Garibanana: Nasılsınız aşkolar💅🏻
Garibanananınkocişi: İyiyiz bebeğim. Sen nasılsın?
Garibanana: Asla yanımda değilmişsin gibi cevaplıyorum Namjoonie. İyiyim.
Hope: Ben bok gibiyim.
Kook: Niye?
Hope: Tae malıyla yatmak zorunda kaldım dün gece. Küsmüşler yine.
TaeTae: Sabaha kadar bana sarılarak uyumanı göz ardı ederek susuyorum.
Hope: Bir şeye sarılmadan yatamayan sensin. Ben değil.
TaeTae: Çok konuşma hyungcum. Zaten senden sıkılmıştım. Ben bu gün babamla anamın ortasında yatacağım.
Garibanananınkocişi: Umarım o ananla baban, benle sevgilim değildir Taehyung.
TaeTae: Elbette sizsiniz!
Garibanana: Rüyanda görürsün. Namjoonie'nin kaslı kollarını kimseyle paylaşmam.
TaeTae: BAKAMAYACAKSANIZ NİYE DOĞURDUNUZ LAN O ZAMAN?
Garibanana: Boş boş konuşma. Seni yolda bulduk biz.
TaeTae: Sesi duydun mu Seokjin hyung?
Garibanana: Ne sesi be?
TaeTae: Kalbim çıt etti.
Garibanana: Götündür o. Kalbin olsa duramazsın.
TaeTae: Kötüsünüz. Sevmiyorum artık sizi.
Chimmy: Benim yanımda uyuyabilirsin Tae
TaeTae: Ah, evimizde bir melek olduğunu unutmuşum. Teşekkürler mochiiii
Kook: Jimin'in yatağı dolu canım. Hadi başka kapıya.
Chimmy: Dolu mu?
Kook: Her zaman hemde.
TaeTae: Mochim ilk beni istedi bro ikile.
Kook: Öyle mi Jimin?
Chimmy: Bence üçümüzde yatağıma sığarız.
Kook: Taehyung malıyla bir kere aynı yatağı paylaştım. Ondada koala gibi yapışmıştı bana da havale geçirerek ölecektim.
TaeTae: Beni o gün döverek uyandıran öküz kendisi değilmiş gibi konuşması...
Kook: Hakkettin. Temas etme diye yüz kez söylemiştim sonuçta.
TaeTae: Jimin'le göt göte yatmasını biliyorsun ama?
Kook: O Jimin. Sen Jimin olmadığın için seninle öyle yatmayı sevmem mümkün değil.
TaeTae: Uyuz.
Kook: Mal.
TaeTae: Göt lalesi.
Kook: Sikerim seni.
Chimmy: Birbirinizle neden böyle konuşuyorsunuz? İkinizde yatağıma sığarsınız. Kavga etmeyinde gelin hadi.
Chimmy çevrimdışı
Kook: Of
Kook çevrimdışı
TaeTae: Yarın sabah Jungkook'un şahsıma olan hakaretlerini duymazsanız bilin ki gece uyurken beni boğarak öldürmüştür. İyi geceler bebekler.
TaeTae çevrimdışı
-
" Bence Jimin ortaya yatmalı."
" Niyeymiş o?"
" Biz seninle yan yana uyuyamayız da ondan."
" Olmaz. Jimin'le de uyuyamazsın."
İki arkadaş yer kavgası yapmaya devam ederken Jimin, Jungkook tarafından sarıldığı, battaniyesinin içinde tonton bir tırtıl edasıyla onları izliyor, konuşmaya çalıştığı her anda lafı kesildiği için artık ağzını dahi açmıyordu.
" Of! Çekil şurdan!"
Taehyung, önündeki iri yarı arkadaşını hafifçe iterek yatağın ortasında yatan arkadaşının yanına doğru atılmış ve onları masum masum izleyen gence sokularak kollarını ve bacaklarını minik bedene dolamıştı.
" Siktir git şuradan."
Jungkook, arkasına yerleştiği ufak bedeni kendi göğsüne yapıştırırken sevimli arkadaşına kuala misali yapışmış olan esmer gence sert bir tekme geçirmiş ve attığı tekme sebebiyle yataktan fırlayarak yere serilen genci keyifle izlemişti.
" Kook!"
" Efendim güzelim?"
" Beraber yatacağız dedik niye böyle yapıyorsun? Taehyung zaten üzgün."
" Bana ne amına koyayım."
" Bana küfür etme."
Jungkook, kırgınca mırıldanan arkadaşından özür dilemek adına onu sıkıca sarmayı bırakarak doğrulmuş ve sırtı ona dönük olan gencin yüzüne bakmaya çalışmıştı fakat bu ne yazıkki mümkün değildi çünkü ona göre maymundan iki saniye önce yaratılmış olan arkadaşı buna izin vermiyordu. Vermiyor ve Jimin'e yapışarak onun bütün ilgisini ve şefkatini kendi üstünde toplayıp Jungkook'u daha da sinirlendiriyordu.
" Bu sefer tekme atarsan Jimin'de benimle düşer. Ona göre ayağını denk al."
Taehyung, daha da öfkelenen arkadaşını farkettiğinde içinden koca bir siktir çekmişti. Jungkook onu kesinlikle sakat bırakana kadar sikecekti bu sefer ve ne yazıkki yanında onu koruyacak kocasıda yoktu.
" Seni bir sikeri-"
" Kook, sende bu tarafıma gel. Sana da sarılmak istiyorum."
Belkide güzel götü bir süre daha güvendeydi. Bu kanıya varmıştı çünkü saniyeler önce gözlerinden alevler çıkaran arkadaşı şimdi uysal bir kedi gibi Jimin'in yanına kıvrılıyor ve onun dokunuşları altında eriyerek bütün öfkesini unutuyordu. Ve Taehyung emindiki, Jimin biraz daha asabi arkadaşının dibine girerek büyüleyici gülümsemesini onun gözüne sokmaya devam ederse zavallı genç kendi ismini bile unutacaktı.
" Gözümün önünde birbirinizi yemediğiniz kalmıştı, onu da şimdi yapacaksınız sanırım."
" Boş boş konuşma."
" Jungkook beni her zaman yiyor zaten."
" Ne?!"
Taehyung, duyduğu şeyle yattığı yerden fırlarken onun gibi doğrulan arkadaşlarına kısa bir göz gezdirmiş ve keskin bakışlarını meleğiyle yiyişmiş olduğunu düşündüğü iblise dikmişti.
" Irz düşmanı piç!"
" Ne saçma-"
" Buldun tabii saf çocuğu al hemen altına!"
" Taehyung-"
" Jimin! Bu seni taciz mi ediyor doğru söyle!"
" Ne?!"
Jimin duyduğu şey ile şaşkınca bağırmış ardından kafasını hızlıca iki yana sallamıştı.
" Her yerimi ısırıyor diye demiştim."
" Her yerini ısırıyor mu?"
" Evet. Bak, parmağımı bile ısırdı."
Jimin küçük ve tombul serçe parmağının etrafındaki diş izlerini arkadaşına gösterdiğinde Taehyung onun tatlılığı karşısında elini kalbine atıp olduğu yere yığılmak istemiş fakat olgun bir erkek olduğu için bunu yapmamıştı. Onun yerine...
" Sanırım bende senden bir ısırık almalıyım Jimin-ah"
Küçük arkadaşının üstüne atlayıp her yerine dişlerini geçirmeyi tercih etmişti. Olgun bir erkek ona göre böyle yapardı.
Zebani kılıklı arkadaşının yumrukları altında ezilene kadar...
YOU ARE READING
JJ
FanfictionKook: Götünden bir ısırık daha almamı istemiyorsan sus. Chimmy: Sustum.