0.1

50 11 8
                                    


"Hadi ama Jongseong,bir daha bizi ekmeye kalkarsan çok kötü şeyler olacağını söylemiştim!"

"Tehditlerin bana sökmez Sunghoon. Git başımdan gelmeyeceğim."

"Yani... Peki ya söz konusu Jungwon olursa?"

'Jungwon' bu isim kulağıma ulaştığında bir an için duraksadim. Kafamın içinde yankılanmaya devam etti. Daha önce hiçbir isim üzerimde böylesine bir etki bırakmamıştı. Fakat... Bu bir saçmalık. Bir alt sınıf öğrencisine karşı neden böylesine aptal bir duygu besleyeyim ki?

"Bir şey değişmeyecek Sunghoon. "

Kafamı tekrar sıraya koyduğumda bu sefer ısrar etmedi. Sınıf kapısı kapandı. Simdi sadece ben vardım burada. Belki de- daha fazlası... Gözlerimi kapattım. Fazla düşünüyordum sanırım.

...

"Jay..."

Çok da yabancı olmayan bir ses kulağıma ulaştığında yavaşça gözlerimi araladim. Sesin sahibi ilk başta afallamama neden olsa da toparlanmam uzun sürmedi. Etrafıma göz attım. Hava kararmaya yüz tutmuştu.

"Saat kaç?"

"Uyandırdığım için üzgünüm fakat kapılar birazdan kapanacak. Evinde uyusan iyi edersin,burası pek rahat değil." Gülümsediğinde gamzeleri ortaya çıktı. Birkaç saniye yüzünü inceledim. Daha önce hiç bu kadar yakından bakmamıştım ona. Aslinda doğru düzgün bir iletişimimiz de yoktu.

"Sıkıntı yok. Uyandirmasan büyük ihtimalle burada tek başıma kalacaktım. "

Hiçbir şey demeden gülümsemeye devam etti. Madem kapılar kazanacaktı,o neden buradaydı?

"Sen neden buradasın? Dersler biteli uzunca bir süre olmuş olmalı."

"Bugün,nöbetçi öğrenci gelmedi ve onun yerine beni seçtiler. Kapılar kapanana kadar burada kalmam gerekiyor. Ne kadar da sıkıcı bir şey..."

Dedi yanımdaki sıraya oturarak. Kafasını sıraya koydu.

"...ve bir o kadar da yorucu."

Bir süre öylece bekledik. Kafasını sıradan kaldırdı ve "Kapılar simdi kapanacak. Gitsek iyi olur."

Kafamı salladım ve çantamı aldım ardından birlikte sınıftan çıktık. Okulda ikimizden başka hiç kimse yoktu. Sessizce koridorda ilerliyorduk. Dışarı çıktığımızda konuşmaya başladı. Hava çoktan kararmıştı.

"En sevmediğim tarafı bu işte.. karanlıkta tek başına yürümek. Neyse ne yapalım bir günlük katlanacağım."

Kapıdan çıktığında arkasından seslendim.

"Jungwon!" Bir an durakladi ve bana döndü. Hemen yanına koştum.

"Seninle evine kadar gelmeme izin ver. Bunu...bunu bir teşekkür olarak düşün. Sen olmasan belki de sabaha kadar orada tek başıma kalacaktım. "

Sözlerimden sonra yüzü aydınlandı. Bunu saklamaya çalışarak konuşmaya başladı.

"Ama senin evin benim evime çok uzak! Geri eve nasıl döneceksin? Bu soğuk ve karanlıkta hemde."

"Sen bunu dert etme. Ben başımın çaresine bakarım. Hem bunlar beni zorlamaz. Lütfen kabul et."

Bu kez gülümsedi.

"Teşekkür ederim Jay."

Ardından birlikte yürümeye başladık. Neden böyle bir şey teklif etmistim bilmiyorum ama o an onu yalnız bırakmaya gönlüm el vermemişti. Gerçi..Kim olsa aynı şeyi yapardı değil mi?-değil mi...

"Nasıl teşekkür etsem bilemiyorum Jay. Beni yalnız bırakmadığın için."

"Teşekküre gerek yok. Bu da benim bir teşekkürüm."

...

midnight star ★ JaywonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin