YENİ KIZ

SIRA KRİZİ

Eve geldiğimde direk odama kapattım kendimi. Olanları bir türlü unutamıyordum. Ömer denilen çocuk yüzünden kabus gibi bir gün geçirmiştim. Allahtan telefonu çaldıktan sonra gitmişti ve ondan sonra birdaha görmemiştim onu. Kafamda ki düşünceleri dağıtmak için uyumak en iyi yöntem olarak düşündüm. Geceliklerimi giyindikten sonra kendimi direk yatağa attım. Gözlerimi kapattım ama uyuyamıyordum. Normalde 3 saniyede uykuya dalan bir insandım ama bu Ömer öküzü yüzünden kafam allak bullak olmuştu. Yarım saat kadar daha kendimle cebelleştikden sonra uykuya teslim oldum.

--------------

Ertesi sabah Hatice Ablanın seslenmesiyle yatakta rahatsızca kıpırdandım.
'Kızım. Sema hadi kalk okula geç kalacaksın. '
' Hatice Sultan nolur azcık daha' dediğimde Hatice Ablanın kahkahasıyla yüzümü buruşturdum. İkinci bir kahkaha darbesine hazır olmadığım için hemen yataktan kalktım. Sanırım biraz hızlı kalkmış olmalıyım gözlerim karardı.
'Kızım iyi misin? Noldu başınmı döndü. Kıyamam sana'
'Hatice abla nefes alamıyorum.' Öyle bir sarılmıştı ki bana yanağım Hatice Ablanın göbeğine yapışmıştı. Ah hayır yeni bir kahkahamı hemde bu kadar yakındayken. Sanırım sağır oldum. Beni kendinden ayırdıktan sonra saçlarımı karıştırmaya başladı.
'Ya Hatice Sultan niye böyle yapıyosun.' Dediğimde hafifçe gülümseyip uzaklaştı benden.
'Kızım hadi hazırlan az vaktin kaldı ben çıkıyorum kahvaltını hazırlayacağım. Çabuk gel olur mu? ' dediğinde gülümseyip başımı salladım. Hatice abla çıktığında duş alıp odadan çıktım. Hemen formalarımı giyip uzun sarı saçlarımı örüp öne gelicek şekilde bıraktım. Hemen kahvaltımı yapıp dişlerimi fırçalayıp evden çıktım.

Okula vardığımda kimseye bakmadan sırama oturdum. Betül arkasını dönüp bana tebessüm ettiğinde aynı şekilde karşılık verdim. Aslında Betül iyi bir kıza benziyordu. Öyle olmasa sınıfa ilk girdiğimde benim kim olduğumu bilmeden konuşmaya çalışmazdı. Belki ona bir şans verebilirim diye düşündüm. Ama ilk önce daha fazla tanımam gerekirdi Betül'ü.
' Dün Ömer sınıfta umarım sana kötü birşey yapmamıştır.' dediğinde tedirgin görünüyordu. Bende gülümseyip kafamı olumsuz anlamda salladım.
' O öküz bana elini bile süremez. ' dediğimde şaşkınlıkla gülümsedi.
' Vay canına cidden çok delisin. Kimse ona ve çetesine karışamaz. Bak eğer istiyosan yanımdaki çocuğa söylerim senin yerine geçer. Sende benim yanıma gelirsin. ' dediğinde cidden mutlu oldum.
' Gerçekten çok iyi olur daha fazla ona katlanmak istemiyorum' dediğimde samimi bir kahkaha attı. İki dakka kadar sonra Betül'ün yanına sıra arkadaşı geldiğinde çocuğa durumu anlattı. Anlayışlı çocukmuş kabul etti. Bende sevinçle yeni yerimi aldım ve Betülle derin bir sohbete daldık.

---------------

Betül le konuşmaya devam ederken Betül'ün gözü kapıya dikildi.
'Noldu' diye sorduğumda
'Sakın kapıya bakma şuan Ömer sınıfa giriş yaptı' dediğinde Betüle sadece göz devirmekle yetindim. Aslında fena halde heyecanlanmıştım. Heyecanımı bir anlam veremeden omzumda ki eli hissetmemle otomatik olarak arkamı döndüm. Ömer tek kaşını kaldırarak bana baktığında ona nevar dermişcesine baktım.
' Sırana geç ' diyerek bağırdı.
' Hayırdır dün kalk diyerek bağırıyordun. Şimdi de oturmu diyorsun' dediğimde bana alayla güldü.
'Ben istersem otur derim istersem kalk anladın mı? 'dediğinde sinirden kıpkırmızı olduğuma parmak basabilirdim.
' Dün kalk dediğinde nasıl kalmadıysam, otur dediğinde de oturmayacağım tabikide' dedim gözlerimi kısarak.
'Kalkmıyor musun? 'dediğinde sinirle
' Kalkmıyorum' diyerek diklendim. Kolumu tuttuğu gibi ayağa kaldırdı öküz beni. Bu ne güç. Kolumu öküz gibi tutmasıda cabası. Kolumu morarttığına adım gibi eminim. Yanında oturan çocuğa
'Siktir git lan şurdan' dediğinde çocuk ikiletmeden eski sırasına geçti.
'Ne yaptığını sanıyorsun sen dağ ayısı. Bırak lan beni piç kurusu' dediğimde sırıttığını bariz bir şekilde görebiliyordum. Beni sıraya oturttuğunda sinirden sıraya çıkıp teminmek istiyordum. Betüle baktığımda şaşkınlıkla bizi izlediğini gördüm. Yanındaki çocuğa zaten o kadar mahcup olmuştum ki. İyilik yaptığına bin pişman oldu zavallım.

-------------

Ders birtürlü bitmek bilmiyordu. Edebiyat hocamız çok sıkıcı bir kadındı ve ben sinirliyken hiçbirşey dinleyemediğimden dolayı kafayı masaya vurup düşünmeye başladım. Cidden bu Ömer'in sorunu neydi. Niye beni rahat bırakmıyordu. Daha okulun 2.günü beni okuldan soğutmuştu. Sözde kafa dinlemeye gelmiştim bu okula ama bildiğin dertsiz başıma dert almıştım. Ömer'e bela okurken içimden birinin beni dürtmesiyle kafamı kaldırmıştım. Ömer ciddi bir şekilde bana bakıyordu. Ben ise hiç aldırış etmeden gözlerimi devirip kafamı tekrar masaya koydum. Bu sefer öyle bir dürtmüşdü ki öküz boynum ağrımıştı.
'Nevar' dediğimde anlamsızca gülümsedi.
' Güzel bacaklarını geriye çekersen çıkıcam' dediğinde mal gibi bacaklarıma baktım. Hemen kenara geçip çıkmasına izin verdim. O ise bana yandan bir bakış atmayı ihmal etmeyerek çıktı.

O çıkar çıkmaz Betül otomatik olarak bana döndü.
'Oha kızım o neydi. Cidden bu çocuk ya deli ya da sana deli ' dediğinde gözlerimi devirmekle yetindim.
Karnımın guruldamasıyla kantine gitmem gerektiğini anladım. Ama kantinin yerini bilmediğim için Betül' den beni kantine götürmesi için rica etmiştim. O da zevkle kabul etti.

Kantinden yiyeceklerimizi alıp bahçedeki banklara geçtik. Bu ders o salağı görmek istemediğimden ve sinirimin geçmesini beklemek için o teneffüs derse girmemeye karar verdik. Bankta otururken Betül'ün dürtmesiyle gözleriyle gösterdiği yere baktım. 'Ahh hadi ama bu Ömer'in sorunu ne' dediğimde Betül gülümseyip
'gözlerini senden alamıyo yani sorununun ne olacağı belli değil mi? ' dediğinde sessiz kaldım. Yanindaki çetesiyle tam bir serseriye benziyordu. Dağınık saçları keskin yüz hatları ve gömleğinden bile belli olan kaslarıyla cidden çok iyi görünüyordu. Ama bana olan davranışları aklıma geldiğinde kaşlarımın çatılmasına engel olamadım. Birbirimize bakmaya devam ederken bana göz kırpmasıyla bütün kaslarım gerildi. Sinirle gözlerimi kısıp önüme döndüm. Betül'ün kahkahaların duymazdan gelerek hamburgerimi yemeğe devam ettim. Tam son lokmayı da ağzıma atacakken önümdeki ayakları görmemle kafamı kaldırdım. Ömer öküzü orada durmuş bana tek kaşını kaldırarak mı bakıyor yoksa ben mi hayal görüyorum bilemem ama çok çekici göründüğünü kendime itiraf etmem gerek.