KAZA

266 16 23
                                    


Senin yüzünden hayatım olmadı benim!

Koçovalılar yürüyerek çukur sokaklarında geziyorlardı Cumali ve selim sohbet ediyor Yamaçta önde babası ile birşeyler konuşuyordu Salih ise sessizce arkalarından geliyordu medet de abisini öyle gördükçe daha çok canı sıkılıyordu.

Medet salihin omzuna elini koydu boynunu büküp dolu gözleri ile abisine baktı;
" Abim" dedi.

Salih medetin sırtını sıvazlamak ile yetinip yürümeye devam etti, Yamaç babasının yanından ayrılıp Cumali ve selimin ortasına geçip onlarla da keyfiyle birşeyler anlatmaya devam etti.

Kahve'nin önüne geldiklerinde mahalle'nin gençleri ellerinde çiçekleri sultana verip "Anneler gününü kutluyorlardı"...

Selim yamaça bakarak;
" lan oğlum biz daha kutlamadık şunlara bak ya!"

Yamaç gülerek abisine baktı;
" Eee çukur evimiz sultan anamız! Sonuçta" dedi.

Cumali;
" neyse allahtan hediyelerimiz aldık" deyip yamaçı kendine çekip kafasını öptü.

Bir süre sonra tüm gençler dağıldığında Yamaç hızla kahveye geçip 3 tane kutuyu alıp, selime ve Cumaliye verdi. Bir tanesini de kendisi aldı.

Cumali hediyeyi verip annesinin elini öpüp sarıldı;
" Anneler günün kutlu olsun annem" dedi.

Salih ile muhittin abinin dükkanın önüne oturmuş onları izliyordu, omzuna dokunan el ile kim olduğuna baktı.

Muhittin abi;
" Hayat çok acımasız be salih'im" dedi.

Salih;
" Bu hayat özellikle bana acımasız abi" dedi.

Ayağa kalkıp yamaçın arkasına geçti Yamaçta annesinin anneler gününü kutlayıp kenara çekildiğinde Salih ve Sultan göz göze geldi.

Salih hafif tebessüm ederek sultan Hanım'ı elini sıkıp;
" anneler gününüz kutlu olsun sultan hanım" dedi.

Sultan şaşkın bir şekilde salihe baktı. Gülümseyerek;
" Teşekkür ederim" dedi.

Salih sultan'in yanından Ayrıldığında şaşkın bir şekilde kendine bakan kardeşlerine ve babasına baktı,gülümseyerek kafası ile selam verip arabasına binip uzaklaştı.

Herkes şaşkınlıkla sadece giden adama baktı İdris sultana bakıp;
" yüce gönüllük diye buna deniyor sultan hanım" dedi ve kahveye geçti.

•••

Salih elindeki çiçekler ile annesi'nin mezarına doğru yaklaştı her adım attıkça içindeki acı daha fazla büyüyordu.

Salih mezarın başına geldiğinde dolu gözleri ile mezarı süzdü baştan aşağı bir kaç kuru yaprak vardı, onları hemen temizleyip elindeki çiçekleri göstererek gülümsedi.

Salih;
" Sana en güzel çiçekleri getirdim annem bak" dedi.

Mezara yavaşca bırakıp mezar taşını öptü ve başını oraya dayadı.

Çukur one shots Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin