Medyaya fotoğraf koyamadığım için Boranın gençliğini buraya koyacağım:)
Magazincilerden buldum fotoğrafı sjsjsjjsjsBora'nın anlatımı ile:
Gözlerimi açtığımda hastahanede olduğumu fark ettim. Ama ben buraya nasıl gelmiştim? Odayı incelemeye başladım. Hiç kimse yoktu. Yanımda hemşire çağırmak için olan butona bastım. Çok geçmeden hemşire odaya girdi.
"Merhaba Bora bey nasılsınız?" olduğum yerde doğrulup "İyiyim teşekkürler" dedim. "Ben neden buradayım bir şey mi oldu ve neden hiç bir şey hatırlamıyorum?" diye sorduğumda hemşire "Merak etmeyin geçici bir durum. Sizin geldiğiniz yerden de bir hanımefendi geldi o da hiç bir şey hatırlamıyor ve duyamıyor. Galiba arkadaşınız" başımı olsumsuz anlamda salladım "Hatırlamıyorum" dedim hemşireye o da öyle boş boş yüzüme baktı. Daha sonra "Siz biraz dinlenin 1-2 hafta sizi burada tutmamız gerekecek. Belinizdeki yaraların açılmaması gerek o yüzden dikkat edin bir şeye ihtiyacınız olursa" eliyle butonu işaret etdi "çağıra bilirsiniz" "Teşekkür ederim" ardından hemşire "Geçmiş olsun" deyip çıktı.
Belimde yaralar var dı ve hiç bir şey hatırlamıyordum. Kim getirdi acaba beni buraya. Düşüncelere dalarken odanın kapısı çalınca "gel" diye seslendim. İçeriye orta yaşlarında bir adam girmişti. Başlıyoruz...
"Bora nasıl oldun oğlum?" "Beyefendi geçirdiğim kaza nedeniyle hiç bir şey hatırlamıyorum lütfen kim olduğunuzu söyleye bilir misiniz bana" deyip gülümsedim. O da şaşırmıştı. Şaşıracak ne var ki Allah Allah hiç bir şey hatırlamıyorum nolacak. Yahu bi sus. Tamam be. "Ben Ömer. Senin öğretmeninim. Sen genelde bana Ömer hocam diyorsun. Arkadaşın Açelya da burada hatırlamıyorsun belki ama yinede söyleyeyim dedim" demek hemşirenin bahsettiği kız Açelyaydı. "Teşekkür ederim ama buraya nasıl geldiğimi biliyorsanız anlata bilir misiniz?" Ömer hoca başını olumlu anlamda sallayıp yanımdaki sandalyeye oturdu.
"Bizim okulun müdürü bir kaç ay önce büyük bir yatırım yapmış. Sonra yatırım yapdığı yer müdürün onlara hiç bir yatırım yapmadığını ve onları kandırdığını söylemiş. Kısacası müdür dolandırılmış ve parayı ödeyemeyince de okulu basmışlar" başımı anladım derecesinde salladım. "Onlar geldiğinde de siz okuldaydınız herkes okuldan dışarı çıkmıştı ama ben sizi göremedim" Açelyayla benden bahs ediyordu. "İçeriye koştum sizi almak için ama geldiğimde Açelyanın dizlerinin üstündeydin vurulmuştun. Sonra ben seni sırtıma aldım biz tam çıkacakken" duraksadı. "Ufuk diye bir arkadaşınız var artık arkadaş sayıcakmısınız bilmiyorum o geldi. Üstü kana bulanmıştı kaça bileceğinizi mi sanıyorsunuz falan dedi. Sonra Açelyayla kaş göz yaparak anlaştık. Açelya pencerenin yanına gitti. Bizi bırakmazsa atlayacağını söyledi. Sonra biz çıktıktan sonra seni çocukların yanına bıraktım koşup Açelyayı alacaktım ki" yine duraksadı. "Okul patladı"..
Ömer hocayla biraz konuştuktan sonra odadan çıkmıştı. Beni Açelya kurtarmıştı (lan nankör Ömer hoca seni boşuna mı sırtında taşıdı?) Bu hastahanedeydi galiba yanına gide bilirdim. Uzandığım yerden kalkıp kapıya doğru ilerledim.....
Arkadaşlra çooğğkk önemli bir şey oldu. Şimdi ben wattpad nedeniyle derslerimi aksatdım birazcık küçücük o yüzden hesabımı arkadaşıma vermeyi düşünüyorum o yazıcak bundan sonra. Annem görürse eyvah ki ne eyvah bu bölüm uzun olacaktı ama ani kararla kısa oldu. Eğer annemin huyuna gidersem belki bölümü düzenlerimmm.
Sizi seviyoreee<3♡♡♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KEŞKE SEVMESEYDİM
General Fiction"Keşke sevmeseydim" dedi iç çekerek "Ne? Anlamadım" ne diyordu bu adam "Keşke diyorum" duraksadı "sana aşık olmasaydım" Ne? Bana aşık mı olmuştu?