Keyifli okumalar..
"Aferin Leya! Böyle devam et olur mu?! Sözümü asla dinleme!"
Annemin karşısında boynum eğik bir şekilde bana bağırışlarını dinliyordum. Geldiğimden beri sadece bağırıyordu. Haklıydı ama. Hatamı kabul ediyordum evet ama bu kadar bağırmasına gerek yoktu. Zeynep ablam kaç defa sarayın dışına çıkmasına rağmen ona bu kadar bağırmıyordu. Bana gelince nedense sinirlerine hakim olamamıştı. Üstelik konuşmama bile izin vermiyordu. Gerçi neden sarayın dışına çıktığımı anlatsam da yine haksız taraf ben olurdum.
Tam çaprazımda oturan Tuana ablama baktığımda rahat olmamı istercesine yüzüne içten bir gülümseme yerleştirdi. Onu Zeynep ablamdan daha çok seviyordum. Çünkü her zaman arkamda dururdu. Onunla daha samimiydik. Zeynep ablamıda seviyordum ama bazen onun beni sevmediği hissine kapılıyordum. Zeynep ablam tıpkı annem gibiydi. Tek bir hatamda bağırır çağırır asla karşısındakini dinlemezdi. Ve o da şuan ayakta dikilerek bana sinirli bakışlarını atmaktan çekinmiyordu. Bakışlarımı ondan çekip oflayarak şakaklarını ovalayan anneme diktim.
"Anneciğim, gerçekten özür dilerim. Söz bir daha olmayacak. Ben sadece gördüğüm o güzel tavşanı alıp beslemek istiyordum."
Annem sinirle gözlerini kapayıp tekrar açtı. Bu kadar sinirlenecek ne vardı? Tamam beni korumaya çalışıyorlar anlıyorum ama sonuçta sağ sağlim buradayım. Önemli olan bu değil miydi?
"Bakın! Size demedim mi? Bu yine bir hayvanın peşinden gitmiştir diye!"
Amacı neydi bunun? Annem zaten sinirliydi bir de yarasına tuz basıyordu. Bende tıpkı onun gibi sinirli bakışlarımı ona diktim.
"Ablacığım, siz karışmasanız mı? Annem ile Leya konuşuyor zaten!"
Tuana ablam beni savunarak konuştuğunda gülümsedim. Gerçekten bu sarayda beni anlayan tek o vardı.
"Sen karışma Tuana!"
Tuana, ablama göz devirip anneme döndü.
"Anneciğim, Leya'yı da dinleyelim. Onu dinlemeden bağırmanız doğru mu sizce?"
Annem sinirli bakışlarını Tuana'ya çevirdi.
"Sen karışma Tuana! Neden saraydan çıktığı umrumda değil! Bunun yasak olduğunu biliyordu!"
Tuana sinirle yerinden kalkıp kollarını göğsünde bağladı.
"Zeynep ablam her şeye karışıyor ama!"
Ortam gerilmeye başlamıştı.
"Sen ne biçim konuşuyorsun benimle?!"
"Ne var?! Yalan mı?!"
"Yeter! İkinizde susun! Karşınızda Kraliçe olduğunu unuttunuz herhalde! Üslubunuza dikkat edin!"
Neyse ki kavga çıkmadan annem olaya el atmıştı. İkiside bir şey demeden sessizce yerlerine geri oturdular. Annem tekrar bana döndü.
"Neyse ki sana bir şey olmadı. Fakat bu yaptığın cezasız kalamaz. Bir hafta boyunca zindanda kalacaksın."
Bu sefer sakin ses tonuyla konuşmuştu. Ceza alacağımı biliyordum. Bu yüzden şaşırmadım ama ilk defa hata yapmama rağmen bir hafta zindan cezası ağırdı. Yinede bir şey demedim. Ki desemde bir şey değişmeyecekti.
"Zeynep ablamda aynı şeyi yaptı. Neden ona öyle bir ceza vermedin?!" Dedi Tuana yerinden tekrar kalkarken.
Zeynep ablam onu dikkate almamayı tercih etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DARK SİDE ~LÇ~
VampireBir vampir yemeğiyle oynayabilir, ama asla serbest bırakmaz. - Pamela Palmer Bir prenses ve bir vampirin hikayesi... Leya&Çağan