Ninjago Oneshots( Bazen Smut)

Cole x reader ( Smut/ İstek )

Cole x reader

Büyük bir zaferden önce, oni'leri yenmenin tek yolunun birleşme kasırgası olduğunu anladığımızda, Birleşme kasırgasını yaratarak yoğun bir güç ortaya çıkardık. Bu yoğun güç sebebiylede manastırın bahçesinde etrafa saçılarak bayılmıştık.
Ama şükürler olsunki herkes iyiydi.

- - - - - - - - - - - -

Hepimiz bu büyük zaferden sonra iyi bir uykuyu hak etmiştik elbette. Bu oni serüveni sadece 4 gün sürse bile, Herkes çok korkmuştu, yorulmuştu, bıkmıştı.
Ama benim en çok neyden korktum biliyormusunuz? Hayat arkadaşım, Biricik sevgilim.. O karanlığa düştüğünde sanki ruhumun bir parçası onunla beraber karanlığa düşmüştüki, O olmadan çok yalnız hissettim.
Bu Nya'nın hatası değildi elbet. Ama o kendisini suçlamaktan vazgeçmedi.

Düşüncelerim Kendimi kötü hissetmeme sebep olduğunda kafamı yastığa gömdüm.
Ve bir süre sonra Y/N düşüncelerini unutup dinlenmeye odaklanmıştı.

1 ɢᴜ̈ɴ sᴏɴʀᴀ...

Y/N ve diğerleri bu serüvende fazla yorulmuş olmalılardıki ancak öğlen 2'de kalkabildiler. Bu uyku bile onlara yetmemiş olsa bile, şuanda beraber oldukları için ve bu büyük zafer için mutluydular.
Özellikle Y/N cole ile olduğu için çok mutluydu. Kanepe'ye yaslanmış cole,
Kendisine koala gibi sıkıca sarılan kızın saçlarını okşuyordu. Y/N ise saç masajından hoşlanarak memnun mırıltılar çıkarıyordu ağzından.

"Ahaha.. Y/N canım benim.. boğulacağım-"

"Mmm.. Ee banane? Ben sana sarılmak istiyorum."

Kız, cole'a daha çok sokulmak için bir bacağını sevgilisinin dizine koydu. Cole kıza bakarken alaycı bir tavırla sırıtıyordu.

"Ah, Madem sarılmak istiyorsun, Sultanım, o zaman istediğini vermemek için sebebim yok değil mi?"

Cole kızı tamamen kucağına çekti ve kollarını beline doladı. Kızı iyice kendine bastırdı ve dudaklarına yapıştı. Resmen şuanda salonun tam ortasında, iki âşık tutkulu bir şekilde birbirleriyle oynaşıyordu.
Sanki yakalanmak bu ikilinin pekte umrunda değildi. Sonuçta herkes hala bahçedeydi...

...

Ahem.. Ahem!

"Arkadaşlar, Sırnaşmak için bir odanız var öyle değil mi?"

Tutkuyla öpüşen iki âşık, yabancı sesin geldiği yere doğru baktı.
Kai koltuğun diğer tarafında dikiliyordu. İki genç hızla kanepede daha düzgün bir konum aldılar. Kai kız kardeşine tek kaşını kaldırarak bakıyordu.

" Ha.. özür dilerim abi hehe.."

" Pff tamam boşver.. kahvaltı hazır gelin hadi, eğer gelmezseniz kıçınıza sensei'nin sopasını yersiniz."

Kai canını kurtarmak için mutfağa koşarken iki âşıkta boş durmadı.

ʜᴇʀᴋᴇs ᴋᴀʜᴠᴀʟᴛɪᴅᴀʏᴋᴇɴ

Sofrada klasik sohbetlerden dönüyordu, Sohbet derinleşerek en sonunda Jay'den mükemmel bir fikir geldi.

" Bakın ne diyeceğim, Bence biraz ödülü hak ediyoruz. Bu yüzden manastırda bir parti düzenleyelim! Lütfeeen~"