Karanlığın Kanatları Serisi : Dönüşüm

2. Bölüm: Dönüşüm

#Brian#

Çukurluklar ile dolu yola sarsıntılı bir şekilde girince dağ evine yaklastigimi anlamistim o zaman. Daha çok yüklendim gaza, çünkü ambulans tan önce benim yetişmem gerekiyordu Amanda ya..

Dağa evine vardığımda herşey için çok geçti maalesef.. Kardeşimin kanlı bedeni bir sedyeye alınmış ve ambulansa taşınıyordu.. Yanıbaşında Hayley biraz uzaginda ise suçlu bir şekil de olanları izleyen Erin vardı.. Daha fazla dikilmeden kardeşime doğru koştum..

Kardeşimi sedyede görünce dehşete kapildim resmen.. Yüzü bembeyaz kesilmiş koyukahve saçları ise kan pıhtılari ile dolmuştu. Başında ki iğrenç bez parçasına rağmen o kadar masum ve güzel görünüyordu ki hala.. Ve bir o kadar da huzurlu.. Bunu hic bozasi gelmiyordu insanın.

"Amanda... kardeşim pesetmee, sakin bak yanındayım " dedim ağlayarak. Sedyeyle birlikte ambulansa bindim. Hayley de bindi. Erin i de arkamızda bırakarak hastaneye doğru yola çıktık.

Amanda yi o şekilde görünce bir an gerçekten öleceğini sanmistim.. Ama bu imkansizdi cunku o kesinlikle dönüşüyordu ve bundönüşümün kahrolasi bir hastanede değil kimsenin olmadığı karanlik bir yerde olmasi gerekiyordu.. Dönüşümün tetiklenmesi ve yarasaadam geninin devre girmesi içinde karanlığın etrafı sarması yeterliydi zaten. Ve ne yazik ki gün batımına da sadece 2 saat kalmıştı.. Bu da dönüşümün iki saat sonra başlayacağı anlamına geliyordu.. O zamana kadar Amanda nin bedenini ıssız bir yere götürüp geceden de alacağı güç ile dönüşümünü bekliyor olmanin bir yolunu bulmaliydik.. Bu hicte kolay olmayacakti.

Sonunda varabilmistik hastaneye. Hayley ile ambulanstan inip ilk müdahaleyi yapmaları için görevlilerin kardeşimi almalarına izin verdik... Amanda yı götürürlerken arkamda takati kalmamış bir şekilde zorla ayakta durmaya çalışan ama hicte beceremeyen Hayley e baktım. Hic iyi gorunmuyordu.Ağlamaktan şişmiş, kıpkırmızı kesilmiş gözlerle bana doğru ilerleyip sarılarak hickiriklara boğuldu...

" Herşey çok hızlı oldu Brian. Hala anlamıyorum olanları.. " Çok istemesine rağmen cümleye devam edecek gücü kendinde bulamamis gibi bir hali vardı. Göğsüme dayadığı kızıl saçlarından bir tutam gözlerinden ayırarak "Nasıl oldu Hayley! Erin ile ne işiniz vardı orda" dedim.. "Lanet olası Erin' nin bir iyi başlama teklifiydi güya yeni arkadaşlıklara ve dostluklara." dedi. Gözlerimi devirerek " Cidden harika bir başlangıçti. " dedim. Başını kaldırıp şişmiş gözlerle bana baktı. " Brian, ben çok söyledim, dinlemedi  illa gidelim diye tutturdu." " Ne zaman dinledi ki zaten.. Ya kaza o nasıl oldu?" dedim. "Bilmiyorum tam olarak nasil oldugunu. Biz alt kattaydik Amanda da Erinle beraber yurtdisindan siparis edip ust katta sakladigi saraplari almasina yardim edecekti.. Sonra küt diye bir ses duydum ve arkama dondugumde kafasi kanlar icinde oylece yerde yatan Amanda yi gördüm. Erin cok ictiginden dengesini kaybedip dustugunu soyluyo fakat zerre kadar guvenmiyorum ben o kıza.. Kim bilir napti arkadaşıma"dedi.

