3. dilim

32 2 24
                                    

 

   Dani için günler harika geçiyordu oda arkadaşı çok iyi yemek yapıyor odanın her şeyiyle ilgileniyordu can ile çok iyi anlaştıkları için mutluydu günler birbirini kovaladıkça daha da yakınlaşıyorlardı birlikte loş ışıkta gizlice soktukları şarapları içiyorlar sinema, tiyatro, ve gezi etkinliklerine katılıyorlardı dani'nin sınıfı kış öncesi doğa keşfi için kampa gideceklerdi.

Dani: hojam ben arkadaşı getirebilir mi?

Dani onay aldıktan sonra yurda adeta dört ayak üstünde gitmişti.

Dani: can can nerdesin?

Can ıslak saçları belinde ince havlusu ile duştan çıkmıştı birlikte yaşamalarına rağmen dani canı ilk kez böyle görmüştü ince vucudu aslında kaslı ve pürüzsüzdü dani onu baştan aşağı süzerken can ise öylece donup kalmıştı yüzü kızarmış utanmıştı ama hareket edemiyordu.

Dani: aaa şey biz kampa gidicek seni de alacağım gelirsin?

Can: tabi olur.

Kamp hazırlıkları bitmişti dani için burası yeni bir macera idi ama can alışıktı macerayı sevse de dani tecrübesizdi can ile çadırlarını kurup  uzanmışlardı ekip akşam yemeğini hazırlamıştı can kendisi ve dani icin birer servis hazırlamıştı diğer insanlar bakarken can dani'nin ağzına bir şeyler tıkıştırıyordu kendine gelince olanların farkına vardı utanarak.

Can: bizim evde hep böyleyiz alışkanlık hehe

Dani: ben şook mutlu

Ortam yumuşamış herkes kahkahalara boğulmuştu çadıra döndüklerinde can dani'nin üşüdüğünü fark etmişti anlık refleks ile kolunu atacakken vazgeçmişti birlikte yatağa girdiler can arkasını döndü dani ise ona arkadan yanaştı.

Can: ne oldu.

Dani : şey ben üşüdü sarılır mısın sen sıcak.

Dani konuşurken titriyordu ama üşüdüğü için değildi can içinden "eyvah ne yapacağım" diye geçirdi daniye doğru dönüp yavaşça titreyen kollarını açtı dani usulca yaklaşıp başını omzuna koydu ve kollarını canın beline doladı artık sarmaş dolaş olmuşlardı can titrek sesi ile...

Can: artık iyi misin ?

Dani: evet daha önce hiç bu kadar sıcak olmadı.

Can'ın kalbi yerinden çıkarmışcasına atıyordu soguk gecenin sessizliğinde iki kalbin çırpınış sesleri bu minik çadırı kaplamıştı dani uyuya kalmış gibiydi ama can için durum öyle değildi sabaha kadar daniden gelen güzel kokuyu kafasını ona bastırıp kokluyordu günün ilk ışıklarında can kendi kalbine doğan ışığı fark etmişti daninin uykulu yüzüne bakarak

Can: sanırım benim de güneşim doğdu.

can dan dani pastası tarifiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin