Jisungtan
Sabah uyanmıştım fakat çalar saat çalmamıştı biraz düşününce duymamış olabileceğim ihtimali ile saate baktım işte şimdi başım dertteydi geç kalmıştım okula geldiğim ilk günden beri geç kalıyordum hocalardan birkaç uyarı almıştım ama umursamamıştım belkide umursamam gerekiyordu.Hızla giyinip evden çıktım.Sonunda okula varmış hatta sınıfın önüne gelmiştim. Kapıyı tıklatıp içeri girdim.
"Yine uyuyakaldım deme"
"Hocam şimdi şöyle oldu"
Minho'nun kıkırdama sesleriyle başım o yana döndü.
"Ya sen gülmesene" konuşmamla daha çok gülmeye başlamıştı,bizim bu umursamaz tavrımız hocayı daha çok sinirlendirmiş olacak ki sinirli bir sesle bağırmıştı.
"İkinizde dışarı çıkın"
"Ama hoca-"
"Çık demekten ne anlıyorsun"
Hocanın kesin ve net sesiyle duyduğum emri yerine getirmiştim daha doğrusu getirmiştik.İkimizde sınıftan çıkmış hemen kapının yanında beklemeye başlamıştıkMinhoya sinirlenmiştim orada gülüp benim dikkatimi dağıtmasaydı belki şuan bu durumda olmayacaktım.
"Herşey senin yüzünden"
"Bahane uyduramayıp komik olan ben değildim"
"En azından gülüşünü bastırabilirdin" dediğim şeyle yüzüme yaklaşıp
"Ama bastıramadım işte" demişti. Yüzüme yaklaşmasından dolayı utanıp geri çekilmiştim ben çekilince yaklaşmaya başladı ben geri gidiyordum o ise tam tersi ileri gidiyordu.Sırtım duvara çarptığında
"Utandın mı?"
"Yoo niye utanayım"
"Yüzün kızarmışta ondan dedim sincapçık"
"Yüzüm her zaman kızarıyor ayrıca sincapçık derken"
"Daha önce kimse sincaba benzediğini söylemedi mi?"
"Yani birkac kişi söylemişti"
"Ama sen minik sincapsın"
"Minik derken sen bana minik diyemezsin"
"Ya öylemi kim diyebilirmis peki"
"Sevgilim ve ailem"
"İlla söylemek için sevgilin olmam mı gerekiyor"
"Evet ama o dediğin biraz zor"
"Zor? Sevgilin olduğumda zormuymuş kolaymıymıs görürüz"
"Asla sevgilim olamayacağın için hava hoş"
"Demek zoru oynuyorsun ha jisung"
"Evet zoru oynuyorum var mı diyeceğin"
"İddaya girelim"
"Ne iddiası"
"Eğer 2 ay içinde sevgilin olamazsam okulda yarı çıplak koşacağım ama eğer sevgilin olmayı başarırsam kucağıma çıkacaksın"
"Olamayacağın için sorun yok kabul"
"2 ay sonra görüşeceğiz bakalım"
Biraz böyle durduktan sonra zil çalmıştı.Hoca yanımıza geldi.
"Bu seferlik müdüre söylemeyeceğim ama cezasız kalmayacak"
"Cezamız ne?"
"Basketbol sahasını temizleyeceksiniz"
"Ama sizin dersiniz biyoloji basketbol sahasıyla ne alakası var"
"Aa jisungcum sen bütün okulu mu temizlemek istersin tabi temizleyebilirsin"
"Yok hocam basketbol sahası iyiymis sağolun"
"Bugün bitmiş olsun"
"E derslere girmeyecek miyiz?"
"Siz bilirsiniz girmeyeceğiz derseniz ben konuşur hallederim"
"Girmeyeceğiz hocam"
"Hayır Minho girelim"
"Yok siz onu dinlemeyin girmeyeceğiz hocam"
"Tamam ben konuşurum hocalarınızla"
"Teşekkür ederiz hocam"
"Hadi gel jisung"
"Off ben derse girecektim"
"Girmeyiver bugün yoksa beni okulda görmek az geldiği için çıkıştada mı görmek istiyorsun" deyip göz kırptı.Göz devirerek.
"Senin neyini görmek isteyeyim ki"
"Her şeyimi"
"Ya öylemi"
"Evet öyle"
Çok uzatmamak adına basketbol sahasına hızlıca gelmiştim.Minho ise yavaş yavaş sonunda gelebilmişti.Arada temizlik yapıyor arada şakalaşıyorduk ve en sonunda bitirmiştik.Bu temizlik bizi çok yorduğu için ikimizde sahanın ortasına uzanıvermiştik.Minho birden yanıma yuvarmıstı ve daha ne olduğunu anlayamadan üzerimde yerini almıştı.
"Minho ne yapıyorsun"
"İyiyim sen?"
"Dalga gecmeyi bırakta kalk üzerimden birisi görüp yanlış anlayacak"
"Anlasın ne olacak ki"
"Sevgili olduğumuzu söylerler"
"Bu durumdan rahatsız mı olursun?"
"Evet- yani hayır da müdür duyarsa disiplinik oluruz"
"Bu durumdan rahatsız olmayacaksan bırakta sevgilin olayım"
"Olmaz Minho"
"Neden"
"Çünkü"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I never like you//minsung
RomanceOkulun gözdesi olan Lee Minho ve yeni gelen Han Jisung'un arası nasıl olacak?(TAMAMLANDİ)