"Atsushi-kunnnnnn okul yakında açılıyor! Heyecanlı mısın? Bence öylesin!!! Son hazırlıkların tamamlandı mı? Bavulun ve baykuşun yanında mııı? Hadi, hadi, hadi! Çabuk hazır ol da yarına iş kalmasınnn!"
Dazai, Atsushi'nin etrafında koşuşturup zavallı çocuğun başını şişiriyordu. Atsushi ise Dazai ile uzun süre aynı ortamda kalmaktan intihar etmek istemeye başlamıştı. İlk başta Dazai'yi sorumluluk sahibi bir öğrenci gibi görmüş olması büyük bir hataydı...
"Ben hazırım Dazai-san. Baykuşumu ve bavulumu da yanıma aldım. Bana söylüyorsun ama sen hazır değilsin."
"Şey, belki küçük Atsushi'miz bana bavulumu hazırlamamda yardım eder hmm?"
"Neden ben yardım ediyorum ki? Etmeyeceğimden sormuyorum tabii. Sonuçta sana borçlu sayılırım."
"Yo, hayır Atsushi-kun! Bana borçlu falan değilsin! Böle düşünme!" Dazai Atsushi'nin bu şekilde düşünmesinden rahatsız olmuş gibi görünüyor. Kısa süre sonra yüzündeki ifade çekingen bir tebessüm hâline geldi "Ve.. bavulumu kendim hazırlamak isterdim ama birazcıkkk üşeniyor olabilirim eheh..."
"Sadece üşendiğin için mi yani? Büyü ile toplayamaz mısın?"
"Genç yaştaki büyücülerin okul dışında büyü yapması yasak Atsushi-kun. Sadece okulda büyü yapabiliriz. Ve evet, sadece üşendiğim için..."
Atsushi hafif bir şekilde iç çekti. Dazai'yi sadece iki gündür tanıyordu ama şimdiden iyi arkadaşlar olmuşlardı. Dazai her ne kadar çocukça davranıp işlerinden kaçmaya çalışsa da, Atsushi'nin gördüğü en nazik kişilerden olabilirdi. Tabi, Atsushi'nin yetimhane ortamında büyüdüğünü düşünürsek ona iyi davranan fazla insan yoktu sonuçta.
İkisi birlikte Dazai'nin otel odasına girdiler. Oda, Atsushi'nin odasının tıpatıp aynısıydı. Dazai zaten kıyafetlerini yerleştirmiş gibi görünüyordu. Kalan okul eşyaları için yardıma ihtiyacı olduğu belliydi.
Dazai ve Atsushi üzerinde D.O. yazan küçük bavulu yatağın üstüne koydular. Bavul, ne kadar küçük görünürse görünsün, içerisinde küçük bir oda kadar büyük bir alan vardı. Dışarıdan ise sadece 15 cm kalınlığındaydı. İlk olarak iksir malzemelerini yerleştirmekle başladılar. Dazai bavulun içindeki küçük odaya girip Atsushi'nin dışarıdan uzattığı eşyaları düzgünce yerleştiriyordu.
"Yani muggle'ların kullandığı bavullar dışarıdan gözüktüğü kadar küçük mü? Bu çok saçma! Eşyalarını nasıl içine sığdırabiliyorlar?"
"Eğer eşyalar sığmıyorsa birden fazla bavul kullanırız."
"Ama bu çok yer kaplamaz mı?"
"Evet, yer kaplıyorlar. Bu yüzden uzak bir yere gittiğimizde ihtiyacımız olmayan eşyaları bırakıp olabildiğince az şey alıyoruz."
"Yine de saçma! Yani bir yere gitmeleri gerektiğinde dolaplarındaki tüm kıyafetleri alamazlar mı? Sadece bazı kıyafetleri alırsak diğer kıyafetleri satın almamızın ne anlamı var ki? Dışarıda giyemeyecekseniz neden alıyorsunuz?"
"Gerçekten bilmiyorum Dazai-san. Daha önce yetimhaneden fazla uzağa gitmemiştim."
Atsushi Dazai'ye son olarak iksir kazanını uzattığında valizden çıkması için ona yardım etti. Tüm eşyalar yerleştirilmişti.
"Yaz boyunca bu otelde mi yaşadınız Dazai-san? Aileniz veya eviniz nerede?"
"Evet, bu yazı burada geçirdim Atsushi-kun. Yarın Hogwarts'a döndüğümüzde daha rahat bir ortamda olacağız."
"Yatakhaneler yetimhanedeki gibi mi?"
"Bilmem. Muggle yetimhanelerinin yatakhanelerinin nasıl göründüğüne dair hiçbir fikrim yok. Muggle'lar gerçekten değişik. Sihir kullanamadıkları için işlerini farklı yöntemlerle yapıyorlar. Haberleşmek için baykuşları bile yokmuş! Sanırım kutu ile konuşuyorlar. Tedehon muydu neydi.. şöyle değişik bir adı var..."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
BSD X HOGWARTS
FanfictionBungou Stray Dogs x Harry Potter Atsushi yetimhanede büyüyen sıradan bir çocuktu.. Tabii, ne kadar sıradan denilebilirse Yetimhaneye bir baykuş ile gelen Hogwarts davetiyesine kadar hayatının yetimhanede geçeceğini düşünmüştü Sudan boğulan adam kurt...