Alarmın çalması ile erkenden uyandım. Saat 06:30 du. Kendimi toparladım. Lavobaya gidip elimi yüzümü yıkadım. Kahvaltı için kahvaltılıkları hazırladım. Çayı koydum. Patates kızartmasını hazırlayıp tabağa dizdim
O sırada annem çıka geldi sofraya göz gezdirdikten sonra
Annem "kaymak nerede"
dedi. "unutmuşum onu koymayı hemen koyayım anne"
Annem" bir işide düzgün yapsan şaşardım "dedi. Bu laf canımı sıkmıştı ama annem bana karşı hep böyleydiBu sene üniversite sınavım vardım hukuk okumak istiyorum. ama ailem çalışmama pek izin vermiyordu. Ev işlerine sadece ben yapardım. Benden dört yaş büyük abim ve benden üç yaş küçük kız kardeşim vardı. Ama tüm sorumluluk benimdi. Onların yapması gereken işleri de ben yapardım odaların toplamak gibi,
Annem sofraya oturdu bana "çay koy" demesi ile çaydanlığı alıp ona çay doldurmamla abim geldi" çay ister misin" dememle "sorma bile dedi ve masaya oturdu.
Onu abi demezdim. İsmi ile hitap etmezdim çünkü abi olmaya hak ettiğini düşünmezdim. Beni anne ve babamdan koruması, beni ezdirmemesi gerekirken o da beni onlarla beraber eziyordu.
çok intihar etmek istedim ama hep vazgeçtim ama biliyorum bir gün gerçekten intihar ederek ölecektim.
Herkesin kahvaltısını yapması ile bulaşıkları halledip lisenin yolunu tuttum notlarım gayet iyiydi. Öğretmenler bu gidişle istedi üniversiteyi kazanabileceğimi söylüyorlardı ama bilmiyorlardı ki bu notlar için nelerden fedakarlık ettiğimi söyleyemezdim ya onlar ailem gibi eziklerlerse
Hayatında tek şey vardı o da sevgilimdi onunla sevgili olmadan sürekli bir arada olurduk sürekli beni kovalardı bunlara kayıtsız kalmak benim için imkansızdı ondan hoşlanmaya başlayınca sevgili olduk ,zamanla da ona aşık oldum.
Anneme sevgilim olduğunu söyleyince hiç umursamadı. Ama kız kardeşim böyle bir şey yapınca annem yeri göğü inletti. Bu umurunda olmayışımın bir başka belirtisiydi. Babam bana görev verince yanlış bir şey yaparsam tokatı yerdim. Kardeşlerim de beni asla umursamazlardı. Anneme geçen sene çalıştığım iş yerinden biriktirdim paramla bir elbise aldım. Anneler gününde, herkes hediyesini verdikten sonra ben de verdim" bana verecek en büyük hediye senin ölümün olacak" dedi tabii bunu kimse duymasın diye sessizce söylemişti ama ben duymuştum daha sonra odam da bunun için saatlerce ağlamıştım.
Dersleri her zaman olduğu gibi dikkatlice dinleyip not tuttum. Teneffüslerde de bunun altından geçtim okulun çıkışında Boran beni bekliyordu. Gülerek onun yanına gidip ona sarıldım. arada beni okuldan almaya gelirdi. ailesi sanırım zengindi bu konuda pek konuşmamıştı. annem Bir sınıf öğretmeni iken babam psikoloji bölümünde hocaydı kardeşlerime hep eğitim durumları iyi olduğu için yardım etmişlerdi ama bana yardım etmemişlerdi.
"Bu ziyareti neye borçluyuz Baran bey "diyerek gülümsedim "birileri olmadan boğazımdan lokma geçmiyor "dedi "sevgilimin de izni varsa bugün ona yemek ısmarlamak istiyorum. "dedi." sevgiliniz izin veriyor." Dedim. "O zaman" deyip ön yolcu koltuğunun kapısını açtı
ön koltuğa oturmamla oda sürücü koltuğuna geçip yakın bir kafeye ilerledik. Boş bir yer bulup park etti. Kafeye girip siparişlerimizi verdik. Ben en sevdiğim yemek olarak kremalı makarna oda sucuklu pizza istedi.Annem kremalı makarna en sevdiğim yemek olduğunu öğrenince çok nadir yaptırırdı. nadiren yaptırdığında ise bana yedirmezdi. Bazen gizlice yapardım bunu fark edince birkaç tokat yerdim.
Siparişlerimiz gelince kremalı makarnadan Bir çatal aldım. Tadını bile özlemiştim. Baran bana "kremalı makarna da ne buluyorsun" dedi. "Ve tadı kesin berbattır" diyerek ekledi. "En sevdiğim yemeğe laf yok" çatalımdaki makarnayı ağzına zorla soktum. Bir an kusmak istedi ama izin vermedim. İlk başta yüzün ekşitti ama sonradan tadını çıkararak yuttu. "Güzel değil mi? "dedim. "Hımm" dedi." Lezzetliymiş" dedi.
Yemeğimizi yedikten sonra beni boş bir araziye getirdi bir şarkı açtı." Napıyorsun?" Diye sordum." Seninle bir dans edeceğiz "dedi. Romantik bir şarkı ile dans etmeye başladık. Arada saçlarımı kokluyordu. Beni etrafına döndürdükten sonra kulağıma fısıldadı. "İyi ki varsın" dedi.
Bana hiçbir zaman seni seviyorum ya da sana aşığım dememişti. Ben onun bana demediğini diyerek "sen de iyi ki varsın seni çok seviyorum sevgilim" dedim. O an duraksadı o anneye duraksadığını bilmiyordum ama çok yakında anlayacaktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
nefret tohumları
Novela JuvenilBeni sevdiğini sanarken aslında beni büyük savaşta koz olarak kullanmak istediğini anlayamadım