Rindou'dan
Abimle beraber içeriye girdik. Sanzu'nun kötü olacağını biliyordum, ama bu kadarını beklemiyordum. Hanma'yı ben öldüreceğim. Ona baktığım anda gözyaşlarımı tekrar tutamadım. Dudağı patlamış, kaşına dikiş atılmış. Ayrıca ayak bileği de kırılmış, alçıya almışlar.
"Mutlu musun Rindou?"
"Abi, yapma." Sesim zorlukla çıkıyordu. Alçak sesle konuşmazsam bağırırdım. Çünkü şu an haykırarak ağlamak istiyorum. Sanzu'ya ilerledim, elini tuttum. Buz gibiydi.
"Endişelenme Rin, şu an acımıyor." Sanzu bana gülümsedi. Dudağı acımış olacak ki bu çok kısa sürdü.
"Sanzu, neden yüz veriyorsun ona?" Abim haklıydı. Neden yüz veriyor bana? Onu bu hale getiren benim.
"Onun suçu değildi." Ağzımı açıp konuşacaktım ama boğazıma giren sızı bunu durdurdu.
"Hanma'nın yanında kimler vardı?"
"Sizin alt komşunuz, adı neydi?"
"Kisaki mi?"
"Evet o."
"Başka yok muydu?"
"Hatırlamıyorum."
"Halledeceğim Sanzu, güven bana." Keşke abim bana karşı da böyle olsa.
"Bir şey yapma Ran. Ben yapacağımı yaptım." Ne? Sadece ona zarar gelmemiş mi yani?
"Yine de araştıracağım." Abim kapıya doğru gitti. Ardından ekledi.
"Baş başa konuşun." Odadan çıktığında aramızdaki sessizlik beni ürküttü.
"Rin, kendini suçlu hissetme lütf-"
"Özür dilerim!" Rahatça ağlayabilirdim artık.
"Haru, yemin ederim bir daha takılmayacağım onunla!"
"Evet, bunu zaten yapmamalıydın."
"Lütfen affetme beni!" Ağlarken ellerimi tırnaklıyordum. Alışkanlık oldu.
"İstesem de yapamam, affettim. Ayrıca kendine zarar verme." Biliyordu. Eve gittiğimde kendimi cezalandıracaktım.
"Gitmem gerek." Hanma'yı bulmam gerek.
"Kendine dikkat et. Yarın geleceğim."
"Sen de dikkat et." Hızlıca odadan çıktım. Abim, Sanzu'nun yanında kalacaktı. Bu yüzden kimseye bir şey demeden oradan uzaklaştım. Hanma, sonun olacağım. Telefonumu çıkardım, sinirimi belli etmemem gerek.
Hanma x Rindou
Rindou:
Hanma.
Neredesin?
Buluşalım mı?Hanma:
Her zamanki yerdeyim.
Ne oldu birden böyle?
Uyuşturucu mu istiyorsun?Rindou:
Evet.
Görüldü....
Ben, ben dünyanın en aptal insanıyım.
"Seni bu kadar kolay salacağımı mı sandın Rindou?"
"Hanma, istemiyorum."
"Ne? Sanzu'ya daha kötü şeyler mi olsun?"
"Hayır!" Ellerim kelepçeli olmasaydı döverdim.
"Tek miyim sanıyordu gerçekten?" İtici sesiyle güldü. Tiksiniyorum.
"İbnelik yaptın. Korktun çünkü."
"Sanzu'dan mı?" Tekrar güldü. Onu hafife alma puşt!
"Neyse Rindou, bak ne diyeceğim. Bizimle çalışacaksın artık!"
"Çalışmayacağım. Tüm iletişimimizi keseceğim."
"Çalışmazsan Sanzu'yu öldürürlermiş. Öyle duydum." Öldüremezler. Yaparlar mı? Kaç kişi ki bunlar? Cinayet o kadar kolay mı?
"Kiminle çalışıyorsun?"
"Tanırsın zamanla, içlerinde biricik arkadaşın Kazutora da var!"
"Kazutora mı?" Olamaz değil mi? Görüştüğünü biliyordum ama çalışamaz. Onlar için bunu yapmaz.
"Evet, ama beceriksiz. Senin gibi adamlar lazım bize!"
"Siktir git."
"Bak, sinirlendiriyorsun beni." Sustum. Ben de hastanelik olup abimi kızdırmak istemiyorum.
"Bırak gideyim."
"Ha? Beni dövmeye geldin. Amacına ulaşmadan gitmemelisin."
"Gitmek istiyorum."
"Hem uyuşturucu istemiyor muydun? Bol bol vereyim sana!"
"Bir daha asla kullanmam."
________________________________