3K 344 159
                                    

⟨ ۝ ⟩

Aramızda babasıyla ilgili travması olan arkadaşlar varsa, bölüm sonundaki mektubu mutlaka atlasın. İyi okumalar ♡

⟨ ۝ ⟩

Kısa bir zaman içerisinde, Hyunjin ve Felix tam olarak Felix'in babalarının evine yerleşti. Bir anda kalabalık bir aileleri olmuştu. Alfa baba tahmin ettiği gibi korkunç bir insan değildi. Kardeşler abilerine çok saygı ve sevgi doluydu. Omega baba ise tek başına evin tüm sevgi ihtiyacını karşılayabilirdi. Bu evde cidden Felix sevgiyle büyümüş, bir prenses gibi yetiştirilmişti. Hyunjin, bu aileye alışmakta ve onları sevmekte hiç zorlanmıyordu.

Felix neredeyse üç aylık hamileydi şimdi. Sabah bulantıları ve kusma yüzünden kilo almakta ve yemek yemekte zorlansa da bebeğin sağlığında bir problem olmadığı için sorun yoktu. Yine de, Felix artık kokudan dolayı kahvaltılara katılamıyordu.

Lee ailesi kahvaltı yaparken, Hyunjin aşçının hazırladığı pirinç lapası ile üst katta, Felix ile beraber kaldığı odaya çıktı. Felix hala uyuyordu. Onu öperek uyandırdıktan sonra doğrulması için yardım etti. "Pirinç lapası getirdim sana."

Felix gülümseyerek Hyunjin'e sarıldı, dudaklarına küçük bir öpücük kondurdu. "Sen niye bizimkilerle kahvaltı yapmıyorsun?"

"Tanrı aşkına, nereden anladın?"

"Alt kattan gelen yemek kokusunu bile alabiliyorum. Ama sende hiç kokmuyor, demek ki yemedin."

Hyunjin'in Felix'in burnunu öptükten sonra gülümseyerek kollarında tuttuğu sevgilisine baktı. "Burnun gittikçe keskinleşiyor."

"Ben kendim yerim, hadi sen de git bizimkilerle kahvaltı yap."

"Sorun değil." Hyunjin, yatağın kenarında duran tepsiyi kucağına alıp kaşığa biraz lapa aldı. "Sevgilim ve biricik bebeğimin karnı doyduğunda, ben de yemek için gideceğim."

Felix itiraz etmedi, gördüğü ilgi onu çok memnun ediyordu. Hele ki bu ilgiyi Hyunjin'den görmek...

Afiyetle yemeğini yedikten sonra, Hyunjin'in dudağına bir öpücük daha kondurdu. "Öğleden sonra bebeğimizin cinsiyetini öğrenmek için hastaneye gideceğiz. Geç kalma, olur mu?"

Hyunjin, Felix'i dudaklarından bir kere daha öptü. Ardından bir kere daha... Kendini tuttu. Felix'i yiyip bitirmek istese de, yavaşça tepsiyi aldı, alt kata indi.

Son bir aydır olduğu gibi, Hyunjin ve Minho ilk olarak evden ayrıldılar. Birbiriyle artık çok iyi dost olan bu iki alfa, pastanede beraber çalışıyorlardı. Ardından da alfa babayla diğer oğlu evden ayrıldı; onlar da alfa babanın kurduğu bir finans şirketinde çalışıyorlardı.

Omega baba ve "teyze" diye seslendikleri, aile üyelerinden biri olarak görülen aşçıları ise evde durup Felix ile ilgileniyor, beraber hoş zaman geçiriyorlardı.

Öğlene doğru Hyunjin pastaneyi Minho'ya emanet ederek evin yolunu tuttu.

Felix, omega babasıyla beraber salonda oturuyor, çay içiyor ve yanında kurabiye yiyordu. Hyunjin'i görünce oturduğu yerden kalktı, koşarak Hyunjin'e sarıldı.

Hyunjin Felix'e sarılıp yanağına bir öpücük kondurduktan sonra, salona şöyle bir göz attı. Salonda başka insanlar da vardı. Felix Hyunjin'in elinden tuttu, onu misafirlerin yanına götürdü.

Omega babanın karşısında iki tane kız oturuyordu. Aralarındaki yaş farkı pek yoktu, Felix'le yaşıt gibilerdi. Felix kızları işaret ederek Hyunjin'e döndü. "Bunlar benim kuzenlerim. Bugün bizi ziyarete geldiler."

Omega Loves His Alpha | Hyunlix [Omegaverse] ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin