Aradan nerdeyse bir ay geçti serhat her gün kapıma bir sepet dolusu gül bırakmayı alışkanlık haline getirmiş gibiydi.Birgün yine kapıma gülleri koyarken onu yakaladım.Dayanamadım ve ona gülümsedim. Çok sevinmiş gibiydi sonra bir anda beni elleriyle kavrayarak havada dakikalarca döndürdü. Durduğunda neden böyle bir şey yaptığını sordum.Çünkü, gözlerinde bana olan sevgini gördüm dedi.Şaşırdım.Evet seviyordum yalan yok ama nasıl bu kadar kolay anladı bir türlü anlayamadım. O anda beni elimden tutarak arabasına bindirdi.Nereye gidiyoruz diye sordum.Sırıtarak bekle görürsün dedi.Uzunca bir yol gittikten sonra yemyeşil çimenlerin olduğu kocaman gölü olan bir cennette geldik sanki.Ağacın arkasında duran bir masa fark ettim.Üzerinde çeşit çeşit yiyecek,şarap ve dalından yeni koparılmış pembe güller...İçim kıpır kıpır olmuştu. Serhat'a bakarak,
-Bunlar benim için mi?dedim.
-Senden başka kime olabilir ki benim kalbimin sahibine yani sana bu hazırlık.
-Serhat....Sen mükemmel bir erkeksin.diyerek kollarına atladım.İlk kez bu kadar mutlu olduğumu vücudumun tüm organlarında hatta damarlarımda bile hissettim resmen baştan aşağı mutluluk yumağı olmuştum.Serhat ellerini yanağına dayamış sanki bir hayal içinde gibi beni izliyordu.Sonra ellerimi avuçlarının içine aldı ve elimi kalbinin üstüne koydu.Gözlerime bakıp
-Kader'imm...diye mırıldandı.
-Efendim.?
-Sen ilk aşkımsın ve son olacaksın Kader'immm.Bu sözler beni çok cezvetmişti.Kendimi aşırı güzel hissediyordum.
-Seninle bir ömür böyle kalabilirim ama hava kararıyor istersen artık kalkalım.dedim ve eşyalarımızı toplayıp arabamıza bindik.
Serhat beni evin kapısında bırakırken yanağıma küçük bir öpücük kondurdu. Ben o anlığın verdiği utanmayla ona karşılık veremedim.Evime girdiğimde sanki yerlere basmıyor aksine uçuyor gibiydim. Nasıl bir duyguydu bu böyle?İnsanı anlamsız bir şekilde mutlu ediyor.Ben böyle kendi kendime düşünürken telefonuma bir mesaj geldi. -SERHAT:İyi geceler prensesim en tatlı rüyaları görmen dileğiyle.Çok tatlı bir sevgilim var gerçekten. Günün yorgunluğuyla kendimi yatağıma attım.Rüyamda Serhat ile evlendiğimi gördüm. Sabah uyanıp başımı sol tarafa çevirip gözlerimi açmamla yine kendimi rüyada sandım.Çünkü yanımda serhat vardı ve küçük bir çocuğun annesine baktığı gibi bakıyordu bana.Onu görünce hemen kalkarak yatağa yaslandım.
-Hayır mı çok erkenciyiz?dedim gülerek.
-Sevgilime güzel bir kahvaltı hazırlamak istedim de istersen giderim.
-Hayır saçmalama kal burda hiç gitme.
-İşte bu dediğin olanaksız hayatım çünkü işe gitmeliyim.Sustum.İçim buruk bir şekilde onu öperek onu uğurladım. Evden çıkmak için hazırlanıyordum.Ona daha çok güzel görünmek istiyordum.Bunun için bugümü sadece alışveriş için harcamaya karar verdim.Evden çıkmaya hazırdım ki kapının önünde bir adam görür gibi oldum ama belki ben öyle sanmıştım.Simdilik ortalıkta kimse yoktu bende içimdeki kuşkuyu atlatarak yoluma devam ettim.İzmir de dolaşmadığım mağaza kalmamış gibiydi. Dur...arkamdaki adam bu adamı gittiğim tüm yerlerde görmüştüm. Çok tuhaf değil miydi ?koca şehir de hep aynı yerlerde gezmemiz.Hırsız olsa çoktan işini halledip kaçardı. O zaman kim bu adam sapık falan mı?yani bula bula beni mi bulmuş. Daha fazla tehlikeye girmek istemediğimden bir taksiye binip direk eve gittim.Marketten aldığım malzemeler ve bir kaç yemek sitesi sayesinde mükemmel bir masa hazırladım. Mutfak işi bitince sıra bendeydi.Çok güzel olmalıydım.Serhat beni görünce büyülenmeliydi.Saçlarım bukle bukle olmuştu.Elbisem kendi başına bir şahaserdi.Göz makyajım ve dudaklarıma sürdüğüm pembe rujum baştan çıkarabilecek derecedeydi.Ve hazırdım...Serhat arayıp 10 dakikaya burada olacağını söyledi. Heyecan gebermek üzereyim.Ve kapı çaldı.Serhat aşkım hoşgeldin diyerek boynuna atladım.Kokusunu ciğerlerime kadar çekip ona hazırlıklarımı gösterdim.Gözleri gülümsüyordu. Beğendi belli ki.
-Tam bir prenses olmuşsun hayatım diyerek içeri girdi.Biz yemeğimizi yiyip sohbetimizi edene kadar saat 12 olmuştu.Biraz evin içi hava alsın diye pencereyi açmaya gittim.Biranda irkildim.Yine o adam bu bir rastlantı olamaz.Serhat yanıma doğru gelmeye başladı.
-Noluyor hayatım bir sorun mu var?
-Sanırım öyle...
(Belki de merak etmemek gerekir.Heran sizi bir süpriz bekleye bilir.Ama ne olduğu hep bir GİZEMDİR.)
