Diana'nın verdiği kıyafetleri giydim. Saçlarımı ise öylece bıraktım. Arkasını dönen Luka'ya seslendim. "Döne bilirsin giyindim."
Luka bana döndü. Diana stresliydi. Çünki kaçmaya hazırlanıyorduk. "Tırnaklarını yiyorsun. Bence bir prenses bunu yapmamalı." dedi Luka. Diana'ya sataşıyordu. Ama bunun zamanı olduğunu sanmıyordum. Bir birlerini daha sonra parçalamaya çalışa bilirlerdi.
Ona gözlerini deviren Diana,"Bir prenses sarayından da kaçmıyordur." dedi. Korkusunu saklamıyordu.
Luka sırıttı. "Ve bir suçluyu kaçırmıyordur." dedi ve bana baktı. "Pardon iki." diyerek düzeltti. Her halde kıza kalp krizi geçirtmek istiyordu.
"Seni bahçede ki aslanlara yedirtmemi istemiyorsan kapa çeneni!" dedi Diana sertce.
Luka gözlerini devirdi. "Kıyamazsın." dedi alayla.
Diana sahte bir güllümseme kondurdu dudaklarına. "Deneyib öğrenelim mi?" diye sordu.
"Bahçeye çıktığımız an başka aslan öldürür bizi." dedi Luka. Bahsetiği Leon'du. Bana baktı, "Pardon Luna." dedi.
"Sorun değil hadi siktir olub gidelim buradan." dedim. Bu saraydan bir an önce kurtulmak istiyordum. Hatta bu evrenden de.
"Bir hanımefendiye küfür yakışmıyor." dedi Diana onaylamayan bir tonda.
Luka kaşlarını kaldırdı. "Ha aslanlara atmakla tehtid etmek yakışıyor ama." dedi alayla.
Diana ona yandan bir bakış atdı. "Ben sadece olacakları söylüyorum. Ben bir prensesim Luka, küfür kullanmam ama seni etmediğin küfür bırakmayacak kadar çıldırtırım." dedi göz kırparak. Kapıya doğru yürüdü ve kütübhanenin kapısı açıldı.
Luka yine yavşak moduna geçerek. "Dikkat et de çıldıran sen olma." dedi.
Yüzümü buruşturarak. "Ben çıkayım siz devam edin." dedim.
Umursamadan devam etdiler.
"Hm kimin çıldırıb çıldırmadığını görüceğiz." diye karşılık verdi. Kütübhaneden çıktık. Kolidoru gözetledik.
"Ne zaman?"
"Az kaldı." dedi Dia.
Saraydan çıktık. Diana bize yolu gösteriyordu. Sarayın kapsınından çıkamazdık çünki orada iki muhafız vardı.
Bahçeye girdiğimiz de üç tane yatan aslan vardı. Luka'nın ağzından bir küfür kaçtı.
"Diana buradan geçmeyeceğiz dimi?" diye sordum.
O sırada bir aslan bizi fark etdi ve koşarak bize doğru geldi. Luka tam çığlık atıcakken ağzını kapattım. Aslan koşarak Diana'ya sarıldı. Evet sarıldı.
"Kedicim benim."
Benim ve Luka'nın iki katı olan aslanı Diana 'kedicim' diye seviyordu. "Bu sarayda normel bir insan neden yok?" diye sordu Luka.
"Normeli bize ters olurdu." dedim, aslana sarılan Diana'ya bakarken.
"Sessiz ol kedicik." dedi Diana aslan ile sarılmayı bıraktıktan sonra.
"Bizi yemeyecek galiba." dedi Luka kulağıma.
"Yese bili seni yesin. Daha güzel şekilde ölmek istiyorum." dedim.
"Kimseyi yemez korkmayın. Hadi gidelim." dedi bahçede ki duvarı göstererek.
Önden o yürürken biz arkadan gittik. Luka ona yetişib bir şeyler fısıldadı kulağına Diana ona karşılık verdi. Ben arkadan giderken onları izliyordum. Ama sanki biri de beni izliyor gibiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Büyüleyici Evren
FantasyDüşmandık, bir birlerini seven iki düşman.. Kapak için @mikyfare teşekkür ederim Kitab yeniden yazılıyor.