------
Kıvılcım stüdyoya gitmiş Rüzgar ile konuşup zor da olsa istifasını vermiştir. Şimdi ise şirkete doğru yola çıkmıştır.
K: anneme söylemeyi unuttum merak eder şimdi
Kıvılcım Sönmez'i arar
S: Kıvılcım
K: anne. Napıyorsun
S: çok yoğun bugün sipariş yetiştirmeye çalışıyoruz
K: tutmayayım seni akşam biz geç geliriz merak etme diye aradım
S: haberim var Ömer söyledi
K: tamam annecim kolay gelsin
S: sağ ol canım
Kıvılcım telefonu kapatır. Şirkete gelmiştir. Ömer'in odasına doğru yürürken Metehan ile karşılaşır.
M: Kıvılcım abla
K: a a Metehan senin ne işin var burada
M: burada çalışmaya başlayacağım da onu konuşmaya gelmiştik
K: okulla birlikte yürütebilecek misin peki
M: onu da ayarladık çok iş vermeyecekler
K: iyi peki madem. Gidiyor musun?
M: aynen. Babam, amcamın odasında bu arada
K: oraya giderim o zaman ben de
M: görüşürüz
K: görüşürüz canım
Kıvılcım Abdullah'ın odasına gelir, kapıyı çalar. Ömer ve Abdullah kahve içiyordur.
K: merhabalar
Ö: hayatım hoş geldin
A: hoş geldiniz Kıvılcım Hanım
K: hoş buldum Abdullah Bey
A: buyurun bir şeyler ikram edeyim
K: teşekkür ederim
Ö: abi bizim çıkmamız gerekiyor
K: başka zamana artık
A: siz nasıl isterseniz
Ö: görüşürüz abi
Çıkarlar
Ö: hayatım bir dakika bekleyebilir misin
K: tabii ki
Ömer birkaç evrağı oradaki çalışanlardan birisine verir. Kıvılcım'ın belini kavrar ve merdivenlerden inerler.
Ö: şimdi gidebiliriz
K: Ömer
Ö: efendim canım
K: nasılsın? Çok korktum
Ö: hayatım iyiyim. Senin sesin sakinleştirdi beni
K: sen öyle diyorsan öyledir
Ömer Kıvılcım'ın yanağından öper.
K: hayatım önce bir eve uğrasak hazırlansam hem arabamı da orada bırakırım
Ö: bana uyar
K: nasıl geçti günün
Ö: şöyleli böyleli
K: Alev sen misin (kahkaha atar)
Ö: beni de kendisine benzetti desene
K: Alev işte. Canını sıkan bir şey olmadı değil mi?
