I never like you//minsung

13'

Jisungtan
Bizi derin ve sert öpücüğün içine çektikten sonra kollarımı Minhonun boynuna dolamıştım.O da kollarını belime dolayıp kendisine daha çok bastırmıştı.Vücutlarımız bir bütün halindeydi.Kasıklarını bana iterek ağzının içine boğuk bir inleme bırakmamı sağlamıştı.

Sonunda nefessiz kaldığımızda dudaklarından ayrılmıştım.
Dudakları şişmiş ve hafif kızarmıştı.Onun dağılmış yüzünü izlerken zilin sesini zar zor işitiyordum ki dudaklarıma tekrar yapıştığında hiç birşeyi duyamaz olmuştum.Kısa bir süre sonra beni duvara yaslayıp dudaklarını boynuma indirmişti.O sırada çalan öğretmen ziliyle kendime gelmiş ve Minhoyu durdurmuştum.

"Derse girmemiz gerek yok yazılırız"

"Bişey olmaz revirdeydik der hallderim bir şekilde"

"Ama not tutmam gere-"

Boynumdaki ıslak dudaklar sözümün bölünmesine sebep olduğu gibi kendimden geçmemede sebep olmuştu.

"Minho"

"Hım"

"Duralım"

Dediğimle afallamış bir şekilde yüzüme bakıyordu.

"Ne"

"Okulun yangın merdiveninde fantezi mi yaşamak istiyorsun"

"Neden olmasın"

"Birileri görürse okuldan atılırız"

"Birisi görmez bence"

Ve bir bildirim sesi

Felix
Nerdesin? Daha doğrusu nerdesiniz?
Sizi bulmam için Eunwoo hoca beni gönderdi
En son yangın merdivenine girerken görmüş sizi
Geliyorum yanınıza ha birde Eunwoo hoca biraz
Sinirli gözüküyordu.

Kamerayı açıp boynumda iz var mı onu kontrol ediyordum.

"Noldu? Kimmiş?"

"Felix yazdı hoca bizi çağırıyormuş ve buraya geliyor Felix"

"Siktiğimin hocası"

"Minho ne diyorsun Allah aşkına"

"Ne diyormuşum? Hem uzak dur o hocadan"

"Niye ki?"

"Ben uzak dur diyorsam uzak dur sen"

"Tamam"

Kapının açılmasıyla ikimizde o yöne dönmüştük.Gelen Felixti.

"Oğlum mal mısınız siz ya yangın merdiveninde sevişmek nedir? Gidin bari evinize"

"Sus utanıyorum"

"Sevişirken utanmıyorsun ama"

"Sen susacak mısın artık?" Sesi sinirli çıkan Minho irkilmemizi sağlamış ve odağımızı dağıtmıştı.

"Hadi gidelim,gidelim de senin boynun kızarmış biraz"

"Bişey olmaz"

"Hadi gidelim madem"

(...)

Sınıfa girmeden önce durup derin bir nefes almıştım.Kapıyı çaldım ve 'Gir' sesiyle irkilerek kapıyı açtım.

"Beyefendiler siz burayı bilir miydiniz?"

"Özür dileriz"

"Nerdeydiniz bu zamana kadar?"

"Ödevle ilgili konuşmamız gerekiyordu zili duymamışız kusura bakmayın hocam"

"Niye sağır mısınız siz?"(ne sacmaliyo bu)

"Ne"

"Ne diyorsun sen lan" ben olayı tatlıya bağlamaya uğraşırken Minho batırıyordu.

"Düzgün konuş benimle"

"Emredersiniz efendim başka isteğiniz?"

"Minho sus"

"Susmayacağım"

"Boşver susmasın benimde işime gelir"

"Seninle uğraşamayacağım hoca"

"Ben çok meraklıyım sana"

"Meraklı olmasanız bu kadar uzatmazdınız"

"Sus,geç gerine"

"Emredersiniz"

Yerimize geçtiğimiz gibi Minhoya sinirli bakışlarımı yollamaya başladım.Ne yaptığımı fark etmiş olmalı ki 'ne var' anlamında kafasını salladı.Hiç birşey demeden önüme döndüm.Bacağımdaki el uyuşmamı sağlamadan duruma el attım.Minho bu hareketim üzerine bir şey olduğunu anlamış fakat derste olduğumuz için üstelememişti.

(...)

Ders biter bitmez bana dönmüş ve ne olduğunu sormuştu.

"Okuldan atılmak istiyorsun herhalde"

"Ne yaptım yine"

"Hocaya niye karşı geliyorsun ki"

"Hak etti"

"Hak etti diye flört edeceksin yakında"

"Ne alakası var şimdi"

"Çok alakası var minho"

"Tamam güzelim bir daha yapmam"

"Ne"

"Ne ne yapmam diyorum birdaha"

"Hayır o değil"

"Güzelim mi?"

"Hıhım"

"Güzelim,güzelim,güzelim,güzelim..." bir yandan da yüzüme öpücüklerini bırakıyordu."jisung" Gelen sesle odağımız o tarafa dönmüştü.Bizimkilerdi büyük ihtimalle az önce olanları soracaklardı."Efendim" diye karşılık verdim.

"Kantine inelim mi?"

"Olurr" Minhoya döndüğümde suratının asılmış olduğunu gördüm."ne oldu askim" kullandığım hitap onu şaşırtsada şaşırdığını belli etmemeye çalıştı."sevgilimi kaçırıyorlar daha ne olsun" dediği şeyle kıkırdamam bir olmuştu.

"Geleceğim 5 dakika bile sürmez"

"Tamam öyle olsun"

Minhonun yanağına buse kondurduktan sonra kapıda bekleyen üçlünün yanına gittim.Kantine indiğimiz gibi beni köşedeki masaya çekip soru yağmuruna tutmuşlardı.

"Ne oldu"

"Aranızda olan şeylerden sonra barıştınız mı cidden"

"Seviştiniz mi"

Bu tür soruların devamı geleceği ve kaçamayacağım için üstelemeden cevaplamaya başladım.

"Ben Eunwoo hocayla konuşurken Minho geldi kolumdan çekip yangın merdivenine soktu.İkimizde ne düşündüğü-
müzü itiraf ettik ve birazcik birşeyler geçti aramızda"

"Ne gibi şeyler"

"İşte bir takım öpüşme gibi şeyler"

"Oha lan oha"

"Napmışım kine"(🎀💅🏻)

"Neyse sen seviyorsan bize hayırlı olsun demek düşer"

"Sağolun beni boşverinde sizin nasıl oldu"

"Biz dedosla çıkmaya başladık" Seungmine şaşkın bakışlarımı gönderirken bu seferde Felixin sesi duyuldu.

"Bizde hyunjinle yakınlaştık dedos dediki hem sarışınlardan hoşlanıyormuş hemde gaymiş" ikinci şokumu yaşarken üçüncü şokuda yaşamamı sağlayan ses duyuldu.

"Ben changbinden hoşlanıyorum"

"Ne"

"Duydun işte"