yazım tarzımı değiştiriyorum böyle daha kolay olacak ve daha hızlı yazarım sizi çok seviyorum iyi okumalar muaah<333 😘❤️
------------------------Karakola gitmemiz üzerinden tam olarak bir hafta geçti. Bugün Cuma ve biz eve yeni geldik. Kızlara Defne'nin isteği üzerine hiçbir şey anlatmadık. Yani geçiştirdik. Okulda erkeklerle her zamanki gibi birbirimizi yedik. Yani bu karakola gitmemiz falan bir işe yaramadı. Her zamanki gibi kavga ettik. Ve ben, tam olarak bir haftadır Yağız'ı doğru düzgün göremedim. Göremedim derken yalnız kalamadık. Sadece mesajlaştık ve bugün bilin bakalım nereye gidiyorum? Tabii ki biricik sevgilimin evine. Yani şu bir haftadan sonra onunla yalnız kalabileceğim ya nasıl havalara uçuyorum bilemezsiniz. Haftasonumu kıvırcığımla geçireceğim. Valla başka bir şey isteseydim olacakmış ne hayırlı kulmuşum ben yaa. Neyse neyse şimdi üzerimi değiştirdim ve kızlara annemlere gidiyorum diyip evden çıktım.
5-10 dakika sonra meydana geldim ve bir taksi çevirdim. (hala dönüyo jsnjbcsj) Bindim ve Yağız'ın evinin adresini verdim. Evlerimiz arasında yaklaşık yarım saat var.
Yarım saat sonra sevgilimin evinin önündeyim ve kapıyla bakışıyoruz. Evet tam anlamıyla gerçekten kapıyla bakışıyoruz. Bir anda kapı açıldı, ben de mal gibi kapıyı açan kişiye bakıyorum. Tabii ki Yağız'dan başkası değil...
"10 dakika boyunca kapıyla bakışma sebebini öğrenebilir miyim sevgilim?" 10 dakika mı? Gerçekten o kadar olmuş mu yaa? "Anahtarın var sanıyordum Leyacım" Bir an kendime geldim. Hangi hayal alemine daldığımı ben de bilmiyorum sorgulamayın. "He şey dalmışım. Anahtarım var. Bir dakika, sen benim kapıyla bakıştığımı nereden biliyorsun?" Evet sorduğum soru çok mantıklı. "Evin içinde ve dışında kameralar var Leyacım" Ah evet kameralar. Unutmuşum. "Unutmuşum pardon" diyip içeri geçtim. "Çok sevdiğin biri geldi" Çok sevdiğim biri mi? Kim olabilir? "Kim?" O sırada mutfaktan çıkan kişiyle yürümeyi bıraktım ve şok içinde gelen kişiye baktım.
Mehpare abla!
"Mehpare abla?"
Şok içinde Yağız'a baktım o da bana gülümseyerek göz kırptı. Gidip Mehpare abla'ya sarıldım o da bana sarıldı.
Mehpare abla: Yağız'ın en uzun ve en sevdiği(miz) dadısı. Yağız büyüyünce artık ailesi dadıya ihtiyacı olmadığını düşünerek son bakıcısı olan Mehpare abla'yı da işten çıkarttı. O zamanlar Yağız ile ben yaklaşık 8-9 aydır tanışıyorduk ve 3 aydır sevgiliydik galiba. Mehpare abla'yı en az Yağız kadar bende çok seviyorum...
Ayrıldığımızda bana bakarak konuşmaya başladı. "Leya? Kızım kocaman olmuşsun" Zaman çabuk geçiyor. "Sen de bir daha da güzelleşmişsin bir şey olmuş sana" Gülümsedi sonra aklına gelen şeyle durup bir Yağız'a bir bana baktı.
Evet ne olduğunu anladım
"Siz hâlâ birlikte misiniz?" Bu cümlenin ardından Yağız kahkaha attı ben de somurttum. Yağız'ın bir sürü sevgilisi olduğu için ve hepsi en fazla 1-2 ay sürdüğü için ve biz de neredeyse 2 yıldır birlikte olduğumuz için şaşırdı hâliyle kadın.
"Ne gülüyorsun? senin yüzünden soruldu bu soru bize" Gülmeyi bırakıp yanımıza geldi ve bir kolunu belimden sardı. "Valla ben de şaşkınım abla. Bağımlılık yaptı hanımefendi bırakamıyor insan"
Evet bağımlılık yaparım
"Var öyle huylarım" Mehpare abla gülümseyerek ikimize bakıyordu. Yağız'ın bir sürü sevgilisi olmuştu ve olanların çoğunluğu ile tanışmıştı. Ve evet hiçbirini gerçekten sevmemişti. Çünkü çoğu Yağız'ı Yağız olduğu için sevmiyordu. Yağız'ı ya parası için ya popüler olduğu için ya da diğer kızlara hava atmak için çıkıyorlardı.
![](https://img.wattpad.com/cover/330885674-288-k648624.jpg)