Sabah kalktığım gibi üstümü giymeye başladım. Bir an önce hazırlanıp hastane'ye gitmem gerekiyordu. Kahvaltı hazırladım ve birşeyler atıştırıp kahvaltılıkları topladım, evin anahtarını alıp çıktım. O kadar soğuktu ki hava,kendimi arabaya nasıl attım bile bilmiyorum.
Hastane'ye doğru yaklaştım ve arabayı her zaman ki yerime park ettim. Arabadan indim ve kendi odama doğru yol aldım.
Bugün gerçekten yoğun bir gün geçireceğim görülmüştü.
Çok kalabalıktı her yerde insan kalabalığı dolaşıyordu. Asansöre bindiğim gibi 3. kata çıktım.Tam odama girecekken anons geçildi.
" Doktor Naz Işık acile bekleniyorsunuz."
Hemen acile doğru koşarak ilerledim. Hemşire gelip bana bilgi verdi .
" Yüzbaşı Enes Toprak 26 yaşında kendisi bir asker görev sırasında kurşun karnına isabet etmiş , kanaması var ve nabzı düşük " dedi." Hemen uygun kan bulalım. Defi hemen gelsin. Ameliyathane acil hazırlansın" dedim.
20 yaşında göreve başlamıştım ve başlayalı 5 sene olmuştu. İlk defa böyle bir vakayla karşılaşıyordum. Bütün yakınları hepsi acil kapısında bekliyorlardı.
Ameliyathane hazırlanana kadar kısa bir bilgi geçtim yakınlarına " Enes Toprak 'ın yakınları sizler misiniz ?
"Evet "dedi . Asker kıyafeti giymiş uzun boylu kumral saçlı bir adam, "öncellikle kendisi karın bölgesinden baya bir hasar almış , getirildiği zaman kanaması durmuyordu nabzı da düşüktü o yüzden hemen kalp masajı yaptık ve hayatta döndü kendisi yara aldığı için hemen ameliyatta almamız gerek yakını olarak hemşirenin getirdiği onam formunu imzalamanız lazım.
Ameliyathane hazır aynı zamanda ameliyatına bizzat ben gireceğim.
Geçmiş olsun tekrardan " dedim.6 saat sonra
Ameliyat nerdeyse 6 saat sürmüştü. Ameliyat bitteli daha 10 dakika olmuştu. Hızlı bir şekilde üstümdeki ekipmanları çıkarıp direk otomatik kapıya ilerleyip hasta yakınlarına bilgi verdim.
" Merhabalar , hastanız şuan iyi kendisi baya bir mücadele verdi yoğun bakıma aldık şimdi kurşunu çıkardık ameliyat sırasında iki kez kalbi durdu ama iyi şuanda dediğim gibi yoğun bakıma aldık. " bir adam konuştu.
" Tekrardan teşekkürler bu arada ben Üsteğmen Emre Aydın komutanımı görebilir miyiz " dedi.
" Tabii hastamızı yormayacak şekilde sadece iki kişi görebilir hemşire size yardımcı olacaktır. Tekrardan geçmiş olsun" dedim ve yanlarından ayrıldım. İsmini öğrendiğim ameliyatta girmeden önce konuştuğum kişiydi.
O kadar yorgundum ki hemen odama doğru ilerledim aynı zamanda bugün acilde nöbette kalıcaktım. Odama girdim ve masamda birikmiş imzalamam gereken dosyaları imzaladım.
Tam acile doğru giderken kapım çalındı." Gel " dedim. İçeriye gelen az önce ameliyattına girdiğim Yüzbaşı Enes Toprak ' ın yakınlarından birisiydi.
" Buyrun " dedim. Adam içeri girdi ve kapıyı kapattı.
" Rahatsız etmiyorumdur inşallah ben komutanım hakkında bilgi almaya gelmiştim bu arada ismim Üsteğmen Burak Gül " dedi.
Elini sıktım " Estağfurullah buyrun lütfen oturun memnun oldum üsteğmenim" dedim.
" Öncellikle açık konuşacağım. Kendisi ilk geldiği zaman kalbi durdu. Döndürmeye çalıştık ve geri döndü. Kurşunu karın bölgesin' den aldığı için her hangi bir organa zarar verebilirdi. Aynı zaman da kurşunu çıkarmamız gerekti ve ameliyata aldık. Operasyon sırasında iki kez kalbi durdu ve hayatta döndürdük kurşunu çıkardık herhangi bir organa zarar vermemişti. Ama önlem amaçlı yoğun bakıma almamız gerekti. İlk 24 saat yoğun bakımında uyutulacak sonra ise kendisi ne zaman isterse kalkacak dediğim gibi 24 saatten sonra uyanıp uyanmayacağını kendisi belirleyecek. Bugün acilde nöbetteyim herhangi bir komplikasyon gelişirse müdahale edeceğim" dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖLÜM ARASINDA KALMAK
General FictionBen Naz gerçek bir baba sevgisi yaşamadım. Hayatım boyunca hep başka ailelere özendim çünkü onlar gözüme hep gerçek gelirdi. O ailelerde ben bir babanın olması gereken karakteri görürdüm. Hep kıyaslanıp, hor görüldüm. Öz babamın olması gereken yerd...