Rhea yavaşça gözlerini açtığında kendini Mattheo'nun göğsünde yatarken buldu. Mattheo çoktan uyanmış olmalıydı, onun saçlarını okşuyordu.
Odada birisi daha vardı, Theodore olmalıydı.
Rhea yavaşça başını Mattheo'ya kaldırdı ve Mattheo onun hareketini hissederek başını Rhea'ya indirdi. "Günaydın aşkım." dedi yumuşak bir tonla ve yüzündeki tatlı gülümsemeyle. Rhea'da gülümsedi konuştu, "Günaydın." dedi tatlı bir şeklide. Mattheo onun alnını öptü.
"Rahat uyuyabildin mi?"
"En rahat uykumdu."
"Sevindim."
Rhea yavaşça doğruluğunda, Mattheo'da onunla birlikte kalktı. "Saat kaç?"
"Hâlâ kahvaltı yapabilmek için zamanımız var."
"Sanmıyorum, Harry'yi bulmam lazım."
"Sorun değil, senin için bir şeyler hazırlatırım mutfakta."
"Azıcık sessiz olsanıza!" dedi Theodore bağırarak. Onlara sırtını döndü ve gözlerini kapattı. Kulağındaki kulaklığın sesini açtı. Rhea sormadan edemedi, "Bir şey mi oldu ona?"
"Bilmiyorum. Konuşmadık." Rhea başıyla onayladı. Mattheo'ya yaklaştı ve onun dudaklarına bir öpücük kondurup üstündekilere baktı. Mattheo'nun kıyafetlerini giymişti. "Seni böyle görmek için her gün odama atabilirim." Rhea ona kıkırdadı ve yataktan kalktı. "Çok bollar ama kendi kıyafetlerimi giymek istemiyorum."
"Onlarla gez, böylece herkes artık benim olduğunu görebilir."
Rhea sırıttı ve yan taraftan telefonuna uzandı. Eline aldığı gibi Harry aramaya başlamıştı. Mattheo'nun yüzü sinirli bir hal alırken Rhea telefonu açtı.
"Alo?"
"Rhea! Günaydın. Sadece... nerede olduğunu soracaktım. Yani büyük ihtimal onun yanındasın ama olsun. İyisin değil mi? Geliyor musun?"
"Geleceğim Harry. Neredesin?"
"Odamdayım. Diğerlerini gönderdim böylece daha rahat konuşabiliriz. Seni bekliyorum."
"Tamam, beş dakikaya geliyorum."
"Tamam, görüşürüz."
"Görüşürüz."
Rhea telefonu kapattı ve derin bir nefes alıp yataktan kalktı. "Hemen mi gidiyorsun?"
"Şey, bir an önce halledeyimki sonra zamanımızın kalanını beraber geçirelim."
"Of Rhea, beni bu kadar çok tanımana izin verdiğim için kendime mi kızsam sana mı kızsam bilemiyorum." Rhea tekrar kıkırdadı ve Mattheo'nun yanağını öpüp yerden kıyafetlerini aldı. Çantasından asasını çıkarıp çantasına sonsuz alan büyüsü yaparak eşyalarını içine koydu ve çantanın ağzını kapattı.
"Kıyafetlerini geri getireceğim."
"Bu akşam mı?" dedi Mattheo tekrar sırıtıp. Rhea gözlerini devirdi. "Görüşürüz Matty."
"Görüşürüz Riri." dedi gülerek Mattheo ve Rhea odadan çıktı.
Merdivenlerden inerek Slytherin ortak salonuna vardığında herkes Rhea'yı gördüğüne şok olmuştu. Rhea gözlerini ona bakanlara gezdirirken Pansy'yi ve Daphne'yi bir köşede gördü. Sarılıyorlardı. Daphne ağlıyor gibi görünüyordu. Acaba Theodore ile bir alakası olabilir miydi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Love Mine All Mine
FanfictionMattheo: Hâlâ o sikikle sevgili misin? Rhea: Sadece birkaç saat oldu Mattheo. Mattheo: Siktir.