(15.BÖLÜM) " Kına &Düğün 1"

2.1K 43 21
                                    

2 bölüm olarak kınayı ve düğünü anlatacağım iyi okumalar bebeklerim

Yazarın Anlatımından

  Hazar arabaya binip evine giderken Mira sabaha kadar ağlamıştı ama evim dediği hapishaneden veya ailem dediği insanlardan ayrıldığı için değil öldüğünü düşündüğü için ona verilen tek şeyin acı ve sevgisizlik olması sebebi ile daha da çaresizliğe kapılıp daha da ağlıyordu haline.

Belki bir gün beni de severler umudu ile yaşadığı evdeki son günüydü oğularının hayatı için yaktıkları masum canın hesabını nasıl vericeklerdi öldürüp toprak atmadıkları o masum kızın hesabını nasıl vericeklerdi belki Mirayı gömemiş olabilirler ama gömdükleri o kadar çok şey var dı ki mesela

Mira'nın hayalleri
daha birçok şey buz gibi toprağa Mira'nın kalbinin derinliklerindeki mezarlığa gömülmüştü tek ve susuz kalan hayalleri belki mezarlikta can bulurdu kim bilir

(Çok boş yaptım bu kadar yeter fazla bos yapıp sizi kitaptan soğutmiyim 🤪🤪)

Mira'nın Anlatımından

Sabah erkenden beni ölümüme uyandırmışlardı uyanma sebebim beni toprak atmadan gömecekleri mezarlik için süslemeleriydi kuaför gibi birçok şey hazırdı ve ayarlanmıştı benim gözlerim şişmiş yüzüm hep asık ölümü bekliyordum .

Duş alıp normal birşeyler giydim aşağıya inip bana bakanlara göz devirip yoluma devam ettim bir bardak su içtim  ve diğerlerini beklemeye basladım bu gün tek kına değil imam ve resmi nikah ta kıyılacaktı ki düğün günü zorluk çıkmasın kınadan sonra akşam damadın evine gidip aile içi bir ya da iki mi demeliyim nikah kıyılacaktı işte

( Bu âdetleri kesinlikle salliyorum çünkü neden olmasın işime kendi aşiretiminkileri yazmak gelmedi kafamdan salladım )

Bildiğim kadarı ile Hazar'ın teyzesinin ona yanık bir kızı vardı.

Süslü koca meraklısı kuzenlerim ve anneleri de geldikten sonra eksik var diyordum ki aa cadaloz üvey annem Şeyda yok derken geldi ne demişler iti an çomağı hazırla çomak buna az kalır da neyse

Bizim icin gelen arabaya bindik ve kuaföre gittik makyajım bitmişti tek benim sözde akrabalarım değil Hazar'ın akrabaları da gelmişti bildiğim kadarı ile Hazar a aşık bir kız varmış teyzesinin kızı

Gidip Minanın yardımı ile kınalığımı giydim istemiyordum ama zorla gelip yardım etmek istemişti engel olamamıştım işini bitirip çıkmıştı artık ağlamiyordum çünkü ağlamak hiçbir işime yaramıyordu tek şey gözlerim şişiyordu ve ağrıyordu artık değmediğini anlayıp kesmiştim ağlamayı ama ne olursa olsun izin vermiyecektim bana dokunmasına izin vermiyecektim ben olamazdı olmamalıydı

Bu gün benim günüm olmalıdı madem ölüyordum o zaman en güzel şekilde ve en hakkım olan şekilde ölecektim istemesem de hayatımda ilk defa evleniyordum ve çıkarabildiğim kadar tadını çıkarmak benim de hakkımdı insanlar ölümümü kutlarken öylece oturamazdım ben de yok oluşumu kutlamalıydım

Damat gelmişti yani hayallerimin katili  gelip omzuma dokundu normalde naz yapar gelinler böyle yerlerde ben direkt itiraz etmeden arkamı döndüm ve çok sert keskin delici ayrıca kendinden emin olduğunu düşündüğüm bakışlarımı yolladım katilime

Kolunu uzattı ve koluna girmemi işaret etti

(Bunlar da bir iyi bir kötü bıktık dediginizi duyar gibiyim sanki )

Koluna girdim ve yürümeye başladım kulağıma eğilip

H" ne o evlenmeye mi karar verdin "

M" hayır ölümümü kabullendim sadece "

KÜÇÜK KARIM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin