episode four

297 14 51
                                    

Yuu's Pov: _______________________________________

Mikaela, dudaklarını dudaklarımın üstüne sertçe bastırmaya devam etti. mutfağın dönen sandalyesini kendine doğru çevirdi.

onu itmeye çalıştıkça daha sert olmaya ve daha çok tutku vermeye başladı. beni istiyordu. evet, onun davranışlarından benimle yatmak istediğini anlıyordum. karşılık mı vermeliyim yoksa durmasını mı beklemeliyim? düşünemiyordum. aklım boş ve vücudum hareketsizdi.

dişleri ile alt dudağımı ısırışı, dudaklarını benimkilere bastırışı ile daha acı verici oluyordu. dilini ağzımın içine sokup, benim dilimi bulmaya çalışması bile artık acı vermeye başlıyordu.

zaten küçük yapılı ve diğer erkeklere göre hem psikolojik hemde fiziksel olarak daha kırılgan biri olduğum için mikaela'nın bu davranışlarının verdiği acıya katlanamıyordum. ve en sonunda karşılık verme kararı aldım.

elimi sarı yumuşak, düz ama aynı zamanda kabarık saçlarının arasına götürüp, dilimi onunkine teslim ettiğim an, mikaela'nın ellerinin belime dokunduğunu ve yavaştan beni masanın üstünde doğru kaldırdığını hissettim.

kendimi şuan tamamen mikaela'ya bırakmıştım. ne yaparsa yapsın karşılık veremeyecek veya kendimi savunamayacak haldeydim.

ve elbette tahmin ettiğim şeyi yapmaya çalıştı. bu gün ikinci kere aynı şeyi deniyordu. kendime gelmem biraz uzun sürdü fakat mikaela da beni öpmekten biraz yavaştı. ancak bu yavaşla rağmen kemerimi ve hatta pantolonumun fermuarını bile açmıştı. ellerimi saçından çekip onun ellerine dokundum. ve durdu. hem öpmeyi bıraktı, hemde pantolonumu çıkarmaya çalışan ellerini serbest bıraktı. mavi gözleri ile bana baktı.

"hâlâ hazır değilsin yani..."

"çok çabuk ilerliyorsun Mikaela..."

iç çekti "evet... sende çok yavaş ilerleme katlediyorsun Yuu-chan"

gülümsedi.

"her neyse en azından seni daha uzun bir süre zarfınca öptüm. bu da bir gelişme!"

"küçük şeylere mutlu oluyorsun..."

"sanırım..."

Mikaela geri oturdu ve telefonunu aldı. eriştesini yerken bir şeyler okumaya başladı. bende yemeğime geri döndüm.

_______________________________________

eriştelerimiz bittikten sonra Mikaela bana evini gezdirdi. odalar tahmin ettiğimden büyüktü ve evin iki katı vardı. ama üst kata çıkmama izin vermedi. orada başka biri kalıyormuş. ne bu kişinin kim olduğunu ne de neden onun evinde kaldığını söylememişti. ama tekrar sordum.

"orada kim var Mikaela?"

"önemli biri değil, boşver Yuu"

Yuu..?

"merak etmiştim..." Mikaela elimi tutup beni koridorda sürüklerken yere doğru baktım

"babam, babam orada"

söyledi? bana güvendi mi? şaka yapıyor olmalısın...

"baban mı?"

"evet, beni pek umursadığı söylenmez fakat kalacak bir yeri olmadığı için burada kalıyor" beni bir odaya doğru götürürken söyledi, sanırım burası onun odasıydı.

"kalacak bir yeri yok derken?"

odaya girdik ve yatağa oturduk

"anlatsam inanmazsın"

Enemies To Lovers [MikaYuu] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin