Tuana'dan
Çağanla konuştuktan sonra hemen hazırlanmaya başlamıştım. Elbisemi seçecekken Çağandam "Güzel giyin" mesajı gelmişti. Önce elbisemi seçmiş sonra elbiseme uygun güzel bir saç yapmak için makyaj masama oturmuştum. Maşayı elime alıp hafif dalgalar verdim. Sonra dalgaları sabitleyip yarım bir örgü yaptım. Yani saçımın üstünde bir örgü kalanı da salık ve dalgalıydı. İyice spreyle sabitleyip makyajıma geçtim. Hem elbisemle uyum sağlasın hem de gözlerimin kahveliği belli olsun diye daha açık mavi tonlarında hafif bir makyaj yaptım. Tamam kabul çok hafif değildi ama yine de aşırı kötü durmuyodu makyaj.
Saate baktığımda Çağan'ın gelmesine daha 1 saat kaldığını fark ettim ve kendimi affettiririm diye Leya'yı aradım. Ama telefonu meşgule attı. Demekki işi vardı. Kapının çalmasıyla Çağan'ın geldiğini anlayıp kapıyı açtım.Tuana: Sen nerden çıktın
Deniz: Anlatcam sonraDeniz'in gelmesine şaşırmıştım. Annesiyle dışarı çıkmıştı en son. Hızlıca eve girip kapıyı kapattı. Ve kendini koltuğa attı ben de gidip tekli koltuğa oturdum.
Tuana: Sizin gelmenize daha yok muydu
Deniz: Trip attım anneme
Tuana: Ya harbi kadını orda mı bıraktın
Deniz: Evet sinirlendirdi beni
Tuana: Niye sinirlendin acaba
Deniz: Kız göstermeye götürmüş beni
Tuana: NE hahahahaSesli şekilde kahkaha atmıştım. Deniz ise fena halde bozulmuştu buna. Yüzü kıpkırmızıydı.
Deniz: Eee sen nereye hazırlanıyon
Tuana: Çağanla yemeğe çıkıcaz
Deniz: Ooo sevgili işleri diyon
Tuana: Hani biz sevgili olalı çok oldu ya
Deniz: Sanki hala düzgün bir teklif yok gibiydi
Tuana: Yooo var sana anlatmadım sadece|Tuana'dan
Çağan: Tuana
Tuana: Efendim
Çağan: Hadi dışarı çıkalım seni sahile götüriyim
Tuana: OlurBeraber yürümeye başlamıştık. Hava karardığı için sadece sokak lambalarının ışığı vardı. Bomboş bir sokakta Çağan ve ben vardık. Çağan'da bir gariplik vardı. Sürekli sarılmak istiyordu. Elele yürümek isteyince kıramadım.
Çağan: Ben ölsem napardın
Tuana: Bilmem galiba ben de ölürdüm
Çağan: Üzülme bence beraber yapmayı sevdiğimiz her şeyi tek yap. Ve cüzdanında benim fotoğrafını taşı.
Tuana: Zaten taşıyorum senin fotoğrafını
Çağan: Sevgili olmadığın bir çocuğun fotoğrafını niye cüzdanında taşıyorsun
Tuana: Doğru sen daha doğru düzgün bir çıkma teklifi bile etmedin
Çağan: Edicem neyse sen benim dediğime cevap ver üzülme asla tamam mı
Tuana: Ya deme öyle şeyler o nerden çıktı hem ölüm lafı ağzına yakışmıyo
Çağan: Bilmiyorum içimde bir sıkıntı var sanki uzun yaşamayacakmışım gibi
Tuana: Deme öyl- ÇAĞAANSiyah bir araç gelip silahla Çağan'ı vurmuşlardı. Sonra da gaza basıp gitmişleri. Karanlık olduğu için plakayı da görememiştim. Çağan kucağımda kanlar içinde yatıyordu.
Daha fazla onu öyle görmeye dayanamayıp kafasını yavaşça yere koydum ve ayağa kalktım. Aklıma ilk olarak Özgür'ü aramak geldi. Arkamı Çağan'a dönüp telefonumu çıkardım ve Özgür'e tıkladım.📞:Kullanılan bir hat yok. Dııt dııt.
Nasıl olurdu bu. Hattım telefonuma takılıydı. Çıkarmadım ki hiç. Sinirle telefonu yere fırlattım. Ellerimi saçıma daldırıp arkamı döndüm ve gördüğüm manzara ile şok oldum. Çağan temiz bir kıyafetle yerde diz çökmüş elinde papatya demeti tutuyordu.
Tuana: Ça-
Çağan: Tuana benimle çıkar mısın.
Tuana: Ya öldüm korkudan tabii ki de çıkarımÇağan yerden kalkıp bana sarıldı. Sıkı sıkı sarıldım ben de.
Tuana: Ya neden yaptın böyle bişi çok korkuttun beni
Çağan: Değişik bir çıkma teklifi istedin ben de yaptım
Tuana: Peki kan neyin nesi
Çağan: Sahte kan şaka dükkanından aldım
Tuana: Kurşunlar?
