6

204 31 27
                                    

Jimin:
jungkook bugün bara gelmen gerekiyordu
neden gelmedin
seni çok bekledim
belki gelirsin diye gözüm kapıdan ayrılmadı
ama gelmedin
sen yokken çalışmak,
çokta eğlenceli gelmiyor demiştim
gerçekten gelmiyor

Jimin:
mingyu ve taemin burada ama sen yoksun
benim yüzümden mi gelmiyorsun yoksa?
yani böyle bir ihtimal yok değil mi?
umarım farklı işlerinden dolayı gelemiyorsundur jungkook
istediğin zaman beni işten kovabilirsin
bunu da biliyorsun
eğer rahatsız oluyorsan işten çıkarım
sana yazmayı da keserim
ama beni engellememen
bu konuda biraz olsun
cesaret toplamamı sağlıyor
rahatsız olmadığını hissediyorum

Jimin:
sanırım saçlarımı siyaha boyayacağım
ne yapmam gerektiği konusunda hala düşünüyorum

Jungkook:
hayır

Jimin görüldü

Jimin çevrimiçi

Jimin yazıyor..

Jimin:
sana bilmem gündür yazıyorum
bir ay'ı geçti neredeyse
ve cevap vermek için seçtiğin mesaj bu mu
jungkook delireceğim
ama yeter ki yaz
ellerim titriyor
SEN CEVAP VERDİN

Jimin:
hayır demişsin
neye hayır
saçımı boyatacağım dedim
ona mı

Jimin:
neden
hoşuna mı gittiler yoksa
benim saçım seni neden ilgilendirsin ki jungkook 🙃
benden etkilendiğini biliyordum
herkes benden etkilenir

Jimin:
tamam tamam
sen bana sarışın demiştin değil mi
sarışın kalmaya devam edeceğim

Jimin:
yine yazmıyorsun
bu kadar mıydı yani
of
beni delirtiyorsun

"Sanki biraz öğreniyorum." dedim gülerek elimde ki şişeleri döndürmeye çalışırken.

"Çok çalışman lazım, çok." diye dalga geçti benimle Yoongi hyung.

"Burası çok iyiymiş ya, bizi neden daha önce getirmedin Jimin ah." diye sızlandı Taehyung bana. Ona bir bakış attım. "Burada çalıştığımı zaten biliyorsun, istediğin zaman gel."

"Harbiden bende sevdim, ortam şahane. Şu ışıklara bak." diyen Jin hyung'a "Bende eğleniyorum." dedim ve yüzüm asıldı. "Tabii Jungkook olduğunda daha çok."

"E hani şu yedi yirmi dört bahsettiğin Jungkook nerede?" diye sordu Taehyung. Dudağımı büzdüm. "Her zaman gelmiyor, sadece bazen."

"Ve bugün şanslı günündesin Jimin." diyen Yoongi hyung'la gözlerimin parıldadığına yemin edebilirdim.

Baktığı yere baktım.

"Gelmiş." diye mırıldanadım yüzümde sersem bir gülümseme belirirken.

"Ama nereye çıkıyor?" diye sordum gözlerim onu takip ederken. "Yukarıda odası var." dediğinde anladığımı belirtircesine başımı salladım.

"Senin de mesain bitti, bırak artık." dediğinde saate baktım.

Yoongi hyung'un dediği gibi mesaim bitmişti. Taehyung'ların oturduğu masaya oturmaktan son anda vazgeçip yüzlerine bakıp ağzımı araladım,

your waist in my palmHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin