sarkiyi acin azcik duygusal olssuunn
BÖLÜM 39:
mutfakta herkes yemek için hazırlık yaparken ben ise sandalyede oturmuş Serkan'dan bir haber bekliyordum.Sofrayı kurduktan sonra hepimiz oturup yemek yedik ve ortalıkta büyük bir şekilde sessizlik vardı
"Ee,Alize bir televizyonu açsana kızım"
Dedi babam ortamı yumuşatmak için
Ayağa kalkıp televizyonu açtım ve masaya oturdum.Diğerleri sohbet ederken spikerin arkadan aldığı komutla yayın kapandı ve beş dakika sonra geri açıldı
"Evet sayım seyirciler son dakika üzücü bir haberimiz var"
Kumandayı alıp sesi fulledim ve herkes haberi dinledi
"Tüm Türkiye'nim tanıdığı ünlü iş adamı Serkan Darıca İzmir'de gitmiş olduğu askerlik görevinde cephaneye sızan teröristler tarafından katledildi"
Elimdeki çatal hızlıca tabağa düşünce fazlasıyla ses çıktı ve herkes korku ile ayağa kalktı
"Çatışmaya gitmek için dışarı çıktıkları esnada çadırın önüne kurulmuş mayına basarak tuzağa düştüler,ve maalesef ki ordudaki 76 kişiyi kaybettik"
Herkes olayın şokundayken ben masada oturmuş bir şekilde tabağı seyrediyordum
Serap abla Kadir babama sarılmış bir şekilde bağırıyordu
"Baba gerçek değil de birşey söyle ne olur ölmedi de"
Herkes ayakta dolanıp ağlarken hızlıca ayağa kalkıp yukarı çıktım ve Serkan ile benim odama girdim.Karanlıkta olduğum için ışığı açtığımda gözlerimden hiç kendimi zorlamadan yaşlar düştü ve yere çöküp deli gibi bağırarak ağlayıp ellerimi saçlarıma karıştırdım.Aşağıdakiler sesime koşup yukarı çıktığında çekmecelerin hepsini hızlıca açıp jileti buldum
"Alize dur"
Diyerek koştu Serap Abla yanıma.Hızlı bir şekilde elimdeki jileti yere fırlatıp ağlayarak bana sarıldı
"Serap Abla ben böyle yaşayamam,dayanamam"
Dedim ağlayan kısık sesimle
"Güzelim bak ne olur bir dur öğrenelim arayalım başkomutanı"
Ne olur ne olmaz diye numarasını aldığım için hızlıca telefonumu çıkarıp aradım
"Alo,Alize hanım"
Bir ümit çıkan sesimle konuştum
"Birşey olmadı değil mi yalan haber yapıyorlar yanlış anlaşılma falan var"
"Alize Hanım bizde şu an gerçekten çok şaşkınız büyük bir tuzağa düştük yani bende böyle olsun istemezdim.Şu an parçaları bulmaya çalışıyorlar"
Hıçkıra hıçkıra konuştum
"Ne parçası ya"
"Mayına bastıkları için herkes parçalandı,cenaze için bulmaya çalışıyoruz işte.Yerde kafalar,kollar,bacaklar falan var"
Telefonu yere fırlatarak Serap Abla'ya sıkı bir şekilde ağlayarak sarıldım
"Abla parçalanmış diyor ölmüş diyor hayır hayır yalvarırım biri şaka desin bana,hepsi oyundu desinler seni kandırdık desinler"
Aşağıdan Asil kıpkırmızı şişmiş gözleri ile yanıma geldi
"Anne ağlama lütfen,bak ben babama söz verdim ağlamayacağım diye sen ağlayınca bende dayanamıyorum"
Asil'in yanına gidip kucağıma aldım ve elimle kafasını tutarak sarıldımCenaze günü
"Hazır mısın bebeğim"
Gözümün altına çektiğim siyah kalemi masaya fırlatarak bitkin ve sessiz bir şekilde konuştum
"Hazırım anne diğerleri nerede çıkalım"
"Baban ve Tuğçe dışarıda bizi bekliyor Kadirler de cenaze de orada olacakmış"
Gözümden yaşlar akarken konuştum
"Anne daha üç gün oldu ama ben çok özledim.Biz çok kez ayrı kaldık ama o böyle değildi,onun iyi olduğunu,güvende olduğunu,yaşadığını biliyordum"
"Annem benim ölürüm ben sana,ne kadar ağır duygular yaşadığını biliyorum hayatım ama artık buna alışmak zorundasın,daha doğrusu zorundayız.Çünkü sen yaşadığın sürece bu senin hayatının çıkmaz bir parçası olacak ve bunu kabullenmek zorundasın,mecbursun.Ölüm her an gelebilecek bir şey Alize,her an heryerde olabilir ve bizde buna hazırlıklı olmak zorundayız.Hepimiz çok kötüyüz hepimiz çok üzgünüz,tüm Türkiye bu olayı konuşuyor hem dava da açtılar askeriyeye hakkımızı arıyorlar"
"Peki açtıkları dava Serkan'ı geri getiriyor mu anne?"
"Güzel kızım benim,bak şimdi gidiyoruz göreceksin onu orada"
"Anne ben Asil'e üzülüyorum,annem benim gitti babası.Annesi desen mental çöküntü de,ne yapsın bu çocuk"
Annem büyük bir of çekti ve dışarı çıkıp arabaya bindik,daha sonra da cenaze aracı ile tabutun önünde olduğu mezarlığa geldik.Hızlıca arabaya koşup üstü yemyeşil olan görmeyi hazmedemediğim o korkutucu tabuta sıkı bir şekilde sarıldım
"Ne olur geri dön sevgilim ben çok özledim seni,ne olur Serkan bırakma bizi bir başımıza.Şu an ne yapsak da asla geri dönemeyeceğini bilmek o kadar koyuyor ki bana birtanem.Ama kavuşacağız sevgilim,sen buraya gelemezsin fakat ben geleceğim.Şimdi çok kızacaksın ama ben bu üç gün içerisinde yüzlerce kez senin yanına gelmeyi denedim,intihar etmek istedim ama izin vermediler.Şimdi,senden bana kalan tek şey oğlumuz,ve söz veriyorum ki ona senin yokluğunu daha az hissettirecek bir şekilde annelik yapacağım.Seni seviyorum Serkan,ve asla seni unutmayacağım"Veee soonn.Ya dram ile başlayan bir kitabı mutlu sonla bitirmek yakışmazdı bana o yüzden böyle bitirmek istedimm
Bu kitap benim için çok çok özel çünkü ilk deneyimimdi ve sizlerde beni fazlasıyla desteklediniz.Bu kitabı açıp bir kelimesini bile okuyam herkes benim için çok ama çok değerli hepinizi çok seviyoruumm iyi ki varsınıızz.Sizinle yüz yüze konuşmasam da,sizi tanımasam da bağlandım sanırım benim için çok özelsiniz.Yeni bir Alser kurgusunda görüşmek üzeereee❤️🩹🥹
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Alser "Geçmişin İzleri"
Teen FictionSevgilisi Serkan'dan önemli bir sebepten dolayı ayrılmak isteyen Alize,özlem duygusunun bastırdığı istek ile tekrardan Serkan'ı kendisine çekmek ister.