Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kaan
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Mert
*
Gözlerimi açtığımda çoktan sabah olmuştu. Sanırsam uyuma numarası yaparken gerçekten uyumuştum. Yatakta doğrulup oturduğumda az da olsa hâlâ sırt ağrım vardı. Yatağın yanına baktığımda Bartu'yu göremedim. Bu kadar erken saatte çıkmış olamazdı değil mi?
Üçlü kanepeye baktığımda Bartu orda yatıyordu. Dün gece orada yatmış olmalıydı. Dışardan gelen nöbetçi öğretmenin sesi yola çıkmak için öğrencileri uyandırmaya çalışıyordu.
Bartu'nun kalkmamasına sevinerek yerdeki valizimi alıp yol için rahat siyah eşofman ve lacivert sweetimi alıp banyoya ilerledim. Kıyafetlerimi değişip saçımıda düzelttikten sonra banyodan çıktım. Bartu uyanmış oturduğu koltukta sigara içiyor ve telefondan bir şeylere bakıyordu. Çıktığımı anladığına eminim ama görmezden gelmeye çalışıyor gibiydi. Gözlerimi Bartu'dan ayırıp yatağımın üstündeki valize pijamalarımı koydum ve odadan ayrılmak için kapıya yönelip dışarıya çıktım. Kapımın önündeki basamaklarda oturup Mert'i beklemeye başladım.
Mert'in ve Kaan'ın odadan çıkmasıyla onlara doğru yürümeye başladım. Daha ayakkabı bağlamayı bilmeyen aptal arkadaşım Kaan'ı önünde çömelttirmiş bağcıklarını bağlatıyordu. Yanlarına geldiğimde Kaan çömeldiği yerden kalktı ve Mert'e dönüp konuşmaya başladı.
- Otobüste en arka dörtlü kısma geçin bende Bartu'yu alıp geliyorum hemen.
Kaan'ın dediğiyle Mert'e kaşlarımı çatıp bakmaya başladım hayır demesi için. Mert beni umursamayıp başını onaylarcasına salladı. Kendisi oturabilirdi fakat ben buna dahil olamazdım.
Kaan yanımızdan ayrılınca otobüse doğru ilerledik. Otobüse bindiğimizde önden ilerleyen Mert'e seslendim
- Sen istediğin gibi oturabilirsin fakat arkaya geçmek gibi bi niyetim yok üzgünüm.
