Knockout

120 14 2
                                    

Chen ile Suho gülerek ıssız bir çıkmaz sokağa girip öpüşmeye başladıklarında Suho Chen'i duvara yaslamıştı. Dudaklarını yavaşça ayırıp Chen'e baktı gülümseyip yanağını okşarken aniden yüzü asıldı ve ciddi bir ifadeye bürünüp Chen'e ilk kez bu kadar boş bakmıştı.

Bir şeyler olduğunu fark etmişti. ''S-Suho? Bir şey mi oldu bebeğim?'' Suho alaycı bir gülümseme takınıp ondan uzaklaşırken ıslık çaldı çıkmaz sokağa 10 kadar iri kıyım erkek girdiğinde Chen bunu bir şaka olduğunu düşünerek hafif endişeli bir kahkaha attı.

''Suho sevgilim... şakayı çok uzatmadın mı sence de?''

Suho ona dönmeden yürüyordu, Chen duvar gibi erkekler yüzünden geçemiyordu. Suho çıkmaz sokaktan ayrılmak üzereyken dudaklarından iki kelime döküldü.

''Bitirin işini.''

Chen'in gözleri kocaman açılmıştı şaşkınlıktan ve daha ne olduğunu anlamdan karnına ve kaburgalarına öldürücü darbeler almaya başlamıştı bile yerde acıyla iki büklüm olan Chen adamların bacakları arasında uzaktaki Suho'nun ifadesiz bir şekilde olayı izlemesi onu kahrediyordu.


Sevgili olalı 3 ay olmuştu her şey harikaydı. Hiç bu kadar mutlu olmamış ve sadece Suho'yu düşünürken neden böyle bir şey oluyordu. Suho çarpık bir gülümseme takınıyordu Chen ise her darbede daha da sarsılıp acıyla yüzü kasılıyordu ağzından kan akıyor kaşı ve dudağı çoktan kan içinde kalmıştı. Suho tam Chen'in gözlerine bakarak bir şeyler diyordu fakat Chen'in kulakları zonkluyordu kulağı kanla dolmuştu. Dudaklarını okumaya çalıştı. Anladığı kelime ile gözlerinden yaşlar akmaya başladı ve sonra da bilincini yitirdi.

'....İğrenç gey.'


Chen bir süre sona gözlerini açtığında her yeri sızlıyor özellikle sağ bacağı sol kolu ve kaburgalarında dayanılmaz bir acı oluşuyordu. Biraz doğruldu fakat kaburgasının acısı yüzünden acı dolu bir şekilde inleyerek kendi minik kan gölünün içine düştü. Biri fark etmiş olmalıydı ki ona doğru koşuyordu. Chen'in yüzüne buruk bir gülümseme yayıldı.

''Sende vur hadi.''

Kısık bir fısıltı olarak çıkmıştı Chen'in o mükemmel sesi. Bir kadın durumunu görünce minik bir çığlık atmıştı fakat hemen yanına çömelip ambulansı aradı.

###

''Lanet olsun bunu kim yaptı diyorum Chen!?'' Kris sinirle hastanede Chen'in kaldığı odada dolanıp duruyordu. Yixing ise Kris'i bu kadar sinirli ilk kez gördüğü için yanına gitmekten tırsıyordu.

''Dostum sakin ol... bar dönüşü bir kaç serseri gasp etmeye kalktı ben tehdit edince kavga ilerledi o kadar.''

Kris'in kaşları çatıldı ve sesini yükseltti. ''Suho neredeydi ha?! Senin bu durumunu biliyor mu?!''

Chen bakışlarını cama çevirdi dünkü olay onu param parça etmişti... Konuşamadı ilk başta fakat kendini toparladı.

''Biz çoktan ayrılmıştık, o eve gitmişti  Kris..'' Kris tam konuşacakken hemşire içeri girdi. ''Bayım akrabası olmadığınız için ziyaret süreniz bitmiştir lütfen hastayı yormayın.'' Kris hemşireye döndü. ''Ben onunla kardeş sayılırım! Biraz daha vakit-'' Yixing Chen'e bakıp gülümsemiş ve göz kırpıp Kris'i kapıya çekiştirmişti.

''Yah! Wu Fannie! Biraz düşünceli ol kardeşin yorgun uyumalı...'' Kris iç çekti ve Chen e baktı. Chen gülümsedi ve okey işareti yaptı. Çift odadan çıkınca gözlerini kapatıp yorganın altına girdi yine gözleri doluyordu her seferinde Suho aklına gekliyordu. O yaşadıklarının hepsi rol müydü?

Gerçekten iyi rol yapıyordu...


Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 10, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Mama SaidHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin