It's Okay [ÇEVİRİ]

BÖLÜM 12

It's Okay 

 Yazar: lxxxxxx 

Çeviri: Minnie Hyung 

BÖLÜM 12 

Byun Baekhyun'un hamileliğinin dördüncü ayıydı. 

Kim Jongdae'nin durumu günbegün kötüleşiyordu. 

Park Chanyeol, kararlı bir adam olarak hayatının aşkından ruh eşi ve ömrünün geri kalanında hayat arkadaşı olmasını istemeye hazırdı. 

********* 

"Ediyorum." 

Chanyeol az önce duyduklarına inanamıyordu. Baekhyun gerçekten de teklifini kabul mü etmişti ? 

"Evet kabul ediyorum Chanyeol. Bebeğimin hatrı için seni hayatıma kabul etmeyi denemeye gönüllüyüm." 

Baekhyun'un onu sadece bebeği için kabul etmesini umursamıyordu. Daima hamile adam ile kalabileceği sürece, sorun değildi. Bunu idare edebilirdi. 

"Kalbim daima Chen için atacak, Yeol. Bunu biliyorsun değil mi ? Sana bunu şimdi söylüyorum çünkü sana yalan söylemek istemiyorum. Belki bir gün sana aşık olabilirim. Ama bir şekilde, Chen daima kalbimde olacak. Umarım bunu kabullenebilirsin." Baekhyun, incittiği erkeğin yüzüne bakmaya cüret edemeyerek yere bakarken konuştu. 

"Sorun değil Baek, cidden sorun değil. Kalbinde Chen'in yerini asla dolduramayacağımı biliyorum ama hayatında ihtiyaç duyduğun biri olmak şansını bana gönüllü olarak verdiğin için yeterince memnunum." 

"Bu kadar anlayışlı bir adam olduğun için teşekkürler Yeol." Baekhyun Chanyeol'e zayıf bir kucaklama verdi. 

"Sorun değil canımın içi, bunların hepsi seni sevdiğim için." Dev, gülümseyerek söyledi. 

*********

"Chen, seni özledim. Neredesin ? Beni özlemiyor musun ? Bizi ne kadar özlediğimi anlatamam bile." 

Baekhyun, bebeğinin babasının çekmecelerinde kalan tişörtüne sarıldı. Chen, giysilerinden hiçbirini götürmemişti bile, ama yine de yaklaşık dört aydır kayıptı zaten. 

Küçük prensesinin içinde sağlıklı bir şekilde büyüdüğünün işareti olarak, karnı gittikçe belirginleşiyordu.

Şiş göbeğini okşayarak, doğmamış bebeğiyle konuşma adetine başladı. 

"Prensesim, içeride nasılsın ? Babacığını çok özlüyor olmalısın değil mi ? Eğer varlığından haberi olsaydı, asla seni gözden çıkarmazdı eminim. Seni çok sevecekti." 

Baekhyun'un gözleri, bebeğinin gerçek babası olan Kim Jongdae hakkında konuştuğu her seferinde dolardı. 

"O gerçekten de mükemmel biri. Birazcık inatçı olmasına rağmen, birine aşık olduğunda o kişiyi ölümüne sever. Tıpkı beni sevdiği gibi. Ve eminim ki varlığından haberi olur olmaz sana da aşık olacak." 

Baekhyun, Chen'in tişörtünü karnına yerleştirerek devam etti... 

"Şu an onun sıcaklığını hissedebiliyorsun değil mi bebeğim ? Kokusu da çok rahatlatıcı. Channie amcan gibi büyük bir vücudu yoktu ama sarılışı bir şekilde bizi güvende ve korunmuş hissettiriyordu." 

"Sesi mükemmeldi. Uyuyacağın zaman sana ninni söylediğinde aşık olacaksın. Umarım daha sonra gülümseyişin ona benzer. Dünyada gördüğüm en güzel gülüşe sahipti, benim güzel kızım. Onun gibi bir babaya sahip olduğun için çok şanslısın." 

 Baekhyun, hayatının aşkını düşünüp gülümserken yumuşakça karnını patpatlayarak söyledi. 

 ***** 

"Chen, neden artık ilaçlarını kullanmayı reddediyorsun ? Durumun günden güne kötüleşiyor, bunu biliyor muydun ?" 

Minseok, hemşiresinden Kim Jongdae adlı hastasının ilaçlarını kullanmayı reddettiği bilgisini aldığından beri öfkeliydi. 

"Evet, biliyorum Minseok." 

"Öyleyse neden bunu yapıyorsun ? Söyle bana Chen, söyle !" Doktor, ellerini Chen'in iki omzuna koyarken sordu. 

"Artık gerek yok Minseok. Tüm bu zaman boyunca, Baekhyun için birazcık daha yaşamaya çalıştım. Ama şimdi, yerimde bir başkası var. Ben göçüp gittikten sonra onunla ilgilenecek birine sahip." 

"Aptalca bir sebep Jongdae. Sırf bu yüzden mi hayatından vazgeçiyorsun ?" 

Geri cevap vermenin bir anlamı olmadığını bilerek, Chen yalnızca Minseok'a gülümsedi. Ondan bazı iyilikler istemeyi deniyordu. 

"Minseok, lütfen artık Baekhyun'un kalbine sahip olan adamla buluşmama yardım et. Onun, turtama iyi bakabilecek niteliklere sahip olup olmadığına emin olmak istiyorum. Ama lütfen Baekhyun'un bundan haberi olmasın." 

Minseok başlangıçta tereddüt etti ama bir şekilde Chen ona hüzün ve umutla bakan gözleriyle yalvardıktan sonra isteğini kabul etti. 

Baozi'nin, Chen'in onunkinden büyük bir vücuda ve bir çift oldukça belirgin kulaklara sahip olduğunu anlatması dışında hakkında hiçbir şey bilmediği adamı bulmaya karar verdiğinde pazar günüydü. Aynı şekilde Baekhyun'un da neye benzediği hakkında bir ipucu yoktu.

Baekhyun'u sadece Chen'in anlattıklarına dayanarak tanıyordu. Ve tek bildiği, çiftin ev adresiydi. Verilen adrese gitmeye karar verdi. 

Minseok telefonuna bakmakla fazlaca meşguldü ve ona doğru neyin geldiğinin farkında bile değildi. Ondan daha uzun olan bir adama çarptı ve kendisiyle uzun adamın yere düşmesine sebep oldu. 

Ellerinde tuttukları eşyalar kayarak yere düşmüştü. Baozi telefonunu alarak diğer adamın eşyalarını toplamasına yardım etti. Ta ki bakışları bariz bir kitapçığa odaklanana kadar.

Bir hastanenin gebelik raporu. 

Kitapçığı aldı ve gördüğü şey, asla görmeyi umduğu şey değildi. 

'Hastanın adı: Byun Baekhyun' 

"Ahh, o benim." Açık, derin bir ses onu gerçekliğe geri döndürdü.

Minseok'un kafası karışmıştı. Byun Baekhyun bu muydu ? Niye bir gebelik raporu vardı ? 

Raporu elinden alarak, bahsi geçen dev ona doğru eğildi ve yürümeye devam etmeden önce bazı 'teşekkür ederim'ler ve 'üzgünüm'ler mırıldandı. 

Minseok, bu hadiseden Chen'e bahsedip bahsetmemek arasında gidip geliyordu. 

BÖLÜM SONU