Platonik | HYUNLIX

Bölüm -12 FİNAL

Changbin tuvalette yaşadığı ufak kavganın ardından yerden kalktı ve tuvaletten çıktı. Hyunjin'in indiğini tahmin ettiği merdivenden inip bahçeye çıktı ve Felix ile Hyunjin'i bankta sarılırlarken gördü.

Kapıya gizlendi ve onları izlemeye başladı. Bir şeyler konuşuyorlardı ama uzak olduğu için duyamıyordu.

Changbin tebessüm etti. Felix'in Hyunjin'den hoşlandığını en başından beri biliyordu. Felix ile konuşmaya devam etmekteki tek amacı Hyunjin'in gözünü ona karşı açmak ve Felix'in aşkına karşılık bulmasını sağlamaktı. Felix'den hiç hoşlanmamıştı ve onu küçük kardeşi olarak görüyordu. Şu an bu görüntü ona gururlu bir baba gibi hissettirmişti.

Kısa süre sonra teneffüs zili çaldı. Hyunjin ve Felix birbirlerinden ayrıldılar ve Changbin de sınıfına geçti.

☃️

"Hyunjin elimi tut duvara yetişemiyorum!"

Teneffüste çantalarını almışlardı ve şu an arka bahçede okuldan kaçmaya çalışıyorlardı.

Hyunjin boyu uzun olduğu için duvardan kolaylıkla atlamıştı ama Felix yetişemiyordu.

Hyunjin gülmemek için yanağını ısırdı ve Felix'i elinden tutup bir anda çekerek duvarın üstüne çıkardı.

Felix bu beklenmedik hareketle çığlık atınca Hyunjin telaşla etrafına bakındı ve Felix'i duvardan indirerek eliyle ağzını kapattı. Kulağına yaklaşıp fısıldadı;

"Disiplin sınırını aşmak üzereyim. Okuldan atılmamı istemiyorsan sus güzelim."

Hyunjin Felix'in ağzından elini çekti. Onun elini tuttu ve okuldan uzak bir yere doğru hafif koşar adım ilerlediler.

Hyunjin yeterince uzaklaştıklarına kanaat getirince durdu. Kaldırıma oturdu ve Felix'i de yanına oturttu.

Felix sormaktan çekindiği soruyu sormak için tam ağzını açmıştı ki Hyunjin hissetmiş gibi cevapladı onu.

"Minho'yu dert etme. Zaten bu gün yanına gitme amacım konuşmayı kesmek istediğimi söylemekti. Söyledim bende. Artık Minho yok. Sadece sen ve ben varız."

Felix rahatlayarak başını salladı. Uzun süre sonra bu tenha yerde sevdiği adamla birlikte çok huzurlu hissediyordu.

"O zaman yıllardır yapmak için yanıp tutuştuğum şeyi artık yapmalıyım."

Felix oturduğu yerden uzanarak Hyunjin'in dudaklarına kapandı. Hyunjin bu yabancı ama bir o kadar da tanıdık öpücüğe tutkuyla karşılık vermeye başladı ve elini Felix'in saçlarına daldırıp nazikçe okşadı.

Felix kollarını Hyunjin'in boynuna doladı ve yılların özlemini barındıran anlamlı öpücüğünü dudağına bırakmaya devam etti.

Hyunjin elini Felix'in saçlarından boynuna indirdi okşayarak. Sonra tişörtünün içine çıktı ve tırnaklarıyla hafifçe sırtını okşamaya başladı.

Felix ilk öpücüğünü bu kadar huzurlu bir şekilde yaşadığı için hayatı boyunca kendini hep çok şanslı hissedecekti.

Bu mini fic gibi oldu ama olsun mini fic olarak kalsın yeter bu kadar daha yazacak bir şey bulamıyorum özel bölüm atarım

Bay bayyy