Bey Baba bir saat boyunca bilmemiz gereken herşeyi bana bir bir anlatmıştı.
Benim için en garibi başka bir tabirle gerçek dünyaya çıkmak olacaktı.
Adam her bir ayrıntıyı başka bir heyecan ve hırsla anlatıyordu. Bu da beni heyecanlandırıyordu.
Bir diğer gariplik ise bu Bersu denen kızın herşeyi benle yapacak olmasına rağmen kibirli bir edayla dışarıyı izlemesiydi.
Saatlerdir dışarıyı izliyor ve asla tepki vermiyordu.
Nihayet konuşma bittiğinde bizi geçiriyordu. Kız hemen önündeydi.
"Bu akşamdan itibaren misafir odasını paylaşacaksınız. İşbirliği için buna alışmalısınız..."
Bu buz dağına ne olduda birden dile gelmişti?
"Eklemek istediğiniz bir şey var mı?" diye sordu sarı kız. Hoş bir sesi vardı...Fakat bunu sıkıntıyla söylemişti.
"Bilmeniz gerekenler bu kadar, kızım." kızım mı?
Bana döndü:
"Birlikte misafir odasına geçin. Pazar gününe kadar istirahattesiniz.""Tamamdır..."
Önüme baktım. Kızın arkamdan geldiğini bilerek yürüdüm. Yine o koridordan geçiyorduk...
Raflar ve kitaplar üstüme üstüme geliyordu. Nefesin daraldı. Adımlarımı hızlandırdım.
Koridorun sonuna döndüğümde ferah bir nefes aldım. Terlemiştim.
Aklıma anlık arkamdaki kız geldi. O tarafa baktım.
Kız kısa topuklukarıyla yere sağlam basıyordu. Bir eliyle ceketinin yakasını tutmuş diğer eliniyse salmıştı. Bu ona ciddi bir eda veriyordu. Hafif bir makyajı vardı. Yok denecek kadar az...
Saçları sarıydı. Üzerinde hafif bir renk dalgası vardı ve bu ona çok yakışıyordu.
Ben salınan saçlarını izlerken bana bir bakış attı. İfadesiz bir yüzü vardı.
Yanımdan geçip sola dönerken "Bu taraf ?" diye mırıldandı. Cevap vermedim.
Odanın girişine gelmiştik. Önden ona odanın kapısını açtığında odayı hafifçe süzdü.
"Beğenmedin sanırım."
Gülümsedi. Bana kaçamak bir bakış atıp cevap verdi:
"Daha iyisini yapardım."
Bersu'da ilk gördüğüm biraz kibirli birazda soğuk bir kızdı. Ama daha 2 dakika olmadan sıcak davranmasını bekleyemezdim. Değil mi?
Odada iki yatak vardı. Kapıya yakın olanı seçmiş olacak ki onun yanına yürüdü. Üstüne oturdu.
Yanındaki yatağa onun tam karşısına oturdum. Ditseklerimi dizlerime dayayıp ona baktım.
Komidini izliyordu. Telefonlar orada duruyordu. Kaşlarıyla orayı gösterdi.
"Telefonlar." dedi. Birini eline alıp incelemeye başladı.
Umursamadım. Ayağa kalkıp pencereye yürüdüm. Camı araladım.
"Pisi pisi pisi."
"Ne yapıyorsun sen?" cevap vermedim.
Sadece bekledim.Arkadaş cama geldiğinde onu kucaklayıp yatağıma geçtim.
"Kedi seviyorsun ha..?" kendini kasmıştı.Bı durumu bana yakıştıramamasınını normal karşılardım ama bu gerginlik biraz anormaldi.
Az önce yatak başlığına rahatça yaslanırken şimdi neredeyse duvara girecekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalancı Yoldaş
ActionUğur baba baskısıyla büyüyen bir delikanlıdır. Ondan atıcılık ve silah dersleri alır. Bey babanın asıl amacıysa oğlunu her işine karışan başarılı polis memuru Komiser Zafer'e karşı kullanmaktır. Bu oyunda Uğur Özsakarya'ya Bersu Karaca'da yardım...