Motorcycle ★ Woosan

yunho sıcanzi annem

asırlar sonra bolum atınca kızlar

__________🏍️__________

san anladık en motor sensin

san
yunho ve mingi mi
onlar?

hongjoong
hoca sana bakıyor
kapa telefonu

san
ufff
ama tenefuste sorguya cekcem onları

×🏍️×

wooyoung kıcının ustunde dur

wooyoung
ben korlestim mi
yoksa onlar yunho ve mingi mi

yeosang
gozlerim gormuyor ben kor muyum

seonghwa
biz buna alizade ve güneşi yasaklamadık mı ya

wooyoung
isterse ı cant stop me u cant stop me dinlesin
idc
SORUMA CEVAP VERİN AMA
o cocuk ya tekrar mingiyi uzerse

seonghwa
ilaclarını almadın mı yine
bedenci cagırıyor
baskette seni yedeklere alabilirmis
olmazsa oryantirige sokcakmıs seni

wooyoung
uffff geliom

yeosang
ezikler
bizim dersimiz bos diye bi sınıfla birlestiediler
catıdaki cocuk var🫢

wooyoung
kader kader kader diyince
kendime kızıyorum

seonghwa
wooyoung

wooyoung
tm tm geldim kızma

seonghwa
oh mingiyi de unuttular/
kurtuldum/

×🏍️×

Yunho ve Mingi spor salonunun arkasındaki geniş bahçedeki kamelyalardan birine oturmuş Mingi'nin aldığı kahveleri içiyorlardı.
Yunho sessizliğe dayanamamış olacak ki elindeki kahve bardağını masaya bırakıp Mingi'ye dönmüştü.

"Neden çağırdın beni?"

Mingi uzun zamandır özleminden yandığı sesi tekrar duyunca içi tiremiş buna karşılık titrek bir nefes alıp dudaklarını yalamıştı.

"Şöyle ki...Dün benim evime Wooyoung'un eski sevgilisi geldi. Biri ona benim adresimi vermiş. Yani seni şuan suçlamıyorum ama ikimizinde yeni adresini bilen bizim ekip dışı tek kişi sendin"

Yunho duyduklarıyla ilk başta gerilse Mingi'nin yanında olmanın verdiği rahatlıkla yavaşça konuşmaya başladı.

"İlk önce böyle saçma bir şey yapmaya kalkıştığımız için özür dileriz."

"Kalkıştığımız?"

Mingi'nin soran tavrı San'ın bu olay içinde olduğundan emin değilmiş gibi olduğu için açıklama gereği duydu.

"San ve ben. Çok saçma bir hareketti biliyorum ama o an noldu inan bilmiyorum. Özür dilerim tekrardan. Hiç bir savunması yok o yüzden yapabileceğim tek şey özür dilemek"

Söylediklerinden sonra kafasını eğmiş ve Mingi'nin bir şey söylemesini beklemişti. Mingi derin bir iç çekmişti ve bir şey söylemeden kahvesini içmeye devam etmişti. Mingi'nin suskunluğundan dolayı iyice gerilen Yunho cebindeki sigara paketinden bir sigara çıkarmış ve dudakları arasına yerleştirip yakmıştı.

Tam ikinci nefesi çekecekken elinden alınan sigara ile şaşkınlıkla Mingi'ye bakmıştı. Mingi Yunho'nun elindeki sigarayı alıp kendi dudaklarına yerleştirmişti. Yunho kaşlarını çatıp hafif sinirli bir tonda konuştu.

"Versene içiyorum"

Mingi cevap vermek için ağzındaki sigarayı çıkarmış ve "İçme" demişti.
Yunho aldığı cevapla kaşlarını daha çok çatmıştı.

"Sen niye içiyorsun o zaman"

"Ben içebilirim"

Yunho çatık kaşlarıyla geriye yaslanmış ve etrafı arada da Mingi'nin sigarayı saran dudaklarını izlemeye başlamıştı. Sessiz geçen beş dakikanın sonunda Yunho sessizliği bozmuştu.

"San farkında olmasa bile Wooyoung'a karşı bir şeyler hissediyor bence. O yüzden lütfen bu olayı Wooyoung'a söylemeyin"

Mingi bir süre Yunho'nun yüzüne bakmış sonra kafasını onaylar anlamda sallamıştı.

"Tamam ama bir daha buna benzer bir şey yaşanırsa ve arkasından San çıkarsa Wooyoung'u unutsun"

Yunho hızlıca başını sallamış ve rahat bir nefes alıp ayağa kalkmıştı.

"Ben gideyim artık zil çalar birazdan"

Mingi'nin cevap vermesini beklemeden okul binasına doğru yürümeye başlamıştı. Mingi ise hüzünlü bakışlarla uzun zaman sonra bu kadar yakınlaşmalarını düşünürken Yunho'nun gidişini izledi.

__________🏍️__________

SONUNDA ATTI YA

aslında yarun atim diyodum ama hazır bitti attim dedim

(yazılılar gotume girdi yarında fizik gircek)