SON DANS

43 5 35
                                    

Yaptıkları dans ve rol modelleri aşağıda.

Yaptıkları dans ve rol modelleri aşağıda

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.






1 EYLÜL 2022 PERŞEMBE

Sonbaharın ilk esintisi esmişti bugün. Son baharımızın ilk esintisi... Oldum olası sevmezdim İlkbaharı her yıl gün sayardım sonbahar için. Nerden bilebilirdim ki kendimin bile bihaber olduğu intiharım için gün saydığımı. Kışı göremeden mi ölecektim? Kar tanelerin elime düşüşünü, soğuktan uyuşan parmak uçlarımı,onun yaptığı sıcak çayları... bunları son kez tadamadan mı ölecektim? Gözyaşlarımın aksine gülümsedim. Şanslıydım aslında bir daha ilkbahar yaşamayacaktım ve intiharımdan önce son kez sonbaharı görmüştüm. Ne tuhaftı değil mi? Son mevsimim, son baharım;sonbahardı.

Titreyen parmaklarımla laptopu kapattım. Derin bir nefes alıp sandalyeden kalktım. Duvardaki aynada yansımamı görünce bir süre kendimi izledim. Saatlerdir ağlamaktan bitap düşmüş gözlerim, gözaltlarım, burnum, yanaklarım kıpkırmızıydı. Günün sonunda belki olacak vücudum gibi. Ama o kan sevmezdi zaten hikayenin sonunda da kan yoktu. O kadar ağlamaya kurumamış göz pınarlarım yine harekete geçince gözlerimi yumup ellerimi masaya dayadım. Bir süre sakinleşmeyi bekledim nefesimi düzene sokunca gözlerimi aralayıp kafamı kaldırdım.

Yansımama gülümsedim o da bana karşılık verdi. "Bugün doğum günümüz değil mi? Gülmeliyiz ağlamamalıyız. Birazdan sevdiğimiz adam gelecek güzelce hazırlanmalıyız."

Ve aşık celladım için hazırlanmaya başladım. Soğuk suyun altında ne kadar kaldım bilmiyorum. Banyodan çıktım ve havlumu bedenime sardım. İlk olarak simsiyah saçlarımdan başladım. Onun okşamalara öpmelere doyamadığı saçlarıma. Ona inat sertçe taradım saçlarımı. Ona olan nefretimi kendimden çıkarıyordum. Peki ona olan nefretim bu kadar küçük muydu? Hayır. Bu nefreti önüne geçen yine benim ona olan aşkımdı.

Hazırlanmam sona erince boy aynasının karşısına geçtim. Hafif dalgalı belimin biraz üzerinde olan saçlarıma dokundum. Sonra ellerim yüzüme kaydı siyah buğulu göz makyajım sade dudaklarım. Siyah elbisemin üzerinde gezindi ellerim en son. O siyahtan nefret ederdi. Ama bir ölüme siyah yakışırdı değil mi? Ne tuhaftı ki o beni kendi elleri ile nefret ettiği şeyden sıyırmış sonra tekrar ona bürümüştü.

Kendime son kez aynada gülümsedim. Bugün yaptığım her şey sondu tek bir şey hariç. Nefret... Ona olan nefretim ilkti. Ben ondan ilk kez bugün nefret etmiştim. Ve bugün kesinlikle nefretimin son günü değildi. Ölenler sadece bedenler ise ruhum ondan daima nefret edecekti.

Kapı çalınca aynanın başından ayrıldım. Siyah topuklularımı ayağıma geçirip siyah çantamı aldım ve kapıyı açtım.

Bembeyazdı. En sevdiği hale bürümüştü kendini. Bembeyaz bir pantolon üzerine ise yine bembeyaz bir gömlek. Saçlarını özenerek arkaya yatırmış yüzündeki kocaman gülümsemesi ile bana bakıyordu. Eşini bulmak isteyen gözleri zıttını görmesiyle hayalkırıklığına uğradı.

İNTİHAR TEPESİ - Kısa Hikaye (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin