3.Bölüm: Kendime Sözüm

89 5 2
                                    

1 saate ben nasıl hazır olcaktım şimdi. Hemen dolaba geçip giyebileceğim bir şeyler buldum. Kot pantolon t-hsirt ikilisi belki çok sade kalırdı. Elbise ise fazla abartılı. Bulduğum beyaz rambonun altına siyah mini dalgalı eteğimi giydim. Saçlarımı hafif dalgalandırarak eyelinerımı da gözüme bir güzel çektim. İste hazırdım. Kaç dakikam var diye bakmak için telefonu aldığımda bir mesaj daha gördüm.
Gönderen: Emir
"5 dk içinde kapınızın önündeyim çabuk ol :D"
Bunu göndereli sadece 3 dk geçmişti. Hemen beyaz spor ayakkabılarımı ayağıma geçirip aşağıya indim. Emir i siyah bir BMW ye yaslı havalı havalı bakışlar atarken gördüm.

"Selam güzellik . Bu gece bütün gözler sende olcak gibi"

Utanmıştım ki bir çok insanın gözlerinin bende olmasi bile utanç vericiydi. Hiç bir zaman kalabalıkları sevmemişimdir. Hemde tüm gözler bana bakarken.
Kısa bi selamlaşmanın ardından o sürücü koltuğun geçerken bende yolcu koltuğuna geçtim.

"Nereye gidiyoruz?"

"Bekle ve gör" diyip göz kırparken içimde bi tedirginlik hissettim.
"Hey korkma korkma. Keremlere gidiyoruz. Orda Selin, Batu, ve Büşra yla tanışıcaksın. Ön bilgi olarak söyliyim Önder ve Berki sabah görmüştün. Keremin ailesi bi kaç haftalığına yok ve evinde toplanmamızı istedi. İyi bi çocuktur. Selin de sevecen kızdır. Onu seversin eminim. Süsüne çok düşkün. Esprili falan. Ama asıl espri adamımız Batu. Saçma salak ne varsa konuşur. Çok komiktir ayrıca."
Gülerek ona döndüğümde o da bana baktı. Bakışından rahatsız olduğum için geri önüme döndüm.

"İşte geldiiik"

Eliyle karşımızda duran büyük , muhteşem bir villayı gösterdi. Burası gerçekten harikaydi.
Arabadan inip kapıya doğru yürüdük. Zili çalıp beklemeye basladığımızda Emir in bana bakıp gülümsemesiyle bende gülümsedim. Şuan aptal aşık gibi görünebilirdik ama umarim sonumuz böyle olmazdı. Kapının açılmasıyla düşüncelerimden arındım. Emir tam bir jentilmen edasıyla önce benim geçmemi işaret etti. İçeri girince kocaman bir salon ve bir kaç kişiyle karşılaştım.
"Sen Pelin olmalısın, ben de Selinn" diyen selin üzerime atlayarak bana sıkı sıkı sarıldı.
"Hosgeldin ben de Batu. Bunlar da Kerem , ve Büsra" derken hepsine toplu selam verip çoktan oturmuş olan Emirin yanına oturdum. Benim izlenimlerime göre Selin makyajına göre güzel , sevecen, Büşra kendi halinde hafif balık etli , Kerem gözlüklerle çok bilen biri gibi, Batu ise giyiniminden bike çok renkli bir kişilik gibi duruyordu. Lacivert pantolonunun üzerine uçuş uçuş renkli bir t-hsirt giymişti.

Sabahki gördüğüm Berk ve Önder de ellerindeki cips dolu kaselerle içeri girdiler.
"Hosgeldin Peliin, naber?" dedi Önder

"İyi senden?" derken cipslerden ağzına tıkıştırıyordu.
"İyilik be noolsun" derken ağzindakiler etrafa saçılmıstı.
" Oğlum annen demedi mi sana hiç ağzında bir şey varken konuşma diye "

"Emir annem bir çok şey diyor ama ben uymuyorum sor bana pişman mıyım?"

"Pişman mısın" derken sanki vereceği cevap Matematik formulleri kadar önemliymis gibi biraz daha dikkat kesildi.

" Pişmanım tabi oğlum"

derken herkes kahkahaya boğuldu. Selin nin yediği cipsler boğazına takılıp öksürmeye başladığı sıra da Batu Selin in sırtına vurmaya başladı.

" Yavaş be öküz. Sırtımı çökerttin. Büşra baksana içine çökmüş mü?" sırtını büsra ya dönerken Büsra umursanazca

" He kızım karadelik açılmış" dedi.
Selin Büsraya dönüp gözlerini kısarak baktı.

"Hadi gençler ben acıktım. Büsra nın iki katını bile yerim." Diyen Batu ya bunu söylememeliydin anlamında bir bakış attım.

"Batu ileri gitme istersen."

"Aman be kızım. Sevdiğimden takılıyom. Ama cidden acıktım. Kerem ne yiicezz biz abi ya?"

Gözlerim Selin e takıldı. Kereme bakışları bi farklıydı. Belki de aralarında bir sey vardi kim bilir? Ya da hepsi bilir ben bilmem bu da olur.

" Masa hazır buyrun oturun. Sonra da güzel bir korku filmi izleriz."

Emir e bakıp " Ben bi lavoboya gidip ellerimi yıkayım." derken o da göstermek istedi. İstemese de şayet ben sorardim.
Merdivenlerden yukarı çıkıp kolidorun sonundaki lavaboya girip ellerimi yıkadım.
Dısarı çıktığımda Emir in hâlâ kapıda olduğunu gördüm.

"Sen gitmedin mi?" hayır anlamında kafasını salladı. Birden elleriyle belime sarıp beni kendine çekti.

"Napıyosun sen Emir" derken dudaklarıma yapıştı. Her ne kadar onu ittirmeye çalışsam da güçlü kollarını etkileyemedim. Benden ayrıldığında suratına bakmadan merdivenlere yöneldim.

"Pelin dur. Özür dilerim. Senden hoşlanıyorum." sözlerini duymazlıktan geldim. Aşağıya indiğimde herkesin bana baktığını gördüm.
"İyi geceler arkadaşlar" diyip kapıdan çıktım

EMİR DEN;
Merdivenlerden hızlıca aşağı inip ona yetişmeye çalıştım. Salona girdiğinde Kerem ayaklanıp bana doğru yürüdü.
"Abi sen ne yaptın kıza?" Hepsi bu sorunun cevabını bekliyormuşcasına gözlerini benim üzerimde gezdirdi.

"Ben. Onu öptüm."

"Yuh Emir bir kıza hiç bir sey söylemeden direkt öpülür mü?" diyen Büşraya baktım.

"Tamam Emir kızdan hoşlanıyosun da bu biraz ani olmuş"
"Ya bunları sonra konuşsak Batu. Benim ona yetişmem lazım. Bilmiyor buraları. Özlellikle o sokağı" diyip evden çıktım.

Yol boyunca hızlı koşup Pelin in ismini bağırdım. Biraz ilerde onu sokağa doğru yürürken gördüm.
"Pelin"
Yanına gidip onu kendime çevirdim. "Ben gerçekten çok özür dilerim. Seni sevi.."
" Bak Emir. Bu yaptığın gerçekten hiç hoş değildi. Şimdi biraz yalnız kalıp yürümek istiyorum."
Arkasını dönüp yürümeye devam etti. Peşinden gittiğimde çoktan sokak barlarının yanına gelmiştik. Rengarenk ışıkları, sürtükler, sarhoşlar, serseriler...

"Pelin buraya gel. Oralar senin için tehlikeli." yanına gidip kolundan tuttum. Geldiğimiz yöne çekmeye başladım.

"Bırak kolumu. Beni de rahat bırak. Lütfen.." diye bağırıp yere oturup ağlamaya başladı. Bardaki bir kaç kişi bize dönüp bakmaya başladı.
"Senin lanet öpücüğün umrumda değil. Sadece söz vermiştim kendime. O öldükten sonra kimse öpmiycekti beni. Ama sen ne yaptın bozdun bunu." diye bağırdı tekrardan.
"Emir!"
Adımı işittiğim yöne döndüm. Barkın beyin bu saatte kızları beceriyo olması gerekiyordu. Pelin i ellerinden tutup kaldırdı. Kucağına alıp bana doğru yürümeye başladı. Pelin de çoktan gözlerini kapamış uykuya dalmıştı.
" Bunun hesabını sana sonra sorucam."
Arkasını dönüp gittiğinde sadece bende arkalarından bakakalmıştım.

Arkadaşlar size , yorumlariniza ve votelarınıza ihtiyacım var. Lütfen hem önerin hem de destekleyin. Sizi seviyorum.

SERSERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin