Yüzyıllar önce yeryüzündeydik,tıpkı diğerleri gibi. Sonra bir şey oldu, büyük bir şey.. Bir bomba patlaması, en sevdiğinin acı kaybı ya da bir anda yalnız kalmak gibiydi;anlık ve sarsıcı.
Birçok yeteneğe sahip halk kaçmak zorunda kaldı, kendi topraklarımızda kendi canımız için saklandık. Bir yer altı şehri kurduk,adına Horosan dedik.
Zaman geçtikçe güçlerimiz tarafından zehirlenmeye başladık. Birçok şifacı bir çözüm yolu bulmaya çalıştı. Oysa ki herkes biliyordu;mutlak son çok yakındı.
Artık doğan çocuklarda yetenek görünmüyordu, yeteneği olanlar ise hastalanıp ölüyordu. Neslimiz devam edecekti belki ama mirasımız bizden sökülüp alınmıştı.
Sonra bir şey daha oldu. Trafik kazası, cam kırılması ya da burun kanaması gibi bir şeydi;anlık ve beklenmedik.
Şehir onu çağırmıştı. Yaşayan bir efsaneyi, Horosan'ın kızını.
Onun kanı herkes için bir ilaç olabilirdi belki ama kalbinde liderlik edecek kadar cesaret tohumu ekili miydi bilinmiyordu.
Herkes kehanetlerde adının geçtiği bu kadının onların son umut ışığını da söndürmemesini diliyorken kadın da artık daha fazla kayıp yaşamamayı diliyordu.
***
"O kadar zamandır seni bekliyorum
ki..Binbir türlü kez hayal etsem de seni hiçbirinde bu kadar hırçın ama aynı zamanda bu kadar da kendinden emin ve güçlü değildin Horosanın Kızı."
***
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HOROSANIN KIZI
FantasyYaz tatilini Gençler İçin Yaz Okulu'nda geçirmeye karar veren ikili kendilerini etkinlikten etkinliğe sürüklenirken bulur. Sıradaki durakları bir kamp alanı olurken oynanan oyunlardan biri Mislina'ya asıl hayatının kapılarını açacaktır. O aslında...
