MAFYA AŞKI

HAYAL KIRIKLIĞI

Bilge: ne sevgilisi? Kim senin sevgilin? Ne zaman?

Soruları çok hızlı sormuştum. Ben bile anlamadım dndbnd.

Burak: yenge yavaş sor biraz.
Bilge: ne zaman sevgili oldunuz?
Rabia: dün
Bilge: anladım mutluluklar dilerim.
Burak: saol yenge.
Birbirlerine sarıldılar bende onları sırıtarak izledim. Onları uğurladım ve pijamalarımı giyip uyumaya gittim.

Uyurken Umut'un kokusunu almıştım. Buradaydı! Ama gözlerimi açacak halim yoktu. Sadece "Umut" diyebildim. Bir eli elimde diğer eliyle saçımı okşuyordu. Saçımdaki eli durdu ve elimdeki eli kayıp giderken elini sıkıca tuttum.

Bilge: lütfen gitme.
Umut: tamam güzelim burdayım.
Elini sardım ve uyudum. Sabah uyandığımda Umut yanımdaydı ve beni izliyordu. Onu görür görmez boynuna sarıldım. O da ellerini belime koydu.

Bilge: başına bir şey geldi diye çok korktum.

Ağlamaya başladım. Umut beni sakinleştirmeye çalışıyordu.

Umut: şşş güzelim sakin ol. Bir daha gitmicem.
Bilge: söz mü?
Umut: söz.

-YAZARDAN-
Bilge sırıttı ve ellerini Umut'un boynundan çekti. Ama Umut elini Bilgenin belinden çekmemişti. Bilge çok şaşırdı.

Bilge: Umut bıraksana belimi
Umut: ya bırakmak istemezsem?
Bilge: nasıl ya-

Bilgenin sözünü bölen şey Umutun dudaklarında. Bilgeyi hasret giderir gibi öpüyordu. Onu çok özlemişti. Bilge gözlerini kapattı ve Umuta karşılık verdi. Umut giderek sert öpmeye başladı. Sonra birden Bilgenin belinden elini çekti ve Bilgeyi yatağa bıraktı.

Umut: bir daha sana dokunmama izin verme.
Bilge: niye ki?
Umut: en son sana zarar vermiştim ve tekrar zarar vermekten korkuyorum.
Bilge: sen bana bilerek zarar vermedin ki. Hatta zarar bile vermedin.
Umut: öyle mi düşünüyorsun?
Bilge: Evet. Sonuçta geçmişimi bilemezsin.
Umut: teşekkür ederim.
-Bilgeden-

Ona anlamayarak baktım. Niye teşekkür ediyordu ki?
Umut: beni suçlu bulmadığın için.
Yataktan kalktım. O da kalktı. Yatağı birlikte topladık. Sonra aşağı indik. İndiğimizde kahvaltı hazırdı. Karşılıklı oturduk ve sessizce kahvaltı etmeye başladık. Sessizliği bozan Umut oldu.

Umut: akşam partiye gidiyoruz.
Bilge: ne partisi?
Umut: mafyaların eşleri ile geleceği bir parti senin de gelmeni istiyorum. Tabi sende istersen.
Bilge: ben senin karın değilim ki.
Umut: ilerde olacaksın güzelim.

Bu söylediğine sırıttım ve kafamı eğdim. Yüzümün kızardığına eminim.

Umut: bir dakika sen sırıttın mı? Yani kabul ediyor musun?

Onu sevdiğimi anladı mıı? Lütfen anlamamış olsun.

Bilge: ne alaka? Kabul etmiyorum.

Umutun yüzü düştü.

Bilge: parti kaçta? Ona göre hazırlanayım.
Umut: ben sana kuaför falan ayarladım onlar halledecek.
Bilge: tamam

Sonunda yemeğimiz bitmişti. Umut şirkete gideceğini söyledi ve hazırlanmaya gitti.
Bir süre sonra ayak sesleri duydum. Kafamı merdivene çevirdim ve Umutu gördüm. Yuh! Bu ne yakışıklılıktır beyefendi?

Harbi taş gibi olmuş. Ama şirkette bir sürü kız vardır. Onun kaslarına bakarlar.

Bilge: yok bu olmamış. Değiştir bence. Beğenmedim.
Umut: kıskandım demiyorda beğenmedim diyor.
Kahkaha atmaya başladı.
Bilge: hiçte bile! Seni niye kıskanıyım?
Umut kahkahasını durduramıyordu.
Umut: tabi tabi. Neyse ben gidiyorum güzelim.
Yanağımı öptü. Biraz sersemledim.

Umut gitmişti. Saat 5 gibi kuaförler geldi. Kıyafet seçtiler ve saçımı yaptılar. Cidden çok güzel olmuştum. Kapı çaldı ve içeri Umut girdi. O da çok yakışıklı olmuştu.

Umut: Çok güzel olmuşsun güzelim.
Bilge: Sende çok yakışıklısın.

İkisi böyle görünüyordu. (Cidden çok iyiler hele Umutum uff ufff xjdbdb)

Arabaya binmeden önce Umut benim kapımı açtı. Teşekkür edip yerime geçtim. O da binince arabayı çalıştırdı. Yol boyunca hiç konuşmadık. Parti yerine gelince arabadan indik. Umut girmem için kolunu uzattı. Koluna girdim ve kolunu sıktım. Çok gerilemiştim.
Umut: sakin ol güzelim. Gerilemene gerek yok.
Bilge: Peki.

Derin nefes aldım ve içeri girdik. Herkes bize bakıyordu. 2 kız 2 erkek olan masaya yöneldik.

Umut: selam Mert.
Mert: selam kardeşim. Yenge mi?
Umut: şuan değil ama ilerde olacak.
Utanmıştım. Hemde fazlasıyla.
Mert: hoşgeldin yenge.
Bilge: hoşbuldum.
Herkesle tanıştım. Gayet iyi anlaşıyorduk. Umutun elini belimde hissettim. Ona "ne yapıyorsun?"bakışı attım. İlerde ki çocuğu işaret etti. Çocuk bana yiyecekmis gibi bakıyordu. Çocuk her baktığın da Umutun belimde ki eli daha da sertleşiyordu.
Bilge: ben bi lavaboya gideyim.
Umut: tamam güzelim.
Lavabodan çıktığımda gördüğüm manzara ile hayal kırıklığına uğradım.
~bölüm sonu~

Herkese merhaba!
Bölümü nasıl buldunuz?
Sizce öpüşme kısmı nasıldı?
Acaba Bilge ne gördü?
Oy vermeyi ve fikirlerinizi belirtmeyi unutmayın. Sizleri seviyorum😘