Ah hayır! Yeniden ağlamaya başlama sakin. Yine ağlıyordu Hayley. O kadar çok etkilenmişti ki yaşananlardan onu yatıştırmak da istemiyordum aslında. Amanda ile kardeşten de öte bir arkadaşlıkları oldugunu en iyi bilen bendim herhalde.. Bir yandan ağlama nasıl olsa arkadaşın geri gelecek dememek için kendimi zor tutsamda bir yandanda  ya dönüşum Amanda yı değiştirirse, ya farklı biri olarak geri dönerse diye sorular dönüyordu kafamda. Sonuçta bu tarz dönüşümlere bariz şekilde tanık olmuştuk zamaninda. Dönüşümün size neleri bahsedip ve neleri götürdüğü tam bir muammaydi...

#Erin#

Gitmekle Gidememek arasındaki tereddüdumle olduğum yerde dikiliyordum hala.. Brian da arabayı burada bırakmış Amanda nin yanında hastaneye gitmisti.. Gitmeden önce bana attığı tiksindirici bakisida farketmedim değil. Gerçi bu kadar kolay olacağını ben bile  tahmin etmemiştim. Okulda güzelliğiyle popülerliği ile nam salmış Amanda Morgan' nin tek bir dabre ile yıkılacağını kim inanabilirdiki? Ama olmuştu işte Amanda şuan hastanenin morguna çoktan alınmış olmalıydı .. Sıra surtuk kızıl arkadaşındaydı şimdi. Onada Erin Parker ile uğraşmanın ne demek olduğunu göstereceğim..

"Bayan Parker, bizimle merkeze kadar gelmelisiniz." arkama donmemle Şerif in o dayanılmaz surat ifadesiyle karşılaşmam bir oldu.. Hemen çok üzülmüş ruh haline bürünerek kollarimi önemde kavuşturup - ah hayir iste bunu yapmamam gerekirdi. Sanki direkt sucluymusum gibi savunma kalkanlarimi hemen hazirlamistim ama artik cok gecti yapmıştım birkere -iki polisle birlikte karşıma dikilmiş şerifin gözlerinin içine bakarak "Hangi gerekceyle acaba?" dedim." Yanılmıyorsam Amanda Morgan kazasıyla ilgili tek tanık sizsiniz şuan. İfadenize basvurmamiz gerek Bayan Parker. " Konuşurken kaza kelimesine vurgu yaparak telaffuz etmesi gözümden kacmamisti. " Ah tabii, kusura bakmayın üzüntüden kafam bulanık." dedim. " Buyurun Bayan Parker" dedi aracıni işaret ederek.

Lanet olsun! Bir bu eksikti şimdi de.. Yaşananların kaza olmadığına inanmış bir serifle polis aracına doğru gidiyordum... Bundan daha kötü ne olabilirdi ki.. Kendimden emin bir şekilde on koltuğa geçerek şerifinde yerleşmesini bekledim.. Arabayı çalıştırıp hızla gaza basarak " Ailenize yada bir yakininiza haber vermemi ister misiniz? Ya da kendiniz aramak istiyorsanız.." dedi. " Hayır teşekkür ederim. Sadece olanları sakin bir kafayla düşünmek istiyorum. "Peki" Bir an olsun gözünü benden ayırmayan bu şerif bozuntusunu gözüm hiç tutmamıştı. Sanki o hızla giden bir arabadan fırlayıp kacacakmisim gibi yemeğini bırakmak istemeyen AC bir kurt gibi pis pis bakıyordu...

Birazda olsun ortamı yumuşatmak adına"Hala inanamıyorum gecenin böyle sonlanmasina.." ağlamaya da gayret ederek " Umarım Amanda atlatır tüm bunları" dedim. " Merak etmeyin Bayan Parker onun iyi olacağına hatta kazayı bizzat kendisinden de dinleyeceğimize hiç şüpheniz olmasın" dedi. Kaza kelimesini yeniden vurgulayarak.

Yeter artık fazla olmuştu bu salak herif.. Ne zannediyordu ki kendini? Kaza lafını vurgulayarak beni suçlu gibi göstereceğini mi sanmıştı yoksa. Erin Parker a bu şekilde kimse suçlu muamelesi yapamazdi... Anlasilan karsindakinin kim oldugu hakkinda en ufak bir fikri yoktu, haddini aşmış bu aptal polisin..