Bölüm 11

29 2 3
                                    

Mingyu ile kafalarımızı onlara çevirdiğimizde gözüme o çarptı. Taehyung...

Burada tam karşımda duruyordu ve bana bakarak gülümsüyordu. Onu görür görmez sanki herkes etrafımdan gitmişti ve sesler durmuştu. Sanki sadece ikimiz vardık burada. Koyu kahverengi gözleri var fakat gökyüzü gibi bakıyor.

"Jungkooooookk duyuyon mu bizii heeeyy kulağına soktuğum nereye daldın"

"Ha, ne"

"Lan amcık dediklerimin hiçbirini duymadın mı. Bak bu Taehyung, sizi tanıştırmak için getirdim. Hatta bak kıyafetleriniz nerdeyse aynı pişti olmuşsunuz"
(anlamadiksankicoupleoutfitfalan😉)

Sandalyeden kalkıp Taehyung'a doğru yaklaştım. El sıkışmak için elimi uzattım, ne kadar canımı yaksa da. "Memnun old-" Birden elimden tutup beni kendine doğru çekti ve sarıldı. Dudaklarını gizlice kulaklarımın arkasına bastırıp geri çekildi. "Seni özledim bebeğim"

"Jungkook ananı sikcem ama yine daldın bir yerlere" kendime geldiğimde Tehyung bana elini uzatıyordu.

"Ha, özür dilerim daldım da" bende elimi uzatıp elini sıktım. Kalbim çıkacak gibiydi. Onca zaman sonra onu görmek, sıradışıydı. Ama gözlerine ve davranışlarına bakarsak beni hatırlamıyordu. Ve bu kalbime onarılamayacak bir iz bırakacak derecedeydi.

Yavaşça Migyu'nun kulağına eğildim. "Hyung beni cimciklesene"

"Neden"

"B-benim bahsettiğim Taehyung bu."

"Ne, ciddi misin"

"Yemin ederim"

"Seni hatırlamıyor gibi gözüküyor"

"Sus"

"Aranızda ne fısıldaşıyonuz olm sizi biriyle tanıştırıyorum şurda" Jimin ikimizi dürttüğünde önümüze döndük.

"Jimin ve Yoongi biraz gelsenize siz" Mingyu onları kollarından çekiştirip mekanın dışına çıkarttı. Amacı Yoongi ve Jimin'e gerçekleri anlatmak mıydı yoksa Taehyung ve beni yanlız bırakmak mı bilmiyorum. İnşallah ne yaptığını biliyordur. Hem ağlayasım, hem onu tekrar gördüğüm için mutluluktan çıldırasım, hem de beni hatırlamadığı için depresyona giresim var. Hangisini yapsam acaba. Bir yandan onun kucağına çıkıp sarılasım var.

Gözlerim Taehyung'a kaydığında elinin kocaman kesildiğini ve çok fazla kan aktığını gördüm. "Şimdi sana pansuman yapacağım. Biraz canın acıyabilir. Bunu için özür dilerim."

Bir dakika, biz oradayken Taehyung'un eli kesilmişti ve derin kesildiği için yara izi kalmıştı. Yani yaşadıklarımızın rüya olup olmadığını anlamak için Taehyung'un eline bakmak yeterli ama nasıl.

Mingyu'lar geri geldiğinde ben yine Mingyu'nun kolunu dürttüm."Hyung sana bir şey sormam gerek"

İkimiz mekandan çıkıp kenarda duvara yaslandık.

"Hyung, biz oradayken Taehyung'un eli baya derin kesilmişti ve iz kalmıştı. O yaşadıklarımın rüya olup olmadığını anlamak için Taehyung'un eline bakmamız lazım"

"Hmm tamam. Hangi eli kesilmişti."

"Sağ. Ne olursa olsun bakmamız lazım bana yardım eder misin hyungg"

"Sorman hata bebiş bende o iş"

"Sen olmasan ne yapardım acaba"

"Hadi daha fazla üşüme de içeri girelim"

"Tamam, gidelim"

İçeri girdik ve tekrardan bizimkilerin oraya doğru gittik. Tam Jimin'lerin önüne gitmiştik ki Yugyeom birden önüme fırladı.

Tete BoyutuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin