Any

Çocuğu Rüyanda Görmüşsün

Okula adımladı Felix. Hafta sonunun bitmesini iple çekmişti. Şimdide hafta içi olmuş bu yüzden neşeyle girmişti okula.

Sınıfa girmiş tek başına oturan Minho'nun yanına oturmuştu.

"Günaydın hyung."

"Günaydın Felix."

"Chan hyung yok mu?"

"Daha gelmedi. Neden sordun?"

"Size anlatmam gereken bir şey var ama şuan anlatsam fazla zaman alır. Öğle arası anlatırım."

"Peki."

Öğle arası Seungmin, Felix, Minho ve Chan arka bahçedeki dörtlü banklara oturmuşlardı. Seungmin'in fazla morali yoktu bugün. Kendi olayını anlattıktan sonra Seungmin'e ne olduğunu sorucaktı. Şimdilik erteliyordu.

"Evet Felix? Neden çağırdın bizi buraya?"

"Şimdi size anlatıcağım ama bana kızmayın çünkü bunu son öğrenen kişiler siz olucaksınız."

"Çatlatmada anlat işte."

Felix baştan sona Jisung ile aralarında neler geçtiğini anlatmış arada hyunglarının şaşırmasına gülmüş ve onların yorumu ile olayı noktalamıştı.

"Yani şimdi Jisung ile sevgili olma ihtimaliniz var mı yok mu?"

"Bilmiyorum işte. Tamam ona bir şeyler dedim ama belirsiz olduğunu da söyledim. Çünkü cidden bilmiyorum. Ne yapmalıyım? Nasıl hissediyorum ona karşı. İki gündür düşünüyorum. Kafam karmakarışık."

"Öpüşmekten iğrenmediğini söylemişsin? Üstüne üstlük çocuğu rüyanda görmüşsün."

"Harbi ya! Birde bana arkadaşça demişti."

"Şimdi şöyle ki..."

"Sus sus. Sen bu saaten sonra düşünüyorsan seni aptallık sıralamasında en üste koyarım."

"Ya! Çok garip bir durumun içindeyim tamam mı? Gelme üstünme! "

"Şimdi bir dakika. Felix'im birkaç soru sorucağım tamam mı? Kalbinden geçeni söyle sadece."

"Peki."

"Şimdi sen Jisung ile sevgili olmaktan korkuyor musun korkmuyor musun?"

"Açıkcası korkmuyorum. Çünkü Jisung ile davranışlarımızda bir değişiklik olmaz gibi. Sadece cidden sevgili olucağız. Bana yaklaştığında eğer okulda değilsek direk öpüceğini bilmek garibime gidiyor."

"Bence Jisung bunu ilk başlarda fazla yapamaz utandığı için ama sonradan olabilir."

"Pekala yeni soruyu soruyorum. Jisung ile kendini sevgili olarak düşününce neler hissediyorsun?"

"Bilmiyorum. Birçok duyguyu bir arada yaşıyorum. Heyecan var. Bilmiyorum. Jisung'un bana bakarak gülümsediği hayalleri düşünüyorum da. Fazlasıyla güzel olurdu gibi."

"Pekala. Aşık mısın değil misin?"

"Bunları düşününce ben cidden Jisung'a aşığım değil mi? Ondan iğrenmemem üstüne üslük onun ile ilgili haller kurmam. Belirsiz olduğumu düşünmüştüm ama cevap zaten belliymiş."

"Belli tabi salak! Ama biraz daha bekle. Aranızda bir şeyler netleşsin. Bir anda da yapıştır yüzüne sevgili olalım mı diye."

"Öyle yapayım değil mi? Öyle yapayım... ya Seungmin! Ben çok mutluyum. Sanırım cidden endişelenmeme gerek yok. Jisung ile mutlu olucağız bunu hissediyorum."

"Tabi olucaksınız. Biraz bekle. Bir anda pat diye söyle."

"Tamam tamam. Beni bırakalım. Senin neyin var?"

"Evet ya. Yüzün bir asık."dedi Minho.

"Jeongin ile kavga ettik."

"Ayrıldınız mı?"

"Hayır. Sadece Jeongin biraz uzaklaşmamız gerektiğini söyledi. Haklı olduğu için de bir şey diyemedim."

"Neden kavga ettiniz tam olarak?"

"Bunu size nasıl söyleyebilirim ki?"dedi Seungmin kısık sesle.

"Hadi söyle artık."

"Sen biliyorsun değil mi?"

"Jeongin anlatmak zorunda kaldı. Ona kızma sakın. Ben ısrar ettim."

"Sorun değil Chan hyung."

"Anlat hadi."

"Şimdi bunu duyduğunuzda kimseye söylemiyorsunuz. Tamam mı?"

Herkes başını salladı.

"İlk başlarda Jeongin ile olmak istemiyordum. Hatırlıyor musunuz?"

"Evet. İkide bir bunu ona yapamam diyip duruyordun."

"Sonra patladım bir anda işte. Jeongin'e anlattım neden birlikte olamayacağımızı. Beni o şekilde kabul etti."

"Ne şekilde?"

"Güven problemim var benim. Size göstermiyor olabilirim ama ciddi bir güven problemim var. Jeongin bunu bile bile benimle sevgili oldu."

"Seungmin..bu çok ciddi bir şey. Niye bize söylemedin?"

"B..beni böyle bilmenizi istemedim çünkü! Söylesem ne değişicekti ki zaten. Aynı şeyler olmaya devam edicekti."

"Ne zaman başladı?"

"Ailem boşandığında. Size onların neden boşandığını hiç anlatmadım. Şuanda da anlatabileceğimi sanmıyorum. Sadece bununla bir ilgisi olduğunu bilin istiyorum."

"Peki ne oldu Jeongin ile?"

"Şey...Jeongin ile seninle olan idiasını gün yüzüne çıkardım diyelim ve bundan sonra da kavga etmeye başladık. İkimizde ağır konuştuk ama konu benim güven problemime geldiğinde susmak zorunda kaldım çünkü Jeongin her zaman benim için bir şeyler yapmıştı ama ben. Ben hiçbir zaman ellerimi uzatamadım ki. Korktum hep. Yeniden birine güvenmeye korktum, yeniden birinin elini tutmaya korktum. Ben şuan kendimi bile bilemiyorum ki. Kime güvenip güvenmediğimi bilemiyorum. Hissedemiyorum. Ben o duyguyu kaybedeli çok oldu. Ne hissettiğimi anlayamıyorum. Kafam karmakarışık."

"Seungmin. Senin ilk önce kendini çözmen gerek bunun farkındasın değil mi?"

"Biliyorum ama bu o kadar zor ki."

"Bir şeyleri anlamak için yalnız değilsin ki. Biz varız. Sen anlamlandıramadığın şeyleri bize sorabilirsin. Aslına bakarsan buraya gelip bize bunları anlatman bile bir güven bence. İlk başta sen demedin mi bu konuşma aramızda kalıcak diye. Eğer bize güvenmeseydin gelip anlatmazdın bile. Senin problemin güven eksikliği değil. Sadece uzun zamandır anlamlandıramadığın bir duygu güven. Bu yüzden kafan karışık. En basitinden sen Jeongin'e her şeyini anlatmıyor musun? Nasıl ona güvenemediğini söylüyorsun o zaman?"

"Ama hyung ben onun hakkında kötü düşünceleri..."

"Sen onları düşünmüyorsun, düşünmedin de. Sadece düşünmüş gibi kendini kandırıyorsun. Şuan kendini kandırıyorsun Seungmin. Yapma bunu. Kendini kandırmayı bırak. Sen kimseye güvenmiyor değilsin. Öyle olsa bizle bile arkadaş olmazdın değil mi? Tamam Hyunjin sayesinde bu gruba katılmış olabilirsin ama kalmayı da sen seçtin. Kimse ısrar etmedi kalman için."

"Haklısın hyung ama bilemiyorum. Düşüncelerim çok karmaşık."

"Dinlenmen lazım bebeğim. Kendini çok yormuşsundur dün. İzin almak ister misin?"

"Sağol Lixie okulda kalsam daha iyi. Tek başıma evde durmak istemiyorum."

"Pekala. Biz gitsek iyi olur. Sonra görüşürüz Seungmin."

"Görüşürüz hyung."

♧

Ben yine bölüm atmayı unuttum..

Artık alarm kurucağım bölüm diye. Böyle olmuyor. Eğer bekleyenler varsa özür dilerim gerçekten watty artık sadece bir şeyler okumak için girdiğimden dolayı unutuyorum bölümleri efendim.

Umarım keyifle okumuşsunuzdur. Umarım beğenmişsinizdir. Bir dahaki bölüme görüşmek üzere!