ACIMIN İLACI | TEXTİNG

13

Scotty kargo: Sayın Derin Yılmaz, BKM Kitap'dan 798027091059 nolu gönderiniz yakınınız (Zehra) adlı kişiye 15.10.2023 14:30 tarihinde Scotty tarafından teslim edilmiştir. Güzel günlerde kullanmanızı dileriz. Linke tıklayarak hizmet değerlendirme anketine katılabilirsiniz.

Bu artık alışılagelmiş bir durumdu. Zehra'yla bu şekilde tanışmıştık zaten o yüzden sorun görmüyordum kargomu onlara bırakmalarını.

Derin: Zehra kargom yine sana gelmiş

Zehra: Evet

Zehra: Artık bunun için senden ücret talep etmeyi düşünüyorum

Derin: Haklısın ya

Derin: Kahve ısmarlayayım ödeşelim

Zehra: Kahveye hayır diyemem...

Derin: O zaman ne zaman istersen

Zehra: Okii sözünü aldım ben

Derin: Okiiiii

Derin: Eve geldim ben bu arada. Sen de evdeysen kargoyu alayım

Zehra: Evdeyim, bekliyorum

Uykulu bir şekilde gözlerimi ovuşturarak evden çıktım. Öğlene doğru geldiğim ve birkaç saatlik uykuyla ayakta kalmaya çalıştığım günlerden birindeydim. Bu aralar klinik yoğundu ve bu yoğunluğu bazen kaldıramıyordum.

Karşı dairenin ziline bastığımda yüzümde kocaman bir gülümseme vardı. İçeriden duyduğum Mehter Marşı'na anlam veremesem de saniyeler içerisinde kapı açıldı. Beha açmıştı kapıyı.

"Derin," dedi Zehra, Beha'nın omuzunun üstünden kafasını çıkarırken. "İşin yoksa gelsene. Kahve içiyorduk biz de."

"Teşekkür ederim bu hakkımı başka zaman kullanayım. Çok yorgunum. Nöbetten şimdi geldim de."

"Ah öyle mi? Tamam o zaman. Dur kargonu getireyim." derken aradan çekilmiş, Beha'yla bizi yalnız bırakmıştı. Beha bir, iki saniye kadar gözlerimin içine baktı, sanki bir şeyler söylemek ister gibi ama ağzını açmasına rağmen tek kelime söylemedi. Ne garip bir çocuktu yahu.

"Behoş, gönlümün efendisi, neden orada öyle malak gibi dikili-" Buğra, beni gördüğünde derince yutkunup başıyla selam verdi.

"Merhaba," dedim imalı bir tonda. Bunlar beni görünce niye dillerine acı biber sürülmüş gibi seslerini kesiyorlardı?

"Merhaba Derin. Nasılsın?"

Hayret soru sorabiliyorlarmış beyefendi hazretleri. "İyiyim ve yorgunum sen?"

"Ben de iyiyim. Zehra yengemin nefis yemeklerini yemeye geldik."

"İyi yapmışsınız." dediğimde Beha kaşlarının altından bana ters bir bakış atıp içeriye girdi. Benden hoşlanmıyorlardı herhalde ama bu düşünce beni huzuruz hissettirmişti. Onlarla bir iletişimim yoktu ve bu hareketlerini kaba buluyordum.

Zehra kargomu getirdiğinde kısaca teşekkür ettikten sonra evime girdim. Moralim bozulmuştu. Kırılacağım bir durum yoktu ortada aslında. Sonuçta arkadaş değildik. Belki de abartıyordum. Onları boş vererek Bilinmeyen'e 'günaydın' yazmalıydım.

Bilinmeyen numara çevrimiçi.

Bilinmeyen numara yazıyor...

Bilinmeyen numara çevrimiçi.

Bilinmeyen numara yazıyor...

Bilinmeyen numara çevrimdışı.

Bilinmeyen ilk defa mesaj atmadan uygulamadan çıkmıştı. Ne olmuştu ki birden?

Derin: Bilinmeyeennnnnn günaydınnnn

Derin: Yani öğlen oldu ama olsun. Sana günaydınnnn;)

Bilinmeyen numara çevrimiçi.

Bilinmeyen numara yazıyor...

Bilinmeyen numara: Günaydın

Tek n'yle... Ama neden?

Derin: Ne yapıyorsunnn

Bilinmeyen numara: Arkadaşlarımlayım, sen?

Derin: Dehşet uykum var, gözümü bile açamıyorum ama kargo açıyorum vmklxnödc

Bilinmeyen numara: Uyumalısın

Derin: Sen de tek n'yle yazmayı bırakmalısın

Bilinmeyen numara: Anlamadım?

Derin: Buz dolabı gibisin, neden?

Bilinmeyen numara: Uykun var. Gerçekten uyumalısın Derin

Derin: Bilinmeyen seni kıracak bir şey mi yaptım? Ne bu tavrının sebebi?

Bilinmeyen numara: Herhangi bir kırgınlık yok sadece iyi hissetmiyorum ve bunu sana yansıtmışım fark etmeden

Bilinmeyen numara: Kusura bakma

Derin: Sorun ne

Derin: Anlatırsan dinlerim

Bilinmeyen numara: Teşekkür ederim Derin, biraz yalnız kalmaya ihtiyacım var. Belki daha sonra

Derin: Nasıl istersen öyle olsun

Bilinmeyen numara görüldü.

Bilinmeyen numara çevrimdışı.

Derin bir iç çekmemek için kendimi zor tuttum. İyi değildi ve bana anlatmak istemiyordu. Derdini anlatacak kadar yakını görmüyordu belki de. Ona kızamazdım. Evet, güzel sohbet ediyorduk, evet, bana karşı bir şeyler hissediyordu ama körü körüne güvenecek kadar değildi ya. Kızamazdım ama üzülebilirdim.

Yüzünü bilmiyordum ama onu biliyordum. Hissediyordum. Ama ne zaman tek bir hareketiyle beni üzebilecek bir seviyeye yükselmişti?

Bilinmeyen ne zaman bana böyle karışmıştı?