Plotting (BaekYeol)

"Sen benimsin."

Hasta halimle yazıyorum.

Yorum doldurun ki iyileşeyim.

Keyifli okumalar ~~

•••

"Bakıyorum da süt sağma konusunda bayağı tecrübeli gibisin."

"Memelerle oynamakta üzerime yoktur."

Kendisi gibi küçük bir taburede oturup bir ineğin sütünü sağan sevgilisine göz kırpıp süt dolu kovayı ineğin altından çekip ayağa kalkmıştı BaekHyun. Kovayı süzgeç kapaklı bir kazana boşaltırken arkasından konuşan boncuk gözlü sevgilisinin dediklerine sırıtıyordu.

"Kim bilir kimlerin göğüsleri ile oynadın sen şu ana kadar."

"İnan ki bir yerden sonra saymak zorlaştı."

"Piç herif."

"Bir gün senden güzel sözler duyabilecek miyim acaba?"

"Benimle gönül eğlendirdiğin için asla duymazsın."

"Gönül eğlendirmek mi?"

Sırtı kendisine dönük olan ChanYeol'e döndüğünde yüz ifadesini göremediği için çatık kaşlarını daha da çatmıştı BaekHyun. İşi bitmiş olsa da kazanın başında öylece sevgilisini izliyordu ki ChanYeol yerinden kalkıp süt kovasıyla birlikte yanına doğru gelmeye başlamıştı.

"Ne demeye çalıştığını anladım ama umarım yanlış anladım, sevgilim."

"Yanlış değil. Beni sevdiğini hissedemiyorum halâ."

"Ulan altına bile yattım, daha ne yapayım?"

Sütü süzgeçten geçirmesi biten sevgilisini kolundan tutup kendine çevirdiğinde sinirli gözlerle bakıyordu ona. Bu adam onu çok yoruyordu gerçekten.

"Eminim senin için önemsiz bir bedeldi."

"Nerden bilebilirsin ki?"

"Yaptığın her şey bunu gösteriyor; cümlelerin, bakışların, yaptıkların, başkalarının yanında söylediklerin..."

Derin bir nefes alıp verdikten sonra onun elindeki kovayı alıp kendi kovasıyla birlikte ahırın girişindeki çeşmeden yıkamaya gitti. ChanYeol ise onu, arkasından ağır adımlarla takip ediyordu biraz boynu bükük, biraz da düşünceleri karmaşık halde.

"Hayatımda senin kadar yorucu çok az şey gördüm ChanYeol."

"Sence de sadece yatak arkadaşı gibi değil miyiz?"

"Beni sinirlendirmeye başlıyorsun güzelim."

Kovaları ahırın içindeki küçük tahta kapaklı dolaba koyduktan sonra kazanın altına birkaç odun koymak için ahırın yan tarafındaki odunluktan birkaç odun almıştı. Bu sırada kuyruğu gibi peşinden dolaşan ChanYeol de hem düşük omuzları hem de konuşurken ki düşük ses tonuyla BaekHyun'un sinirini bozmaya devam ediyordu. Tüm bu konuşmadan anladığı tek şey ChanYeol'ün ilgi istediğiydi. Geldiği birkaç gün boyunca beraber uyumak ve birkaç sarılmadan başka herhangi bir yakınlaşma yaşamamışlardı ve belli ki bu onun canını sıkmış ve olmadık şeyler düşünmesine sebep olmuştu.

"Öyle ama. Boşuna kızıyorsun şuan."

Odunları kazanın altına yerleştirip cebinden çakmak çıkarmış ve birkaç çalı çırpıyla birlikte odunları ateşe vermişti. Normalde sağdığı sütleri yoldan geçen bir sütçüye satar ve parasını da çiftlik sahibinin kumbarasına atardı ama ChanYeol gelmeden önce gördüğü birkaç mutfak eşyasıyla bugün ona tatlı yapmayı düşünüyordu. Önceki pastasını birkaç aksilikten(!) dolayı yiyememişti sevgilisi, bari bu sefer elinden bir şeyler yesin istiyordu.