Çağan: O kuru sıkıydı ama nolur nolmaz diye içimde çelik yelek vardı. Arabadaki de Özgür ve Demir
Tuana: Yüzleri maskeli diye tanıyamadım ya ama iyi plan
Çağan: Tabi ki de iyi olmama şansı yok çünkü ben yaptım
Tuana: Planın iyi olması seni öldürmeyeceğim anlamına gelmiyo
Çağan: Ya daha napıyım ben senin için
Tuana: Korkutma mesela hele de kendinle
Çağan: Peki efendimÇağan'a boş boş bakmıştım. Çağan ise hala gülüyordu.
Tuana: Çok mu komik
Çağan: Evet
Tuana: Değil
Çağan: *Bebek gibi konuşur* Oyy çen korktun mu çen
Tuana: Kes sesini korktum tabi ki ben ölsem sen korkmaz mıydın göbek mi atardın
Çağan: Bilmem
Tuana: Bilmem diyo bir de benle konuşma artıkHızlı hızlı yürümüştüm. Ve tabiki de saçımı savurmayı unutmamıştım. Çağan da arkamdan koşmaya başlamıştı... |
Deniz: Oha kızım nası anlatmadın bunu bana
Tuana: Ya araya çok olay girdi
Deniz: Ama fırsat bulabilirdin
Tuana: Ya sen alındın mı
Deniz: Hayır
Tuana: Peki öyle olsun
Deniz: Öyle zatenDeniz hızla odasına girip kapıyı kapatmıştı. Tam yanına gidecekken kapı çalınca kapıya yöneldim.
Çağan: Kız güzellik seni alim mi biraz
Tuana: Bilmem olur
Çağan: Atla arabaya
Tuana: Çantamı alıyorumÇantamı alıp Deniz'e seslendim. Sonra da çıktım
Tuana: DENİİİZ BEN ÇIKIYORUM
Deniz: TAMAMTaksiye bindim ve. Çağan kapımı kapatıp ön koltuğa bindi ve şoför arabayı sürmeye başladı.
Tuana: Ee nereye gidiyoruz
Çağan: Süpriz
Tuana: PekiÇağan sıkılmış olacakki radyoyu açtı ve şarkıyı söylemeye başladık. Camdan dışarıya baktığımda havanın kararmaya başladığını fark ettim. Dışarıyı izleyerek şarkıya eşlik etmeye başladım. Ben söyleyince Çağan da şarkıya eşlik etmeye başladı.
Tuana&Çağan: Hadi beni yine sev
Beni deli deli sev
Beni yine yeni yeni yeniden sevÇağan şoförün durmasını söylemişti ve sokak ortasında inmiştik. Erken inmemize şaşırmıştım.
Tuana: Erken inmedik mi etrafta dediğin gibi bir mekan yok
Çağan: Ben sana bir mekan söylemedim ki sadece güzel giyin dedim senin hayaline bıraktım
Tuana: Eee nerde yiyecez yemeği
Çağan: BurdaÇağan beni kebapçının içine sokmuştu. Bunu yapmasına şaşırmış ve bozulmuştum. Lüks bir mekan bekliyordum.
Tuana: Burda mı cidden
Çağan: Evet
Tuana: Kot ve tişörtle gelmenden anlamalıydım
Çağan: Aklıma en güzel yemek yeri burası geldi hem ekonomik hem de lezzetli ve doyurucu
Tuana: YaniBirer dürüm sipariş etmiştik. Yemekler gelince Çağan hemen başlamıştı yemeye. Cidden çok komik göründüğümüze emindim. Bir tanesi süslenmiş bir şekilde diğeri rastgele bir kıyafetle gelmiş iki genç dürüm yiyor. Çok uyumsuz gözüküyorduk. Aynı siyahla beyaz gibi. Ama çok da uyumluyduk, kelimenin tam anlamıyla birbirimizi tamamlıyorduk. Aynı siyahla beyaz gibi.
Dürümlerimizi yedikten sonra sahilde yürüyüş yaptık ve en sonunda Çağan beni eve bıraktı. Güzel ama garip bir geceydi. Galiba Çağan iyi bir tercihti hatta iyi bir tercih değil mükemmel bir şanstı benim için.Yağız'dan
Sokakta gezinirken aklıma Melis gelmişti ve onun evine gitmeye karar verdim. Hırkamın kapşonunu kafama geçirdim tanınmamak için. Hızlıca Melis'in evinin olduğu sokağa girdim ve etrafı iyice gözettikten sonra binaya hızlıca girdim.~Melis kim acabaaa
~Yağız napıyon çocum senin yerin Leya'nın yanı
~Çağan'ın odunluğu peki
~Tuana'nın hayallerinin suya düşmesi çok güzeldi
~Çıkma teklifi nasıl güzel aksiyon oldu bence
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hiraeth
FanfictionBazen geç olabilir. Bazen bulduk derken kaybedebiliriz. Bazen de hiç bulamayabiliriz. Sadece ertelememek gerekir. 00.47 ile benzer duruyor ama aslında değil sadece Leya ikisinde de kanser. @uzaydandabos galiba yazarının hesabı buydu ama ben o hikaye...