Next Date -Jirosé-

17

Dünkü öpüşmeden sonra Chaeyoung ile hiç konuşmamıştık ve birazdan  yarışma için aşağıya inmemiz gerekiyordu.

Chaeyoung koltukta oturmuş telefona bakıyordu.

Onunla bir şekilde konuşmak zorundayım.

"Bugün de hava çok güzel."

Öl Jimin!

Chaeyoung başını kaldırıp cama baktı.

"Evet öyle."
Dedi umursamazca.

Biraz süren sessizliğin ardından sıkıntıyla telefonunu kapatıp yanına koydu.

"Bak Jimin dün yaşanan-"

"Yarışma başlayacak birazdan hazırlanalım hemen!"

Dedim ve aceleyle tuvalete girdim.

Üzgünüm ama bunu konuşacak cesaretim yok...

Chaeyoung birkaç dakika sonra gelip kapıyı tıklattı.

"Jimin içerde misin?"

Sanırım cidden konuşmak istiyor.

Tekrar tıklattı
"Jimin?"

Başımı kapıya dayadım ve nefesimi verdim.

"Üzgünüm... Dünkü yaşananlar için.
Ama ilk öpen sensin! Bu yüzden bana kızmaya hakkın yok!"

Dedim hızlıca.

Chaeyoung bir süre konuşmadı.

"Sadece tuvaletten çıkmanı isteyecektim. Altıma yapmak üzereyim."

*

Yarışma için yine herkes toplanmıştı. Biraz bekledikten sonra dünkü sunucu mikrofonuyla yanımıza geldi.

"Tüm çiftlerimize merhaba! Bugün son gün. Bir çiftimiz burdan suit odayla ayrılacak!"

Sanki ev hediye ediyor, ne kadar abartıyor salak herif.

Sunucu oyunu açıklamaya geçti.

"Bugün oynanacak 2 oyunumuz var. Dünkü çift kazandıkları için bu oyunda oynamayacak."

Eliyle arkamızda kalan alanı işaret etti.

"Oyunumuzda en büyük iş erkeklere düşüyor. Sevgilisini en uzun sürede kucağında tutan kazanır."

Chaeyoung ile birbirimize baktık.

Bunu yapmamıza imkan yok.

"Çekilelim."
Dedim Chaeyoung'a dönerek.

Başını hayır anlamında salladı.

"O odayı istiyorum."

"Ama seni taşıyan benim bu adil değil!"

Chaeyoung hızla karnıma vurdu.

Ben acı içinde inlerken

"Bu kiloya inmek için ne kadar çabaladım biliyor musun sen!" Dedi sertçe

Daha fazla vurmasın diye bir şey söylemedim.

Herkes sırayla oyun alanına geçti.

Tüm erkekler sevgililerini kucağına almıştı.

Chaeyoung'a son bir kez baktım ve bacaklarından tutup kucağıma aldım.

Uzun zamandır ilk kez bu kadar yakındık.

Yüzüm kızarmasın diye ona bakamıyordum.

Daha 15 dakika geçmesine rağmen bazı erkekler dayanamayıp sebgililerini bırakıyordu.

Chaeyoung cidden çok hafif.

"Bu arada üzgünüm."

Başımı eğip ona baktım.

"Ne için?"

"Cidden tuvalete girmeliydim.".

Utandığımı belli etmemek için başımı kaldırdım.

"Seni yanlış anlayan bendim özür dilemene gerek yok."

"Yine de bu konuyu konuşmalıyız."

Ona baktım
"Şu durumda mı?"

Gülümsedi
"Bence bundan daha iyi bir fırsat bulamayız."

Bugün gerçekten farklı davranıyordu.
Sanki 5 yıl önceki halinde gibi.

"Kazaydı."

Dedim soğuk bir sesle.

"Ben de bunu söyleyecektim. Aniden gelen bir şeydi ve senin için de böyle olduğunu biliyorum."

Karşıya bakmaya devam ettim.
"Evet öyleydi."

Nerdeyse 1 saat geçmişti ve kollarım uyuşmak üzereydi.

Chaeyoung ile aramızdaki karmaşık ilişki de durumu zorlaştırıyordu.

Sadece 2 çift kalmıştık ve adam her an kızı bırakacak gibi duruyordu.

"Sen cidden iyi misin Jimin?"

"Ne hakkında?"

"Cidden yorulmadın mı?"

Sırıttım
"Sandığım kadar ağır değilmişsin."

"Kilo vermek için ne kadar uğraştığımı anladın mı?"
Dedi gülerek.

Ben ise ciddi bir ifade ile
"Anlaşılan eskisi gibi seni yoruyorlar."
Dedim.

Chaeyoung ise bir şey söylemedi.

Tam bu sırada yanımızdaki adam pes edip kızı bıraktı.

Chaeyoung ile birbirimize baktık. Sadece biz kalmıştık.

"Kazandık mı şimdi?"

Sunucu alkışlayarak yanımıza geldiğinde Chaeyoung hâlâ kucağımdaydı.

"Utangaç çiftimiz sonunda kazandı tebrik ederim!"

Herkes bizi alkışlamaya başladı.

"Artık kız arkadaşını indirebilirsin."

Dedi gülerek.

Panikle Chaeyoung'u yere bıraktım.

İkimiz de kazanmamıza şok olmuştuk.

Chaeyoung cidden mutlu gözüküyordu.

Herkes bizi alkışlamaya devam ederken Chaeyoung bana sarıldı.

Ben de şaşkınlığımı atınca kollarımı beline sardım.

Bu seferki ani bir dürtü müydü emin değildim