Son Bir Şans

3. Bölüm

------------------------------★------------------------------

Akşam kızlarla buluşup dışarıda bunu kutlamaya karar verdik.Eve gidip anneanneme ve dedeme olanları anlattım, çok sevindiler.Tüm bunları hakkettiğimi, bunun için çok çalıştığımı söylediler. Annem vebabamın yaşasalardı eğer benimle gurur duyacağını anlattılar. Biraz duygusal anlardan sonra hazırlanıp kızlarlagüzel bir mekana yemeğe gittik.
       Güzel askılı, belden dize kadar kloş inen kırmızı elbise ve topuklu siyah bantlı ayakkabılarımı giyinip evden çıktım. Mekana kızların yanına gittim.Kızlarda benim kadar şıklardı. Hepsi beni tek tek kucaklayıp tebrik etti.Tabi hemen Ateş' i sordular. Onlara ukalanın önde gideniolduğunu, burnunun büyüklüğünden kimseyi göremediğini, kasıntının teki hattabelki de boş beyinli biri olduğunu anlattım.

Hepsi ağzı açık beni dinliyorlardı.Bu öfkemi sorduklarında hemen asansörde olanları anlattım.Kızlarda çok abarttığımı sadece şaka yapmış olabileceğini söylediler.
Onlara inanamaz gözlerle bakıp bu çocuğu çok abarttıklarını söyledim. Ama tabi ki banainanmadılar.Çok güzel bir geceydi. Hafif içkide alınca kafamız iyicegüzel oldu. Eskilerden bahsettik hep.Sonra birden Beren içkisini yudumlarken gözleri fal taşıgibi arkama bakıyordu. Ne olduğunu sorduğumda dönüp baktım ve onunla göz gözegeldik: Ateş..İnanamadım. Onlar da bizim gibi 4 kişi girdiler mekana vetam karşımızdaki masaya yerleştiler. Aralarından biri bizim tarafa doğrugeliyordu. Neler oluyor derken Seçil ayağa kalkıp müthiş bir gülümsemeyleçocuğa sarıldı.

      Neler olduğunu anlamaya çalıştık. Sonra bize aynı sınıftaolduklarını çok yakın arkadaş olduklarını anlattılar. Ama Seçil'de başka birbakış vardı. Kesin hoşlanıyordu bu çocuktan. Sonra tek tek hepimizi sıraylatanıştırdı. Çocuğun adının Efe olduğunu öğrendik. Efe kısa bir muhabbettensonra masadan daha sonra görüşmek sözü ile ayrıldı.Arkadaşlarının yanına geçerken bende gözlerimle onu takipediyordum. Masadakilere sırayla göz gezdirirken birden yine o bay kibirle gözgöze geldik. Hemen önüme döndüm ve tüm neşem gitmiş bütün gece somurtmuştum.Kızlarla kalkmak için anlaştığımızda ben tuvalete gitmeküzere yerimden kalktım ve başımın müthiş döndüğünü ayağa kalkınca anladım.

Tuvalete güç bela vardım. Hemen kendimi tuvalete attım ve kafamı kaldırıplavabo ne tarafta diye bakacakken Ateşle göz göze geldik. O da en az benimkadar şaşkındı ve lanet olsun ki o zaman hatamı anladım. Yanlışlıkla erkeklertuvaletine girmiştim. Birden ellerimle gözümü kapatarak 'bir şey görmedim' diyeağzımdan çıkıverdi. Ateş ellerimi gözümden çekip 'kapıda olduğuma göre işim çoktan bitmiş demek ki' dedi yine kendinden emin bir sesle. 'Ortalığı pisletmekgibi çirkin zevklerim yoktur' dedi.Ben arkamı dönüp hemen dışarı çıkmak için adım atıncatopuğum yerdeki mermerin çıkıntılarına takıldı ve kaydım.

Yere kapaklanmayıbeklerken belimde ellerini hissettim. Tam düşerken beni yakalamıştı. Birden afallamış bir haldetoparlanmaya çalıştım 'yürüyemeyecekseniz onları giymeyin lütfen' dedi yine pissırıtmasıyla 'Bırakın hakkını verenler giysin' dedi. Allah'ım ben bu kibir vekasıntı abidesiyle nasıl çalışacaktım aynı firmada.Yüzüne döndüğümde yine o müthiş kendinden emin gülüşüylebakıyordu. Bende 'sizde böyle kasıntı kasıntı gülmeyi bırakın da becerebilenleryapsın' dedim. Sonra hemen oradan çıktım. Arkamdan kendi kendine kasıntı diyesöylendiğini duysam da uzaklaşmak için hızlandım. Bu telaştan tuvalete degirememiştim.

Masaya döndüğümde kızların orada olmadığını görüm. Arabayagitmişlerdir düşüncesiyle kapıdan çıkarken Seçil' n seslendiğini duydum. Kafamıçevirdiğimde Ateş' lerin masasının orada hepsinin ayakta dikildiklerini gördüm.Arkadan Ateş' te katıldı yanlarına. Bende kızlara seslenip hemen çıkalımdercesine el hareketleri yapıyordum. Onlar vedalaşıp yanıma geldiklerinde oradane işleri olduğunu sordum. Sadece, daha sonra hep beraber bir şeyler yapmak içinanlaştıklarını anlattılar.Allah'ım ne demek bu ya! Kızlara tuvalette olanlarıanlattım. Hepsi bana anlamsızca baktılar. 'Bana laf sokmalarını karşılıksızbırakamazdım' dedim hemen. Hafta sonumu kızlarla iş için küçük biralışveriş fırtınasıyla geçirdik. Öyle şık bir holdingde neler giyilir pekbilgim yoktu. Bir kaç parça etek, kumaş pantolon, elbise, ayakkabı filan aldık.Tamam, bir sene boyunca motor almak için biriktirdiğim paranın yarısını bunlarayatırmıştım ama yapacak bir şey yoktu. Bunlar hep kariyer hep iş içindi.. Staja başladığım gün Ahmet Bey beni firmadakilerletanıştırıp, okuldaki başarılarımdan bahsetti. Ama Ateş orada yoktu. Kızıyla tanıştım: Zehra. Ön yargılarımın aksine çok hoş, sevimli, kibar bir kızdı. Bana istediğim her konuda yardımcı olabileceğini belirtti. Sonra iş hakkında birkaç bilgi almak için Ahmet beyin odasına geçtik. Bana birkaç bilgi verdi ve ilerleyen zamanda işihemen kapacağımdan şüphesi olmadığını söyledi. Ama benim artık gözüm korkmaya başlamıştı. Sonuçta ciddi bir firmaydı ve öyle lise yılları stajları gibi fotokopi makinelerinde geçmeyeceği belliydi. Daha sonda birtelefon açıp Ateşi odasına çağırdı.