Sana Min diyebilir miyim?

onun hikayesi bildiğimizden daha fazla.

O gece hepsi çok eğlendi. Bayan Kim ve Namjoon da orada kalmış, Namjoon, Minho ve Jisung beraber uyumuştu. Sabah olduğundaysa ilk uyanan Jisung olmuştu.

Genelde alışkanlık olduğu için kalkar ve yüzünü yıkadı bu yüzden yataktan yavaşça kalktı ve banyoya minik adımlarıyla koşturdu. Ardından banyodaki tabureyi lavabonun önüne çekti ve üzerine çıkıp aynaya baktı.

Suyu açtı ve yüzünü yıkadı. Ancak havluya uzanamıyordu. İnip tabureyi yaklaştıracaktı ki birisi ona havluyu verdi.

Bu Namjoon hyunguydu. O çok tatlı biriydi Jisung'un gözünde.

Jisung- Teşekkür ederim Namjoon hyung!

Namjoon- Rica ederim sincap!

Jisung- Sincap mı..?

Şaşkın bir şekilde sormuştu bunu küçük olan.

Namjoon- Evet, çok tatlısın ve sincaba benziyorsun. Kimse söylemedi mi daha önce?

Jisung ilk defa sincap dendiğini duyuyordu.

Jisung-Hayır ilk defa duydum hyung.

Namjoon-O zaman ilk ben söylediğime göre artık sana sincap diyeceğim.

Jisung- Şey, oluur!

Jisung bu duruma sevinmişti. Namjoon gerçekten samimi biriydi. Tam bu sırada Jisung'un üzerine bir beden atladı. Bu Minhoydu.

Minho- Günaydınn!

Namjoon ve Jisung beraber gülerek günaydın demişti.

-

Minho- Anne! Bir tane daha krep yiyebilir miyimm? Lütfennn!

Bayan Lee küçük oğlunun tatlılığı ile gülümsedi ve tabağına bir krep daha koydu. Bu sırada BayanKim konuştu.

B.K.- Jisung, bebeğim sen de bir tane daha ister misin?

Jisung ismini duyduğu zaman hızla başını boş tabaktan kaldırıp Bayan Kime baktı. Bir krep yemişti fakat ikincisini almaya çok çekiniyordu. Annesi burada olsa çoktan tabağına koyardı.

Jisung başını onaylar şekilde çekinerek salladı. Ardından Bayan Kim gülümsedi ve tabağına bir krep daha koydu.

Bayan Kim jisungun yanına geçti ve kulağına yaklaştı.

B.K.- Bebeğim bir şey istediğin zaman çekinme bana söyle anlaştık mı?

Jisung bu sözlerin ardından kendini güzel hissetmiş ve sevinmişti. Annesi ya da babası burada olmasa bile yanında olan çok sevdiği kişiler vardı. Hemen Bayan Kime baktı ve kafasını olumlu anlamda salladı. Ardından önüne dönüp yemeğine devam etti.

-

Akşam olmuştu. Artık gitme vakti gelmişti. Jisung gideceğini bilmiyordu. Yani bilse dahi gitmek istemezdi aslında çünkü buraya alışmıştı. Zaten şuan yeterince mutluydu çünkü Minho ve Namjoon hyungu ile yakalamaca oynuyorlardı.

Kapının çalması ile üç çocuk terlemiş ve kızarmış bir şekilde kapıya koştu. Bayan Lee ve Bayan Kim de oradaydı. Bayan Lee kapıyı açtı. Kapıdaki kişi Bay kimdi. Namjoon hemen babasının yanına koştu. Babası onu kucağına aldı ve saçlarını karıştırdı.

Bay.K- Oğlum bu ne ter, hasta olacaksın hava soğuk.

Namjoon güldü ve minhoyla jisunga baktı.

Namjoon- Minho ve Jisung ile yakalamaca oynadık baba. Çok eğlenceliydi! Ama biraz fazla koşmuş olabiliriz.