20

281 28 20
                                    

Onunla göz teması kurarak kağıtta olmayan o soruyu sordum

"Neden beni 1 kez bile aramadın?"

Bunun cevabını yıllardır duymayı bekliyordum.

Jimin ise donmuş bir halde bana bakıyordu.

Herkes şaşkınlıkla bize odaklanmıştı.

Sarhoş olduğumun farkındaydım ama kendime engel olamadım.

Sorumu tekrar sordum

"Neden 5 yıl boyunca beni hiç aramadın Jimin?"

Jimin hızla ayağa kalktı ve kolumdan tutup beni de kaldırdı.

"Özür dileriz sevgilim sarhoş şu an daha fazla devam edemez."

Kolumu hızlıca kendime doğru çektim
"Sevgiliymiş..."

Dedim onun duyabileceği bir sesle.

Sunucu da şaşkın gözüküyordu.

"Bu durumda ödülün sahibi ilk çiftimiz oluyor!"

Herkes şaşkınlıkla onları alkışladı ben ise sinirle oradan ayrılıp yürümeye başladım.

Gözlerim dolmuştu bile.

Jimin ise arkamdan geliyordu.

Kolumdan yakaladı ve beni kendine çevirdi.

"Sarhoşsan çekilmek istediğini söylemeliydin! Bu soru da nerden çıktı?!"

"Bırak!" Dedim ve kolumu çektim.

"Asıl öğrenmek istediğim bu çünkü?"

Jimin anlamamış gibi bakıyordu.

"Böyle mi oynamak istiyorsun? Peki oynayalım!"

Dedi ve elimi tutup beni uzaktaki banka doğru sürükledi.

Beni oturtup yanıma geçti.

"Sarhoş olman umrumda değil çünkü benim de sana soracak sorularım var."

Ağlamamak için büyük bir savaş veriyordum.

"Öyleyse sorumu cevapla neden beni 5 yıl boyunca hiç aramadın?"

Jimin sinirinden gülümsedi
"Seni neden arayayım? Anında beni terk edip başka bir ülkeye gittin!"

Şaşkınlıkla ona baktım.

"Ne ülkesinden bahsediyorsun? Tüm gün ajansta ağlamıştım."

"Sarhoşken bile yalan söylüyorsun Chaeyoung. Pardon bayan Rosé demeliyim sanırım."

Elimle başımı tuttum.
Bu kadar saçmalamasını beklemiyordum.

"Ne yalanı Jimin? Bana yalan söyleyen sendin. Bana aşıkmış gibi davrandın ama parayı görür görmez ortalıktan kayboldun!"

Gözyaşlarım akmaya başlamıştı.

"Ne parasından söz ediyorsun! Menajerinle bana para yollayan sendin. Dokunmadım bile anında çöpe attım. Sandığın kadar gurursuz değilim!"

Ne anlatıyor bu?

Gözlerimi sildim ve ayağa kalktım.
O da kalktı ve karşıma geçti.

Sakin bir sesle
"Jimin ben sana para göndermedim. Menajerimden seni onca zaman oyaladığım için para istedin."

Jimin şok olmuş bir halde bana baktı.

"Bu yalanı sana kim söyledi? Menajerin mi?"

Başımı salladım
"Yalan değil Jimin. Her şeyi gördüm. Parayı alıp çıktın ve tüm eşyalarını alarak beni terk ettin"

Jimin elleriyle yüzünü kapattı.

"Seni böyle kandırmasına inanamıyorum. Buna nasıl inanırsın Chaeyoung?"

Dedi şok olmuş bir halde.

"Jimin ben anlamıyorum. Yalansa neden beni bulup konuşmadın?"

Jimin yaklaşıp omuzlarımdan tuttu.

"Chaeyoung o gün menajerin beni çağırıp senden ayrılmamı söyledi ve  beni uzun zamandır oyaladığın için özür amaçlı para yolladığını söyledi."

Şok olmuştum.

Hızla başımı salladım ağlayarak.

"Buna nasıl inandın mı?"

"İnanmadım ve seni aramak istedim ama bana çoktan defile için Paris'e gittiğini söyledi. Beni terk ettiğini söyledi."

Banka oturarak ağladım.

"Hayır Jimin ben hep burdaydım. Sadece seni bekledim."

Jimin de yanıma oturdu. O da ağlıyordu.

"Özür dilerim Chaeyoung. Ben sandım ki..."

"Seni küstahça bıraktığımı sandın. Ben de bana öyle yaptığını sanmıştım Jimin. Çok üzgünüm."

Jimin başımı tuttu ve kendi omzuna dayayarak bana sarıldı.

"Seni asla terk etmedim Chae. Bunu sana asla yapmadım."

Omzunda ağlamaya devam ettim.

Her şeyi yanlış anlamıştım.

Next Date  -Jirosé-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin