Taehyung'ların çiftliğinde kaldığım günler son bulmuş kendi evime geçmiştim. Bay Kim'in verdiği ilaç işe yaramış olacak ki Taehyung da ben de gayet iyiydik.Şimdi ise bir kaç dakika önce evime gelmiş olan anne ve babamla oturuyorduk. Açıkçası onlara Taehyung'dan bahsetmek istiyordum.
Annemle babamın önüne kahve kupalarını koyup karşılarına oturduğumda sabırsız hareketlerimi fark eden annem gülümseyerek konuşmuştu.
"Ne anlatacaksın oğluşum?"
"Evet geldiğimizden beri yetinde duramıyorsun."
"Şimdi şöyleki galiba artık hoşlandığım biri var. Gerçi o da benden hoşlanıyor ve birbirimize açıldık. Ve sizinle tanıştırmak istiyorum."
Babamla annem şaşkınca bana bakarken babam merakla atılmıştı.
"Kim bu kız?"
Ah evet bir de şöyle bir durum vardı ki babamlara ablamın olayından sonra eşcinsellikten hiç bahsetmemiştim ama ablamı kabul ettilerse artık söyleyebilirdim bence.
"Şey kız değil erkek."
Annemin yüzü şokla ve gerilirken babam inanamazmış gibi yüzüme bakmış ardından bağırmaya başlamıştı.
"Ne demek erkek! Hayır hadi Lisa evlatlıktı da onun kanında böyle bir şey olabilir ama sen! İnanamıyorum sana! Bunu bize basıl yapabilirsin! Senin acil doktora gitmen lazım. Evet evet. Bizim kanımız bozuk değil bu imkansız!"
Ciddi manada dilim tutulmuştu. Babamın böyle bir tepki vermesini kesinlikle ama kesinlikle beklemiyordum.
"Baba sen şaka mısın? Ne doktoru ne hastası ya!"
"Asıl sen şaka mısın? Bizi millete rezil edeceksin."
Sinirle gülüp kalktığım koltuktan direkt babamın karşısına geçmiştim. Sinirden gözüm seğiriyordu. Ona böyle davranmamı beğenmemiş olacak ki o da ayaklanıp tam karşımda tekrar bağırmaya başlamıştı.
"O çocukla görüşmeyi keseceksin! Ve yarın sabah erkenden seni de alıp Busan'a dönüyoruz. Bir süre evden dışarı adım atamazsın! Duydun mu beni!"
"Hayır o çocukla sevgili de olucam! Busan'a da gelmeyeceğim!"
Yüzüme bir anda inen sert tokatla başım sağ omzuma düşmüş yanağım sızım sızım sızlarken irice açtığım gözlerimle bunun gerçekliğini sorguluyordum.
Elim tereddütle sızlayan yanağımı bulduğunda dolmaya başlayan gözlerimi önce babama sonra anneme çevirmiştim. Annem de en az benim kadar şok olmuş bir şekilde hem bana hem babama bakarken babam ise gayet sinirli ve gururlu bakıyordu. Gururlu?
"Şimdi ara o çocuğu ayrıldığınızı söyle. Bizim yanımızda ama. Sonra çık yukarı valizini hazırla. Hadi daha ne bakıyorsun be çocuk!"
Evet kesinlikle ablamın ülkeden kaçmasına hak veriyordum. Koşarak odama çıkıp üstüme dolabımdan bulduğum bir sweati geçirmiş telefonumu, şarj aletimi ve ders kitaplarımı hızlıca toparlamaya başlamıştım. Aşağıdan anne ve babamın kavga sesleri yükseliyordu ama hiç umrumda değildi. Etrafı buğulu görmeme neden olan göz yaşlarımı umursamadan silmiş gerekli birkaç eşyayı da çantama attıktan sonra ev anahtarlarımı da alıp hızlıca dış kapıya yürümüş annemle babamın dikkatini çekmeden yavaşça açıp ses çıkarmamaya özen göstererek ardımdan kapıyı geri kapattığım gibi hızlıca boylarımı giyip koşarak inmeye başlamıştım.
YOU ARE READING
Market≈Taekook
FanfictionMarkete pijamalarınızla gittiğiniz zaman karşınıza Brad Pitt bile çıkabilir #kısa hikaye #angst değildir!