain puşt, çocuğu çıkışa çağıran sendin!"

Seungmin'e döndüm "Keşke kaçırmasaydık ya." diye söylendim.