"VATAN SAĞOLSUN" (1. BÖLÜM/1. SEZON)

98 8 0
                                    

Hayat.... Hayat herkes için imtihanlarla doludur, kimisi sevdikleriyle imtihan edilir kimileri ise başka sebeplerden dolayı imtihan edilir... Ülkesini, toprağını, memleketinin insanlarını, çocukları, çiçekleri, böcekleri, doğayı kısacası ülke içinde barındırdığı her şeyi çok seven, vatanına milletine bağımlı olan gözü kara bir yiğit... Diğer tarafta ise o yiğidin her zaman ve her daim yanında olan, destekçisi olan bir kadın. Her başarılı erkeğin arkasında başarılı bir kadın vardır. Ailesinden ve sevdiğinden güç alan bir adam... Günlerden güneşli bir Pazar günüdür. Havanın güzel olmasıyla birlikte ekip kahvaltısını evin bahçesinde yapmaya karar vermiştir.
ALİ: Ya oğlum sizin başka işiniz gücünüz yok mu hayır zaten her gün beraberiz bari bırakın da hafta sonunu ailemle geçirim lan
MERT: Ya komutanım niye öyle diyorsunuz ya ne güzel beraberiz
ALİ: Lan oğlum operasyonda beraberiz, karargahta beraberiz bir salın lan beni
AKİF: Komutanım bizi sevmiyor musunuz yoksa
ALİ: Bir manyak daha, oğlum içinizde bir tane bile akıllı yok mu lan
EREN: Ben varım komutanım
ALİ: Sus lan hepiniz aynısınız
FERDA: Ali uğraşma çocuklarla ya
ALİ: Abla haksız mıyım ama, zaten sürekli bunlarla beraberim bari hafta sonunu ailemle geçirim
Onlar öyle konuşurken Erdem albaya telefon gelir, kısa bir görüşmenin ardından telefonu kapatır ve ekibe döner
ERDEM: Pençe timi (tüm tim ayağa kalkar)
ALİ: Komutanım
ERDEM: Karargaha geçiyoruz
NAZLI: (tim gideceği sırada) Erdem abi
ERDEM: (önce Ali'ye sonra Nazlı'ya bakar) Beş dakika Nazlı
NAZLI: Sağol Erdem abi (tim giderken Nazlı Ali'nin yanına gelir) Alim
ALİ: Nazlım
NAZLI: Kendine çok dikkat ediyorsun tamam mı, bana tek parça halinde geri dönüyorsun
ALİ: Aklın bende kalmasın Nazlım merak etme
NAZLI: Seni çok seviyorum
ALİ: Bende seni çok seviyorum Nazlım (Nazlı'nın alnından öper)
ERDEM: Ali
ALİ: Allah'a emanet olun hepiniz
Tüm tim arabaya binip karargaha doğru yola çıkar. AdSel, Ferda ve Nazlı her ne kadar belli etmese de çok korkuyorlardı. Evet Ali'nin yaptığı meslekle gurur duyuyorlardı ama bir gün evin kapısı çalacak Ali'nin şehit haberi gelecek diye çok korkuyorlardı ama Ali'nin bu konuda ki tavrı netti. "Eğer olur da şehit olursam arkamdan ağlayıp da düşmanı sevindirmeyin, vatan sağolsun deyin. Ben eminim ki intikamım alınır, bir Ali gider yerine bin Ali gelir ama şehit kanı yerde kalmaz" demişti. Hatta bu konu yüzünden Nazlı'ya bir kaç kez tartışmaları olmuştu... Tim karargaha gelmiştir herkes üniformasını giymiş ve Erdem albayın gelmesini bekliyorlardı. Kısa bir bekleyişin ardından Erdem albay görünür
ALİ: DİKKAT
Tüm tim hemen selam durur
ERDEM: Rahatta dinleyin arkadaşlar (ekip rahata geçer) aslanlarım Suriye'ye gidiyorsunuz gelen istihbarata göre yavrularımız meleklerimiz terör örgütü tarafından dağa kaçırılmış ailelerinden koparılmış.
ENES: Şerefsizler
ERDEM: Bizim yavrularımıza zorla işkence ederek, eziyet ederek kendi pis işlerini yaptırıyorlar. (Bağırarak konuşur) PENÇE TİMİ SİZDEN İSTEDİĞİM YAVRULARIMIZI ÜLKESİNE GERİ GETİRMEK, AİLELERİNE TESLİM ETMEK. ÇOCUKLARIMIZI KURTARIN VE O ŞEREFSİZLERİN YUVALARINI CEHENNEME ÇEVİRİN ANLAŞILDI MI
TİM: (hepsi aynı anda) EMREDERSİNİZ KOMUTANIM
ERDEM: KILICINIZ KESKİN ALLAH YARDIMCINIZ OLSUN
TİM: (tekrar aynı anda bağırır) SAĞOL
ERDEM: Ali sen dur
Ali Erdem albayın yanında dururken tim helikoptere doğru gider
ALİ: Komutanım
ERDEM: Ali aslanım orda neyle karşı karşıya kalacağımızı bilmiyoruz, kaç kişiler nasıl mevzilenmişler bilmiyoruz. Dikkatli olun aslanım, o çocukları sağ salim o soysuzların elinden kurtarın oğlum
ALİ: Emredersiniz komutanım
ERDEM: Dediğim gibi orayı cehenneme çevirin. Bizim canımızı yakanın biz ağacını kökünden sökeriz evlat
ALİ: Şüpheniz olmasın komutanım, çocuklarımızı kurtarıp orayı yerle bir edeceğiz hiç şüpheniz olmasın
ERDEM: Allah yardımcınız olsun evlat
ALİ: Amin komutanım sağolun
ERDEM: (Ali'de helikoptere doğru gider) Allah yar ve yardımcınız olsun çocuklar
Tüm tim helikoptere bindikten sonra helikopter havalanır...
ALİ: Şimdiden söylüyorum herkes orda çok dikkatli olacak bu itlerden her pislik beklenir, karşımızda kim ya da kimlerin olacağını bilmiyoruz. Kimse kahramanlık yapma derdine düşmüyor anlaşıldı mı
TİM: (hepsi aynı anda bağırır) EMREDERSİNİZ KOMUTANIM
ALİ: Bunlar çocukları canlı kalkan olarak kullanabilirler, girmemiz ile çıkmamız bir olacak, çocuklarımızı alacağız orayı yerle bir edeceğiz
TİM: (hepsi aynı anda bağırır) EMREDERSİNİZ KOMUTANIM
Helikopter bir süre sonra gideceği yere varmıştır timi bıraktıktan sonra tekrar havalanarak karargaha doğru yola çıkmıştır
ALİ: Pençe timi çevre güvenliği (tim çevre güvenliği sağlarken Ali Mustafa'yı yanına çağırır) Mustafa harita
MUSTAFA: (haritayla birlikte Ali'nin yanına gelir) Komutanım biz şu anda burdayız (eliyle haritada bir noktayı gösterir) terör unsurları ise şu bölgede komutanım (haritada başla bir noktayı gösterir)
ALİ: Terör unsurlarıyla tahmini mesafemiz ne kadar
MUSTAFA: Yaklaşık 5 saat komutanım
ALİ: Ne öneriyorsun
MUSTAFA: Komutanım kestirme yol var ama terör unsurları o bölgede sürekli devriye atıyor olası bir çatışma durumunda büyük bir zaman kaybımız kaçınılmazdır
ALİ: Ahmet telefon
AHMET: (elinde uydu telefonu ile gelir) Komutanım
ALİ: (uydu telefonundan karargahı arar) Komutanım
ERDEM: Evlat ne yaptınız
ALİ: Bölgeye iniş yaptık komutanım
ERDEM: Kendinizi açık etmeyin evlat, karda yürüyün ama izinizi belli etmeyin, çocuklarımızı kurtarıp eve dönün
ALİ: Emredersiniz komutanım
ERDEM: Allah yardımcınız olsun
ALİ: Sağolun komutanım (görüşme biter) tim gidiyoruz, hızlı ve sessiz bir şekilde hareket edeceğiz durmak yok, mola vermek yok, dinlenmek yok
Tim koşar adımlarla çocukların esir tutulduğu bölgeye doğru gitmeye başlar...
ERDEM: Pençe timi ile sürekli irtibat halinde olun, tüm gelişmelerden haberdar olmak istiyorum
ASKER: Emredersiniz komutanım
ERDEM: Ben odamdayım
Erdem harekat merkezinden çıkıp kendi odasına gider odaya girince kendi masasına oturur, telefonunu çıkarıp karısını arar telefon kısa bir süre sonra açılır
ERDEM: Güler
GÜLER: Erdem canım
ERDEM: Ne yapıyorsunuz İpek nasıl (İpek Erdem ile Güler'in kızı)
GÜLER: Bir şey yapmıyoruz canım evdeyim İpek de arkadaşlarıyla dışarı çıktı
ERDEM: Ne zaman çıktı
GÜLER: Yarım saat oldu niye sordun ki
ERDEM: Haberim olsaydı iyi olurdu Güler
GÜLER: Canım hayatım İpek kocaman yetişkin bir kız artık, bu kadar endişe etmesen hıı
ERDEM: Öyle diyorsan
GÜLER: (gülerek) Hem ipek babasının kızı kendini koruyabilecek bir kapasiteye sahip. Hatta sana bir sürprizi var
ERDEM: Merak ettim şimdi
GÜLER: Akşam kızından öğrenirsin
ERDEM: Siz ikiniz yine ne işler çeviriyorsunuz acaba (gülerek)
GÜLER: (konuyu geçiştirir) Ben kapatıyorum bir şey diyor musun
ERDEM: (gülerek) Akşam görüşürüz
GÜLER: Seni çok seviyorum hayatım
ERDEM: Bende seni seviyorum Güler (görüşme biter Erdem ise gülerek telefona bakar)
ALİ: Mustafa ne kadar kaldı
MUSTAFA: (bileğine bağlı olan cihaza bakar)  Komutanım 1,5 saatlik bir mesafe kaldı
ALİ: Tim daha da hızlanıyoruz hadi hadi hadi
Tim daha da hızlı gitmeye başlar, bir süre ilerledikten sonra bir grup terör unsurları ile karşılaşırlar. Ali elini yumruk yaparak havaya kaldırıp timi durdurur ve hepsi yere çömelir
ALİ: Allah kahretsin bunlar nerden çıktı şimdi
Hepsi gruba bakar kimisi ağacın altında oturmuş yemek yiyor kimisi ise etrafı gözetleyip nöbet tutuyordu
ALİ: Mustafa
MUSTAFA: (cihazdan başka bir yol arar) Komutanım etraftan dolanarak gidebiliriz ama
ALİ: Kaç saat kaybımız olur
MUSTAFA: 3 saat komutanım
ENES: Komutanım saldıralım
ALİ: Bu riski göze alamayız Enes. Her zaman savaşarak galip gelemezsin ya da mağlup olamazsın, aklınla da, zekanla da karşında ki düşmanı yenebilirsin
AHMET: Komutanım ne yapıyoruz
ALİ: Bekleyeceğiz sadece bekleyeceğiz
Hava artık kararmış akşam olmuştu tim hâlâ bekliyordu
İSMAİL: Arkadaş bu ne ya bir mola akşama kadar mı sürüyor
ALİ: İsmail
MUSTAFA: Komutanım bir hareketlilik var
Herkes gruba bakar toplanıp gidiyorlardı
İSMAİL: Çok şükür gidiyorlar
ALİ: Tim yeterince dinlendik bu ilk ve son molamızdı. Çocuklara ulaşana kadar durmak yok, mola vermek yok, yorulmak yok çocukları alacağız
TİM: (hepsi aynı anda bağırır) EMREDERSİNİZ KOMUTANIM
ALİ: Hadi hadi hadi, herkes gece görüşünü açsın
Tim yola devam eder, yaklaşık 1-2 saat sonra bölgeye gelmişlerdir hemen mevzi alırlar
ALİ: Murat kendine iyi bir nokta bul
MURAT: (timin keskin nişancısı) Emredersiniz komutanım
ALİ: (Murat giderken) Murat
MURAT: Emredin komutanım
ALİ: Kamufle ol
MURAT: Emredersiniz komutanım
ALİ: Sabahı bekleyeceğiz, hava aydınlandığıňda Allah'ın izniyle çocukları alıp eve döneceğiz. O çocukların gözlerinden akan her bir damla yaşın hesabını sormaz isem bana da Ali Vefa demesinler
MUSTAFA: Ne düşünüyorsunuz komutanım
ALİ: Önce çocukları onlardan kurtarıp güvenliğini sağlayacağız sonra...
Ali'nin yapacakları aklında çoktan hazırdı bile. Ali'nin en hassas olduğu noktalar kadına yönelik şiddet, kadın cinayetleri, çocuk istismarı ve çocukların kaçırılmasıdır.
ALİ: Sonra düğünümüz başlayacak
Tüm tim Ali'nin bu lafına güler. Çünkü düğün kelimesi Ali için çok farklı bir anlam ifade ediyordu ve Ali eğer düğün dediyse yaptığı işin hakkını fazlasıyla veriyordu.
ALİ: Şenliğe hazır olun beyler, bu gece iyice dinlenin nöbetleşerek uyuyun. Yarın hepimiz için yorucu bir gün olacak çünkü. Yarın o çocuklar için yeni bir gün olacak
Timde bazı kişiler yatarken diğerleri nöbet tutar. Ali ise yatmadan önce Nazlı'nın fotoğrafını çıkarıp fotoğrafa bakmaya başlar  
ALİ: (Nazlı'nın fotoğrafına bakarak konuşur) Ben bu vatan uğruna seve seve gözümü kırpmadan canımı feda ederim yeter ki sizler iyi olun.
Ali bir süre daha fotoğrafa baktıktan sonra kendisini uykunun kollarına bırakır. Yarın herkes için yepyeni bir gün olacaktı.....

VATAN SAĞOLSUN (ALNAZ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin