Bölüm -6

1.7K 188 183
                                    

Felix duyduğu ses ile başını kaldırdı ve yanında durmuş ona endişeyle bakan kişiye baktı.

Kendi yaşlarındaydı. Yapılı bir vücudu vardı. Biraz kısa duruyordu ama suratı yakışıklıydı.

Felix yerden kalkmaya çalıştı ama sendeledi ve tekrar düştü. Yanındaki genç hâlâ ona endişeyle bakıyordu.

"Bu kadar tenha bir yerde tek başına durmamalısın. Tehlikeli."

Felix onun söylediği şey ile kafasını kaldırıp etrafa bakındı. Nerede olduğunu algılayınca bir an duraksadı. Ne kadar süredir durmadan yürüyordu?

Bir ara sokaktaydı ve yıkık dökük binalar dışında hiçbir şey yoktu. Torbacıların uğrak noktası gibi duruyordu.

Felix eliyle göz yaşlarını sildi ve oturup sırtını arkasındaki duvara yaslayıp soluklandı.

"Su getirmemi ister misin? Yada bir şeye ihtiyacın var mı?"

Felix hayır anlamında başını salladı.

"Hayır hayır, teşekkür ederim."

Genç çekingen bir şekilde elini Felix'in koluna koydu ve teselli etmek ister gibi hafifçe okşadı.

"Kaç yaşındasın?"

"On sekiz." Dedi Felix.

"Bende on sekiz yaşındayım. Hangi okuldasın?"

"Seul lisesi."

"Bende o okula gidiyorum. Yüzünün neden tanıdık geldiğini şimdi anladım."

"Adın ne?"

"Changbin. Senin adın ne?"

"Felix."

"Tanıştığıma memnun oldum Felix."

Felix istemsizce gülmüştü. Changbin'in gülümseyerek kendisine uzattığı eli sıktı.

Felix tekrar bu yıkık dökük ara sokaklarla dolu mahalleye baktı.

"Burada mı yaşıyorsun?"

Changbin evet anlamında başını salladı.

"Kötü görünüyor değil mi?"

"Kötüden ziyade torbacıların uğrak yeri gibi görünüyor."

"O zaman senin burada ne işin var?"

"Bilmiyorum, nereye gittiğime bakmadan yürüyordum. Kendimi burada buldum."

"Ya bende bir torbacıysam? Korkmuyor musun?"

Felix yanında oturan Changbin'e baktı.

"Torbacı mısın?"

"Hayır."

"O zaman sıkıntı yok."

"Sana söylenen her şeye inanır mısın?"

"İşime gelene inanırım."

"Seni daha çok üzerler."

Felix buna cevap vermedi. Cebinden telefonunu çıkardı ve hiç bildirim gelmiş mi diye kontrol etti.

Hyunjin'den gelen WhatsApp mesaj bildirimine tıkladı. Minho ile birlikte çekindiği bir selfie atıp altına da "çok şey kaçırıyorsun!" Yazmıştı.

Felix fotoğraftaki Minho'yu görmezden gelmeye çalışarak Hyunjin'e odaklandı. Ne güzel gülümsüyordu. Gözlerinin içi parlamıştı gülümserken. Bu onu da gülümsetti. Ama sevdiği adamın bu kadar güzel gülümsemesinin sebebi kendisi değil bir başkasıydı. Bu yüzden yüzü yavaşça tekrar soldu ve gözleri doldu.

Changbin Felix'in tekrar gözlerinin dolduğunu fark etmişti.

"İyi misin?"

Felix hayır anlamında başını iki yana salladı. Gözünden bir damla yaş düştü.

Changbin elini uzattı ve o göz yaşını nazikçe sildi. Felix ile göz göze geldiler.

Felix Changbin'e arkadaşça bir gülümseme sundu. Changbin'de ona flörtöz bir şekilde gülümsedi.

Platonik | HYUNLIXHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin